• 144
    ilk yarısının facia, ikinci yarısının ise ilk yarıyı kurtarma ya da en az hasarla atlatma adına verilen mücadeleyle dolu olduğu görülen bir maç oldu benim gözümde. ilk golü kurtarabiliriz derken pat ardından ikinci gölün gelmesiyle herkes bir anda neye uğradığını şaşırdı. hani akşam yattıp sabah kalktığında saçları üzüntüden bembeyaz olan türk filmi klişeleri vardır ya takımda aynen o hale döndü. bir anda herke çöktü, bitti, normalde ayağa vereceği pasları bile dışarı atmaya, kalan dakikaları doldurup soyunma odasına gitmek için can atmaya başladı herkes.

    devre arasında da herkes biz ne yaptık, ne yapıyoruz dedi ve bu durumu düzeltmek için var gücüyle çabaladı. direkten dönen toplar, kılpayı kaçırdığımız pozisyonlar ve sonunda kewell'ın müthiş özverisi ve baros'un iki golü.

    maçın en ilginç görüntüsü ise 54. dakikada tactan oyuna sokması için arda turan'ın ali turan'a topu vermemesiydi.
    ali turan gelip topu almayı beklerken arda turan oyunu kendisi başlattı. ve bu bizim için işaret dediğim anda ikinci golün gelmesi de benim aklımda kalan detay oldu.

    maçın sadece ikinci yarısının bizim açımızdan iyi olduğu kesin. ilk yarının ise bir an önce hafızlardan silinmesi gerektiği kesin bir gerçek. umudumuz bir önceki eleme maçı gibi deplasmana kaldı. ama unutmamak gerekir ki galatasaray adının olduğu her yerde umut vardır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın