120
türkiye takımlarının, özellikle galatasarayımızın artık; prime döneminden düşmüş, eytli futbolculara astronomik paralar ödeme döneminin bitmiş olması lazım. eytli sönmüş yıldız oyuncuların türkiye'yi kulüp tokatlama durağı olarak görmemesi lazım. zaten bu konuda yeni destinasyonlar abd mls ve arabistan oldu.
transfer için istisnalar elbette olacak. mertens gibi iş ahlakı üst seviyede, karakteri düzgün, fiziğine dikkat eden, ailesi ile mutluluk saçan 35 yaşında futbolcular varsa elbette gidip alırız ama dzeko ve immobile gibi tiplerin kulübümüzün kapısından içeri girmesini istemem. bunlarla kupa kazanılmaz, şampiyon olunmaz.
altyapı konusunda kimse bizdeki altınordu örneğini vermesin lütfen çünkü sürekli altınordu övmekten seviyeyi yukarıya çıkaramıyor ülke. hollanda'da, avusturya'da, almanya'da futbolcu fabrikası kulüpler var. bunların ne şampiyon olmak, ne kupa kazanmak gibi amaçları yok. altyapıdan yetiştir, doğru sözleşme ile 100bin euroluk çocuğu 3 milyon euroya sat, sonraki satıştan daha fazla kazan. kağıt üzerinde böyle yazması çok kolay tabi ama uzun vadede kulübe sağlayacağı katkı düşünülürse bunun başkanların yönetiminden ayrı bir galatasaray politikası olması lazım.
sözlükte farklı konu başlıklarında yazmıştım. bu sezon ziraat türkiye kupası'nda 19 yaş altı gençlerimizi izlemeyi çok istiyorum. kulüp altyapıdan oyuncu yetiştirip bunun tadını alsa zaten bu projeye daha çok mesai harcarlar. yönetimler malesef uzun vadeli yönetmek yerine kısa vadede sportif başarı hırsı ile saçma sapan pahalı eytli transferler yapıyor. günü kurtarmak yerine sürdürülebilir bir futbol kulübü olsak, ikinci avrupa kupası için çeyrek asır beklemezdik.
transfer için istisnalar elbette olacak. mertens gibi iş ahlakı üst seviyede, karakteri düzgün, fiziğine dikkat eden, ailesi ile mutluluk saçan 35 yaşında futbolcular varsa elbette gidip alırız ama dzeko ve immobile gibi tiplerin kulübümüzün kapısından içeri girmesini istemem. bunlarla kupa kazanılmaz, şampiyon olunmaz.
altyapı konusunda kimse bizdeki altınordu örneğini vermesin lütfen çünkü sürekli altınordu övmekten seviyeyi yukarıya çıkaramıyor ülke. hollanda'da, avusturya'da, almanya'da futbolcu fabrikası kulüpler var. bunların ne şampiyon olmak, ne kupa kazanmak gibi amaçları yok. altyapıdan yetiştir, doğru sözleşme ile 100bin euroluk çocuğu 3 milyon euroya sat, sonraki satıştan daha fazla kazan. kağıt üzerinde böyle yazması çok kolay tabi ama uzun vadede kulübe sağlayacağı katkı düşünülürse bunun başkanların yönetiminden ayrı bir galatasaray politikası olması lazım.
sözlükte farklı konu başlıklarında yazmıştım. bu sezon ziraat türkiye kupası'nda 19 yaş altı gençlerimizi izlemeyi çok istiyorum. kulüp altyapıdan oyuncu yetiştirip bunun tadını alsa zaten bu projeye daha çok mesai harcarlar. yönetimler malesef uzun vadeli yönetmek yerine kısa vadede sportif başarı hırsı ile saçma sapan pahalı eytli transferler yapıyor. günü kurtarmak yerine sürdürülebilir bir futbol kulübü olsak, ikinci avrupa kupası için çeyrek asır beklemezdik.