84
https://eksisozluk.com/entry/47376912
öncelikle yukarıdaki yazı oldukça güzel. orijinal kitapta böyle bir durum olmamasına, hatta üç büyüklerden herhangi birine bariz bir vurgu dahi yapılmamasına karşın tamamen filmlerin yönetmeninin, senaristinin halt yemesi...
kendi tespitime gelirsek, bana göre ağır eziklik göstergesidir, daha doğrusu fenerli ezikliğinin bir diğer kanıtıdır ve zamanlaması itibarıyla ayrıca anlamlıdır. şöyle ki, orijinal serinin parçaları olan ilk 6 film 1975-1981 arasına tarihleniyor, yani memlekette kan gövdeyi götürürken, birçok açıdan acayip çalkantılı ve buhranlı geçen bir dönemde, keza dünyada da soğuk savaştan petrol krizine tüm tuhaflıklar adeta almış yürümüşken, hababam sınıfı filmleri adeta paralel bir evrendeki türkiye'de geçiyor. bunda hiçbir problem yok elbette.
lakin fenerbahçe futbol takımı o dönemin halihazırda en başarılı ve açık ara en popüler takımıyken, absürt komedinin sınırlarını zorlayan ve ne dünyanın ne de ülkenin çağdaş sorunlarına değinen söz konusu filmlerde mesele spor olunca artık her niyeyse güncel gerçekliğe ani ve yüzde yüz uyumlu bir geçişle sürekli fenerbahçe propagandası yapılması, hababam sınıfı erkeklerinin holigan düzeyde fenerbahçeliliği, ezikliğin net kanıtıdır. fenerbahçelilik, en başarılı olsalar dahi bunun olgunluğu, sindirmişliğinden yoksun şekilde, bir absürt komedi film serisinde bile lüzumsuz düzeyde propaganda ihtiyacı duyacak kadar düşkün olmaktır. hiç ihtiyacı olmadığı halde, sadece reyting amacıyla, bunu sinemaya meze etmektir. halbuki ne alaka yani...
bana kalırsa, hababam sınıfı istanbul'un mütevazı bir semt takımını tutmalıydı. bunun üzerinden çok daha esprili ve filmlerin geçtiği o paralel evrenin mizah koşullarına uygun, orijinal sahneler çekilebilirdi. bir zamanın ibb - boz baykuşlar misali... konu fenerbahçe olunca en kaliteli sanatçılar bile deliye bağlıyor ve görüldüğü üzere maalesef ki salt başarı ya da başarısızlıkla ilgili değil bu durum. en güzel zamanlarında bile ezik, ne oldum delisi ve bağnaz bunlar...
öncelikle yukarıdaki yazı oldukça güzel. orijinal kitapta böyle bir durum olmamasına, hatta üç büyüklerden herhangi birine bariz bir vurgu dahi yapılmamasına karşın tamamen filmlerin yönetmeninin, senaristinin halt yemesi...
kendi tespitime gelirsek, bana göre ağır eziklik göstergesidir, daha doğrusu fenerli ezikliğinin bir diğer kanıtıdır ve zamanlaması itibarıyla ayrıca anlamlıdır. şöyle ki, orijinal serinin parçaları olan ilk 6 film 1975-1981 arasına tarihleniyor, yani memlekette kan gövdeyi götürürken, birçok açıdan acayip çalkantılı ve buhranlı geçen bir dönemde, keza dünyada da soğuk savaştan petrol krizine tüm tuhaflıklar adeta almış yürümüşken, hababam sınıfı filmleri adeta paralel bir evrendeki türkiye'de geçiyor. bunda hiçbir problem yok elbette.
lakin fenerbahçe futbol takımı o dönemin halihazırda en başarılı ve açık ara en popüler takımıyken, absürt komedinin sınırlarını zorlayan ve ne dünyanın ne de ülkenin çağdaş sorunlarına değinen söz konusu filmlerde mesele spor olunca artık her niyeyse güncel gerçekliğe ani ve yüzde yüz uyumlu bir geçişle sürekli fenerbahçe propagandası yapılması, hababam sınıfı erkeklerinin holigan düzeyde fenerbahçeliliği, ezikliğin net kanıtıdır. fenerbahçelilik, en başarılı olsalar dahi bunun olgunluğu, sindirmişliğinden yoksun şekilde, bir absürt komedi film serisinde bile lüzumsuz düzeyde propaganda ihtiyacı duyacak kadar düşkün olmaktır. hiç ihtiyacı olmadığı halde, sadece reyting amacıyla, bunu sinemaya meze etmektir. halbuki ne alaka yani...
bana kalırsa, hababam sınıfı istanbul'un mütevazı bir semt takımını tutmalıydı. bunun üzerinden çok daha esprili ve filmlerin geçtiği o paralel evrenin mizah koşullarına uygun, orijinal sahneler çekilebilirdi. bir zamanın ibb - boz baykuşlar misali... konu fenerbahçe olunca en kaliteli sanatçılar bile deliye bağlıyor ve görüldüğü üzere maalesef ki salt başarı ya da başarısızlıkla ilgili değil bu durum. en güzel zamanlarında bile ezik, ne oldum delisi ve bağnaz bunlar...