37196
defansif aksiyonlarimiz bu sezon (2024-2025) anadolu takimi ortalamasinda. 3 golden az atip kazandigimiz mac sayisi bir elin parmaklarini gecmiyor, 36 takimli avrupa liginde en cok gol atan takim olmamiza ragmen en fazla gol yiyen 6. takimiz. bir grup tottenham'a alinan galibiyetle avutuyor kendini, ancak apacik ortada olan ilk 8 olsun ya da olmasin, bu defansif anlayisla siradaki ilk üst tur macindan elenip evimize dönecegimizdir. o zaman da muhtemelen acip tottenham macinin özetini izler, bununla övünürüz artik. ancak bunu yaptigimiz gün dilimize pelesenk olmus büyük takimlar kupalari, kücük takimlar büyük takimlara karsi aldiklari galibetlerle övünür sözünü nereye koyacagiz merak ediyorum. 2 tane kolay 1 tane orta zorlukta macta güle oynaya 6 puan daha fazla almak mi, tottenham'a karsi 3 puan alip bu 6 puani birakmak mi derseniz, kusuruma bakmayin ama ben matematikten, istikrardan yanayim. kagit üzerinde kolay görünen maclara bu kadar zorlanmamizi, gol yiyene kadar bu kadar isteksiz olmamizi, gol attiktan sonra ise bu kadar korkakca ( afedersiniz ama öyle ) geriye cekiliyor olmamizi anlamiyorum. bu gün bir pozisyon oldu ki adeta bu mentalitenin özeti gibiydi, mac* 2-2'ye geldikten sonra metehan zaman gecirmek icin adamlarin yarisahasinda hakem düdügünden sonra topu ileriye vurup sari kart gördü. son 3 dakikada 3. golü yemekten korktugundan yapti bunu, bu mentalite bize nereden bulasti bilmiyorum ama degismesi gerekiyor.