21
fatih terim'in gönderildiği sezon * bizi kupada hezimete ugratmıs rize ile olan lig maçına gittik liseden bir arkadasla. bu maçı ilginç kılan gidiş dönüş otobüs parasının bilet parasından daha fazla olmasıydı. iett allah'ın dagına otobus kaldırıyorum dıyerekten akbilden 1,6 lira alırken (aynı otobüsle dönünce 3,2 ediyo, öss de cebiri fullemiştim ) kale arkası bilet fiyatı 3 liraydı.
fatih terim'in kabul edilen istifası sonrası olimpiyat stadında oynanan ilk maçtı ve biz de bir nevi vefa gösterisi için gitmiştik. maçı benim de kısmen hemsehrim olan rizelilerin yanında izlemiştik; artık bir yerden sonra sadece rize tribünlerini izlemeye basladık. özellikle bir adam vardı, maçtaki basit bir taç atışında bile deli heyecanlanıyordu. biz de acaba gol atsalar bu adam ne yapar diye muhabbet ceviriyorduk ki rize'nin golü geldi. abi de arjantin'deymişcesine basamakları beşer beşer atlayıp en alt tribüne dogru kostu. malesef golü atan oyuncuya sarılamadan yerine geri döndü.
devre arasında muhabbet edecek bir sey ararken derdimize elbetteyetişti. arkadasım candan erçetin galatasaraylı ya ondan elbette çalıyorlar dedi. ben de içimden 4 sene önce kupa bırakmayan takımın bu hale gelmesini düşündüm. özel hayatımda da ne zaman düşüş yaşasam aklıma yaşasam aklıma bir o güzel kitap * ve büyük adam * bir de olimpiyat stadı'ndaki o gece gelir.
merak edenler için söyleyeyim ikinci devre de kimse maçı takip etmedi. tribünler hep bir agızdan uefa kupasını kazanan kadroyu tek tek zikrettiler. hani maçtan önce yumruk sova cagırırken hepsinin ayrı bir ritmi vardır ya, aynen o şekilde. bu arada fatih terim bizden sonra olimpiyat stadı'nda bir maça daha çıktı.
edit: iulian filipescu uyardı, rize maçı fatih terim'in çıktıgı son maçmış. demek ki imparatora son maçında veda edebilmişim.
fatih terim'in kabul edilen istifası sonrası olimpiyat stadında oynanan ilk maçtı ve biz de bir nevi vefa gösterisi için gitmiştik. maçı benim de kısmen hemsehrim olan rizelilerin yanında izlemiştik; artık bir yerden sonra sadece rize tribünlerini izlemeye basladık. özellikle bir adam vardı, maçtaki basit bir taç atışında bile deli heyecanlanıyordu. biz de acaba gol atsalar bu adam ne yapar diye muhabbet ceviriyorduk ki rize'nin golü geldi. abi de arjantin'deymişcesine basamakları beşer beşer atlayıp en alt tribüne dogru kostu. malesef golü atan oyuncuya sarılamadan yerine geri döndü.
devre arasında muhabbet edecek bir sey ararken derdimize elbetteyetişti. arkadasım candan erçetin galatasaraylı ya ondan elbette çalıyorlar dedi. ben de içimden 4 sene önce kupa bırakmayan takımın bu hale gelmesini düşündüm. özel hayatımda da ne zaman düşüş yaşasam aklıma yaşasam aklıma bir o güzel kitap * ve büyük adam * bir de olimpiyat stadı'ndaki o gece gelir.
merak edenler için söyleyeyim ikinci devre de kimse maçı takip etmedi. tribünler hep bir agızdan uefa kupasını kazanan kadroyu tek tek zikrettiler. hani maçtan önce yumruk sova cagırırken hepsinin ayrı bir ritmi vardır ya, aynen o şekilde. bu arada fatih terim bizden sonra olimpiyat stadı'nda bir maça daha çıktı.
edit: iulian filipescu uyardı, rize maçı fatih terim'in çıktıgı son maçmış. demek ki imparatora son maçında veda edebilmişim.