8275
başlığı altına hep iyi şeyler yazarken, şimdi dönüp bu hale gelmesindeki meseleleri yazıp duruyoruz.
doksan dakika sahada izleyip ve birkaç cümle röportajını dinlediğimiz bu futbolcu tayfasından ortalama bir galatasaray sözlük yazarı analiz kapasitesi beklesek, maalesef çok pis yanılırız. bizi çok mutlu eden, yeri geldi mi ağlayacak seviyede bırakan futbolcuların genelinde aşırı fiziksel çalışmadan ötürü beyin hücresi zararı çokça gerçekleşiyor. eğer futbol oynarken, kendi zihin yapısını çalıştırmıyorsa zaten analiz dünyası her geçen gün kapasite olarak azalıyor.
tüm bunlara karşın o sahada mücadelelerini hayranlıkla takip ediyor ve bundan aşırı keyif alıyoruz. konuyu nereye getireceğim, konu şu ki... (konu, bir yerimize koydu)
konu şu ki; etrafında mental yönde seni akıllı davranışlara itmeyen tavsiye vericiler oldukça, bu profesyonel şov dünyasında rezil oluyorsun.
barış alper gider, kalır, kadro dışı kalır vs. çok önem arz etmiyor. çoğumuz için bizi inciten nokta antrenmana çıkmamak ve siyah post paylaşımıdır. çünkü bu yaklaşım, 544 senelik mekteb-i sultanî mirası galatasaray kulübüne karşı yapılmış terbiyesizlik içeriyor.
barış, seni burada yazanlar, tribünde destekleyenler öyle çok seviyordu ki ama sen ister menajer ile ortak, istersen de onun tavsiyeleri ile artık orasını bilemiyoruz bu noktaya geldin. hepimiz senin zaten en geç 2026 yarısı ya da sonunda takımdan ayrılacağını kestiriyordu ama bu şekilde olması mı? çok kötü hadisenin öznesi oldun. üzülmek değil hislerim ama bu ergence sevgili ayrılışı gibi hallerin...
cümleler artık sonuç istemiyor.
doksan dakika sahada izleyip ve birkaç cümle röportajını dinlediğimiz bu futbolcu tayfasından ortalama bir galatasaray sözlük yazarı analiz kapasitesi beklesek, maalesef çok pis yanılırız. bizi çok mutlu eden, yeri geldi mi ağlayacak seviyede bırakan futbolcuların genelinde aşırı fiziksel çalışmadan ötürü beyin hücresi zararı çokça gerçekleşiyor. eğer futbol oynarken, kendi zihin yapısını çalıştırmıyorsa zaten analiz dünyası her geçen gün kapasite olarak azalıyor.
tüm bunlara karşın o sahada mücadelelerini hayranlıkla takip ediyor ve bundan aşırı keyif alıyoruz. konuyu nereye getireceğim, konu şu ki... (konu, bir yerimize koydu)
konu şu ki; etrafında mental yönde seni akıllı davranışlara itmeyen tavsiye vericiler oldukça, bu profesyonel şov dünyasında rezil oluyorsun.
barış alper gider, kalır, kadro dışı kalır vs. çok önem arz etmiyor. çoğumuz için bizi inciten nokta antrenmana çıkmamak ve siyah post paylaşımıdır. çünkü bu yaklaşım, 544 senelik mekteb-i sultanî mirası galatasaray kulübüne karşı yapılmış terbiyesizlik içeriyor.
barış, seni burada yazanlar, tribünde destekleyenler öyle çok seviyordu ki ama sen ister menajer ile ortak, istersen de onun tavsiyeleri ile artık orasını bilemiyoruz bu noktaya geldin. hepimiz senin zaten en geç 2026 yarısı ya da sonunda takımdan ayrılacağını kestiriyordu ama bu şekilde olması mı? çok kötü hadisenin öznesi oldun. üzülmek değil hislerim ama bu ergence sevgili ayrılışı gibi hallerin...
cümleler artık sonuç istemiyor.


