712
2 senedir yaşanan sportif başarısızlıklardan dolayı futbol takımının bütçesi fena halde sarsılmıştır, normaldir. sen şampiyon oluruz, şampiyonlar ligine kalırız böylece elano'nun keita'nın parasını öderiz diye hesap yaparken başarısızlık nedeniyle kemer sıkma politikasına geçilmiştir, iyi de yapılmıştır.
faruk süren ve canaydın döneminde yapılan transferlerin ve icraatların mali yükünün hala klübün sırtında bir kambur olduğunu unutmamak lazım. transfer transfer diye yalvarılacağına eldeki kadro optimum nasıl kullanılır onu bir düşünseler, planlasalar galatasaray zaten şampiyonluğa herzaman oynar ve oynamıştır.
fatih terim zamanında makine gibi işleyen takımda terim'e kimi kesimler hiç hak tanımazlardı, dün gibi hatırlarım. bütün övgü futbolculara giderdi. sanki sahada oynayan fatih terim derlerdi. ben de o zaman teknik direktöre ne gerek var nasıl olsa futbolcu oynuyor diye karşılık verirdim. açık açık söylüyorum herzaman fatih terim destekçisiyimdir ancak bu yazı ile terim gelsin demek istemiyorum baştan belirteyim. şimdi bakıyorsun galatasaray iyi oynayınca futbolcuya övgü yok. neymiş rijkaard faktörü. kendi insanımıza yapılan haksızlıkları görmezden geliyoruz. konu rijkaard olunca eleştirilemez, dahi vs.
galatasaray lige 2 yenilgi ile başlamış oldu ve bunun temel nedeni de rijkaard'dır. takım hazır değil ise bunun nedeni rijkaard'dır. rijkaard'ın istediği transferleri yönetim yapamadığı için yüklen adnan polat'a. galatasaray taraftarı maalesef fenerbahçelileşmeye, parçalının altında ter döken futbolcusuna burun kıvırmaya başladıysa asıl sorun budur. ruhumuzu kaybediyoruzdur. ayrıca paran yoksa transfer de olmaz bu kadar basit. bundan önceki senelerde yapılan pahalı transferlerin bu sene gerçekleşmemesi de doğal. futbolcu haldun'un gül yüzüne gelmiyordu heralde. şimdi transfer yapılamadığı için adnan sezgin'e bok atılıyor. ben de şahsen galatasaray'da görmek istemiyorum başka sebeplerden dolayı ancak artık realist yaklaşmamızın zamanı gelmiştir.
adnan polat da her insan gibi hata yapacaktır. ancak hala duruşuyla icraatlarıyla benim başkanımdır. daha da uzun seneler bu koltukta görmek istediğimdir. vizyonsuz değildir sadece realisttir. zor şartlarda kulüp yönetmektedir. 1996 yılında bilgisayarıma kaydettiğim stad projesini nihayet hayata geçirecek olandır. daha nice projelerle galatasarayı mali yönden kuvvetli kılacak olandır.
faruk süren ve canaydın döneminde yapılan transferlerin ve icraatların mali yükünün hala klübün sırtında bir kambur olduğunu unutmamak lazım. transfer transfer diye yalvarılacağına eldeki kadro optimum nasıl kullanılır onu bir düşünseler, planlasalar galatasaray zaten şampiyonluğa herzaman oynar ve oynamıştır.
fatih terim zamanında makine gibi işleyen takımda terim'e kimi kesimler hiç hak tanımazlardı, dün gibi hatırlarım. bütün övgü futbolculara giderdi. sanki sahada oynayan fatih terim derlerdi. ben de o zaman teknik direktöre ne gerek var nasıl olsa futbolcu oynuyor diye karşılık verirdim. açık açık söylüyorum herzaman fatih terim destekçisiyimdir ancak bu yazı ile terim gelsin demek istemiyorum baştan belirteyim. şimdi bakıyorsun galatasaray iyi oynayınca futbolcuya övgü yok. neymiş rijkaard faktörü. kendi insanımıza yapılan haksızlıkları görmezden geliyoruz. konu rijkaard olunca eleştirilemez, dahi vs.
galatasaray lige 2 yenilgi ile başlamış oldu ve bunun temel nedeni de rijkaard'dır. takım hazır değil ise bunun nedeni rijkaard'dır. rijkaard'ın istediği transferleri yönetim yapamadığı için yüklen adnan polat'a. galatasaray taraftarı maalesef fenerbahçelileşmeye, parçalının altında ter döken futbolcusuna burun kıvırmaya başladıysa asıl sorun budur. ruhumuzu kaybediyoruzdur. ayrıca paran yoksa transfer de olmaz bu kadar basit. bundan önceki senelerde yapılan pahalı transferlerin bu sene gerçekleşmemesi de doğal. futbolcu haldun'un gül yüzüne gelmiyordu heralde. şimdi transfer yapılamadığı için adnan sezgin'e bok atılıyor. ben de şahsen galatasaray'da görmek istemiyorum başka sebeplerden dolayı ancak artık realist yaklaşmamızın zamanı gelmiştir.
adnan polat da her insan gibi hata yapacaktır. ancak hala duruşuyla icraatlarıyla benim başkanımdır. daha da uzun seneler bu koltukta görmek istediğimdir. vizyonsuz değildir sadece realisttir. zor şartlarda kulüp yönetmektedir. 1996 yılında bilgisayarıma kaydettiğim stad projesini nihayet hayata geçirecek olandır. daha nice projelerle galatasarayı mali yönden kuvvetli kılacak olandır.
