2433
an itibari ile yokları oynayan, dünyanın en iyi teknik direktörü de gelse bundan öteye gidemeyecek takımdır.
rijkaard'ın b planı yoktu, hagi'nin var mı? yönetimin var mı? taraftarın var mı? sözlük yazarlarının var mı? hala lorik cana çıksın, çıkmasın, mustafa sarp girsin, girmesin, emre çolak oynar, oynamaz gibi saçma sapan şeyleri tartışmanın bir gereği yok. tartışılacak tek şey yönetimdir, adnan polat'tır.
2009 yılında sezon başlarken, total futbol diye gözümüzü boyadılar, rijkaard gibi bir hoca getirdiler, peki devamında ne oldu? kadroyu, transferleri yönetim belirliyor, alınması gereken oyuncular alınmıyor, sonra rijkaard transferlere onay verdi denilerek işin içinden çıkılıyor. rijkaard onay vermeyip ne yapsın? miroslav stoch'u isteyince ne oldu hepimiz gördük. rakipler quaresma, guti, niang, yobo, stoch, dia gibi adamlar alırken biz hala ayhan, sarp, balta ile devam edelim, yanlarına da insua, pino, misimovic yeterli diye düşünen bir yanetime sahipiz. ne yazıktır ki galatasaray'ın toplam futbolcu bedelinin yarısı bile olmayan bursaspor ve kayserispor kadar güzel futbol oynayamıyoruz.
2010-2011 sezonu başlarken uefa kupasından elendik, daha transfer bitmemiş, şu mu gelir, bu mu gelir derken tur gitti, kuruluş amacı avrupalı takımları yenmek olan galatasaray avrupa kupasında yok. geçtiğimiz sezon ve önceki sezon devre arasında gönderilen futbolcularla takım ya stopersiz, ya da forvetsiz bırakılmış, bunların sonucunda takım iki kez daha uefa kupası'ndan elenmiş, biz hala futbolcu şurda mı oynar, burda mı? diye tartışıyoruz.
galatasaray futbol takımında bu günlere gelirken başarısızlıkların tek sorumlusu yönetimdir. tartışılması gereken tek şey de yönetimdir. fakat enteresandır ki tribünlerde ve medyada her şey tartışılıyor, yönetim tartışılmıyor. takım kötü gider, kalli istifa, bir sonraki yıl skibe istifa, rezillik giderek artar lincoln istifa *, o da olmaz korkmaz istifa, hemen ardından rijkaard istifa, arada sırada sezgin istifa, yahu tüm bunların başında adnan polat adında biri var, onun hiç mi suçu yok be arkadaş?
takımım ne kadar kötü giderse gitsin desteğimi sonuna kadar sunacağım, bununla birlikte ilk "adnan polat istifa" tezahuratında da avazım çıktığı kadar bağıracağım.
rijkaard'ın b planı yoktu, hagi'nin var mı? yönetimin var mı? taraftarın var mı? sözlük yazarlarının var mı? hala lorik cana çıksın, çıkmasın, mustafa sarp girsin, girmesin, emre çolak oynar, oynamaz gibi saçma sapan şeyleri tartışmanın bir gereği yok. tartışılacak tek şey yönetimdir, adnan polat'tır.
2009 yılında sezon başlarken, total futbol diye gözümüzü boyadılar, rijkaard gibi bir hoca getirdiler, peki devamında ne oldu? kadroyu, transferleri yönetim belirliyor, alınması gereken oyuncular alınmıyor, sonra rijkaard transferlere onay verdi denilerek işin içinden çıkılıyor. rijkaard onay vermeyip ne yapsın? miroslav stoch'u isteyince ne oldu hepimiz gördük. rakipler quaresma, guti, niang, yobo, stoch, dia gibi adamlar alırken biz hala ayhan, sarp, balta ile devam edelim, yanlarına da insua, pino, misimovic yeterli diye düşünen bir yanetime sahipiz. ne yazıktır ki galatasaray'ın toplam futbolcu bedelinin yarısı bile olmayan bursaspor ve kayserispor kadar güzel futbol oynayamıyoruz.
2010-2011 sezonu başlarken uefa kupasından elendik, daha transfer bitmemiş, şu mu gelir, bu mu gelir derken tur gitti, kuruluş amacı avrupalı takımları yenmek olan galatasaray avrupa kupasında yok. geçtiğimiz sezon ve önceki sezon devre arasında gönderilen futbolcularla takım ya stopersiz, ya da forvetsiz bırakılmış, bunların sonucunda takım iki kez daha uefa kupası'ndan elenmiş, biz hala futbolcu şurda mı oynar, burda mı? diye tartışıyoruz.
galatasaray futbol takımında bu günlere gelirken başarısızlıkların tek sorumlusu yönetimdir. tartışılması gereken tek şey de yönetimdir. fakat enteresandır ki tribünlerde ve medyada her şey tartışılıyor, yönetim tartışılmıyor. takım kötü gider, kalli istifa, bir sonraki yıl skibe istifa, rezillik giderek artar lincoln istifa *, o da olmaz korkmaz istifa, hemen ardından rijkaard istifa, arada sırada sezgin istifa, yahu tüm bunların başında adnan polat adında biri var, onun hiç mi suçu yok be arkadaş?
takımım ne kadar kötü giderse gitsin desteğimi sonuna kadar sunacağım, bununla birlikte ilk "adnan polat istifa" tezahuratında da avazım çıktığı kadar bağıracağım.