• 2249
    son günlerde benim de her yazılan entry’yi okuyamadığım sözlüktür. oysa daha bir iki ay öncesine kadar böyle değildi. bunun en temel nedeni, bazı yazarların gerçekten de bilmeden, düşünmeden, hadsizce eleştirme, saldırma, dalga geçme hakkını kendinde görmesidir.

    diyelim ki messi’yle ilgili bir şeyler yazılıyor, bir bakıyorum “yıldız görmesek bu adama yıldız deriz, ronaldo’yu her maç sonrasında eleştirenler nerde?” yazıyor birisi. tamam, ronaldo’yu sevebilirsin, tapabilirsin, yastığının altına fotoğrafını koyup, gece öpmeden uyuyamayabilirsin. kimseyi ilgilendirmez bu. ama bir oyuncuya olan sevgini başka bir oyuncuya karşı nefretle açıklıyorsan, insanı rahatsız edersin işte bu noktada. okuyan, “bu adamın derdi ne, niye bu kadar az gelişmiş bu?” diye sorar. ben messi’ye bayılırım. bence maradona’dan da iyi futbolcudur, ama bunu insanlara kabul ettirmek için kavga etmem. salaklık çünkü bu. messi sevgimi ronaldo nefretine hiç dönüştürmem. çünkü gerizekâlı değilim. sevmesini biliyorum. sevmesini bilmeyen sözlük yazarlarının cidden çok sesi çıkıyor bu sıralar. belki sayıları da çoğalmıştır. kabak tadı veriyor artık bunlar. messi başlığında ronaldo savunmaları çok gereksiz.

    bir de her olaydan sonra düşünmeden yönetime sallayanlar var. özellikle de stadın açılır kapanır çatısı için. bu açılır kapanır çatı hiçbir işe yaramayacak. biri çıksın söylesin, ne işe yarayacak bu çatı allah aşkına? fifa kapalı çatıda maç oynanmasına izin vermiyor. istanbul da zaten yılda bir, bilemedin en fazla iki kere ciddi kar yağışı alan bir şehir. stadın zemin drenajı yeterliyse şiddetli yağmur için de kapalı çatı gerekmiyor. bu çatı ne işe yarayacak ki günde elli tane entry girilebiliyor hakkında? 15 milyon bedel verilecek ve hiç kullanılmayacak. galatasaray bu 15 milyonu başka yere harcadı işte stad içinde. hâlâ bunu gurur meselesi olarak görenler var, ne diyeyim, allah ıslah etsin. 15 milyon verelim ve bir kere bile kullanmayalım. bunun nesi için ısrar edilir ki?

    galatasaray’ın yönetimi bugünlerde çok önemli bir şey yaşadı. haldun üstünel istifa etti. üzücü tabii. ama bir tek resmi açıklama olmadan, bir tek yönetici konuşmamışken, üstünel hiçbir şey söylememişken tutup başkanı istifaya çağırmak hangi akla hizmettir? yarın polat gidip başka biri gelse daha mı iyi olacak? üstünel’in istifasından sonra bütün sözlük galeyana geldi, polat’ı taşa tutuyorlar. birbirinden zavallı cümlelerle saldırıyorlar polat’a. bilmeden, etmeden, düşünmeden. biraz saygılı olun kardeşim ya. zorunuz ne? biraz sakin olun, ortalık bi durulsun, bi belli olsun istifa nedeni. öyle sallarsın sallıyorsan da. içeride bizim görmediğimiz neler dönüyor kim bilir?

    kısacası bu sözlükte ciddi anlamda bir saygı erozyonu var. bazı yazarların kavgacı üslubu cidden rahatsız edici. ben de rahatsız oluyorum. bir şeyi savunacaksan ya da eleştireceksen hakaret etmeden, üzerini çizmeden de eleştirebilirsin. illa işi nefrete, öfkeye bindirmeye gerek yok. oysa bakıyorum, yıkmak için uğraşıyor bazı yazarlar, anlamaya çalışmadan karşısındakini. bu açıkça saygısızlıktır. burası nefret kusma portalı değil.

    şimdi benim bu entry’mden sonra da saçma sapan şeyler yazılacaktır. eminim.

    biraz daha saygı sözlük. entry girdiğimiz kişiler hakkında biraz daha saygılı olmalıyız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın