235
sporting lisbonda cristiano ronaldo ve quaresma o dönemin flaş kadrosu içinde ki en yetenekli iki futbolcuydu. ronaldo beckhamdan boşalan manchester sağ kanadına yerleştikten sonra quaresma da barcanın yolunu tuttu. ronaldo fergusonun en çok destek verdiği futbolculardan biri olurken quaresma muhteşem barca kadrosunda ekibin bir parçası olarak yoluna devam etti. ancak sorun şuydu ki quaresmanın hem oynaması hem de takım tarafından kendisinin özel olduğu saha içerisinde hissettirlmesi gerekiyordu. ancak elbette o dönemin barca kadrosunun bunu yapmaktan çok daha önemli işleri vardı. beşiktaştan önceki son durağında olan interde ise mourinho bana yıldız değil takım lazım diyen bir teknik direktör olduğundan ve inter kadrosunda takım oyununa daha yatkın isimler bulunduğundan dolayı q7 kendini yine yabancı ve istediği futbolun uzağında buldu. ancak tüm bunlar olurken formunu kaybetse de futbol oynama isteği ve yeteneğini kaybetmedi. beşiktaşa gelmesi ise aslında kariyeri için belkide en doğru hamleydi. zira bu ülkede tüm o sertleşen ve acımasızlaşan ligin içinde çalım atmak göze hitap eden futbol oynamak demek seyircinin sevgilisi olmak demek ve sahada özel olabilmek demek. quaresmanın da aslında ihtiyacı olan şey bu. yani ekibin başrolünü oynamak. eğer beşiktaşta ki süreç böyle devam ederse portodan sonra belkide futbolunun da olgunlaşmış olduğunu düşünürsek çok daha iyi bir quaresma seyredebiliriz. buradaki tek sorun bu ligde quaresmanın ayağını bir maçta koltukaltına verip oyun bitti diyebilirler.
edit: uyarı için harry kewell the wizard of oz a teşekkürler
edit: uyarı için harry kewell the wizard of oz a teşekkürler