409
kombine almak için gittim. aslında büroların bu kadar içeride olacağını bilmiyordum. bir anda stadın içinde buldum kendimi. anlayamadım. evet ilk defa sahaya bu kadar yakındım, o kutsal çimlere...
irkildim; bu koca mabet hak etmediği günler yaşamasına rağmen, kabuklarının soyulmasına rağmen, hala ayakta dimdik ve asaletini koruyor. çünkü oda biliyor o bir tarih, yaşayan efsane, ancak sonunun geldiğinin farkında bu yüzden buruk bir hali var, anlatamıyorum.
garip; bomboş bir haldeyken bile beni sarsan bu koca mabet, formasının şimdiki sahiplerini nasıl oluyor da dolu haldeyken bile etkilemiyor anlamıyorum. bu kadar ruhsuz olmayı nasıl beceriyorlar. ey futbol tanrıları, bu koca mabede layık gördüğün son...
ama o taraftarından daha sabırlı, sessiz. belli sineye çekiyor. o yüzden bir anda daha bir eskidi. aslında 'eskimek' galatasaray kavramı içinde bir ona yaraşmıyor. taşı, sıvası, kolonu, koltuğu eskir ama ev sahipliğinde yaşattıkları, hissettirdikleri eskir mi?
irkildim; bu koca mabet hak etmediği günler yaşamasına rağmen, kabuklarının soyulmasına rağmen, hala ayakta dimdik ve asaletini koruyor. çünkü oda biliyor o bir tarih, yaşayan efsane, ancak sonunun geldiğinin farkında bu yüzden buruk bir hali var, anlatamıyorum.
garip; bomboş bir haldeyken bile beni sarsan bu koca mabet, formasının şimdiki sahiplerini nasıl oluyor da dolu haldeyken bile etkilemiyor anlamıyorum. bu kadar ruhsuz olmayı nasıl beceriyorlar. ey futbol tanrıları, bu koca mabede layık gördüğün son...
ama o taraftarından daha sabırlı, sessiz. belli sineye çekiyor. o yüzden bir anda daha bir eskidi. aslında 'eskimek' galatasaray kavramı içinde bir ona yaraşmıyor. taşı, sıvası, kolonu, koltuğu eskir ama ev sahipliğinde yaşattıkları, hissettirdikleri eskir mi?