10258
sampiyonluk yolunda son düzlüğe girildiginde ve kritik 1 puan ihtiyacimiz olsa dahi, baris alper yilmaz konusulmalidir.
kafasina vura vura yaptigi terbiyesizlik dillendirilmelidir. okan hoca ve yonetimin bazi mecburiyetlerden dolayi, elleri kollari bagli bir sekilde bu adama istedigini vermesi ne yazik ki gelecekte bu tarz cikislarda komple kulubun elini kolunu baglamistir.
eger ki, birilerinin perde arkasi planlarinda yabanci kisitlamasi olmasaydi, ne baris bizde kalirdi ne de ugurcan'a 30 kusur milyon euro verilirdi. ugurcan verilen parayi kurusu kurusuna da hak etmistir bu arada. hem yerli kontenjani hem de ugurcan'in performansi toplamda bu kadar ediyor zaten.
galatasaray'i sahada yenemeyenler saha disi ayak oyunlariyla isler cevirme pesinde. neyse ki uyanik davranildi da, ellerine istediklerini vermedik. baris'in gidip, kalecinin de yabanci oldugu senaryo'da emin olun yabanci kisitlamasi gelecekti gelecek sene. o plani suya dusurduk.
bu yazdiklarim deli sacmasi, uydurma gibi geliyor ama maalesef suyun karsi tarafinin zihniyetinin bulanikligi dolayisiyla hic de gerceklerden uzak degil.
neyse gelelim barış efendi hazretlerine. kusura bakmasin, performans veremedigi her mac ama güçlü ama cılız seslerle ısliklanacak, yuhalanacak. ıyi performans verdiginde de alkislanacak. yok oyle tolerans artik.
ben mesela gol attigi macta, sonraki pozisyonlarin birinde eslesmesini takip etmedigi icin gol yedigimizde agzimdan cikana dikkat etmeyecegim. benim gibi dusunen cokca insan var etrafımda.
ha ekran karartmadir, maclara cikmamadir, sacma sapan menajer aciklamalaridir olmasaydi yani kisacasi kulube ve takima aidiyeti tam olsaydi, o zaman kotu performans verdiginde de biz destek olmasini bilirdik. olsun, derdik. bir dahakine insallah derdik. kotu bir mac sonrasi yine alkislamasini bilirdik. ama alissa iyi eder, made m profesyonel hayat, profesyonel futbol ortami, o zaman kotu oynadiginda yuhalanir, iyi oynadiginda alkislanir.
kafasina vura vura yaptigi terbiyesizlik dillendirilmelidir. okan hoca ve yonetimin bazi mecburiyetlerden dolayi, elleri kollari bagli bir sekilde bu adama istedigini vermesi ne yazik ki gelecekte bu tarz cikislarda komple kulubun elini kolunu baglamistir.
eger ki, birilerinin perde arkasi planlarinda yabanci kisitlamasi olmasaydi, ne baris bizde kalirdi ne de ugurcan'a 30 kusur milyon euro verilirdi. ugurcan verilen parayi kurusu kurusuna da hak etmistir bu arada. hem yerli kontenjani hem de ugurcan'in performansi toplamda bu kadar ediyor zaten.
galatasaray'i sahada yenemeyenler saha disi ayak oyunlariyla isler cevirme pesinde. neyse ki uyanik davranildi da, ellerine istediklerini vermedik. baris'in gidip, kalecinin de yabanci oldugu senaryo'da emin olun yabanci kisitlamasi gelecekti gelecek sene. o plani suya dusurduk.
bu yazdiklarim deli sacmasi, uydurma gibi geliyor ama maalesef suyun karsi tarafinin zihniyetinin bulanikligi dolayisiyla hic de gerceklerden uzak degil.
neyse gelelim barış efendi hazretlerine. kusura bakmasin, performans veremedigi her mac ama güçlü ama cılız seslerle ısliklanacak, yuhalanacak. ıyi performans verdiginde de alkislanacak. yok oyle tolerans artik.
ben mesela gol attigi macta, sonraki pozisyonlarin birinde eslesmesini takip etmedigi icin gol yedigimizde agzimdan cikana dikkat etmeyecegim. benim gibi dusunen cokca insan var etrafımda.
ha ekran karartmadir, maclara cikmamadir, sacma sapan menajer aciklamalaridir olmasaydi yani kisacasi kulube ve takima aidiyeti tam olsaydi, o zaman kotu performans verdiginde de biz destek olmasini bilirdik. olsun, derdik. bir dahakine insallah derdik. kotu bir mac sonrasi yine alkislamasini bilirdik. ama alissa iyi eder, made m profesyonel hayat, profesyonel futbol ortami, o zaman kotu oynadiginda yuhalanir, iyi oynadiginda alkislanir.
