4617
yazıp yazmama konusunda ciddi tereddütlerim vardı, kimsenin işinde gücünde gözüm yok, herkes daha fazla kazansın ve topluma da kazandırsın, mutlu olurum.
yazmak istememin sebebi aslında basit. zaman zaman taraftarlarımız arasında koç grubu şirketlerinin ürünlerine boykot sesleri duyuyoruz. ama bazen yöneticiler, kendi iş ilişkileri sebebiyle (sadece galatasaray için demiyorum, tüm kulüp yöneticileri için geçerli) tepki verilmesi gereken yerde yeterli tepkiyi veremiyorlar. sonra biz sosyal medyada, forumda bilmem nerelerde o algıları yıkmaya çalışıyoruz, taraftar olarak.
bugün bir iş bulma platformunda gördüğüm haber de buna örnek: "(bkz: otokar sultan otobüsleri, turizm ve servis taşımacılığının vazgeçilmezi olmaya devam ediyor. otokar'ın yeni teslimatı altur turizm'e gerçekleşti. her gün 600 bine yakın personeli taşıyan altur turizm, düzenlenen törenle 1.000. sultan otobüsünü filosuna kattı.)"
(farklı yerden bir link: https://www.oyakyatirim.com.tr/...eklestirdi-fnc-news)
yönetim kurullarının artık iş adamları yerine futboldan (spordan) gelen insanlar olması gerekliliğini (en azından kendi düşüncem böyle) bir kez daha kanıtladı, en azından bana. böylece hem daha nitelikli yönetiliriz hem de "bunlar ne zaman tepki verecek" diye de beklemek zorunda kalmayız. yönetim kurulu altında bir yürütme komitesi oluşturursun orada da iş hayatından nitelikli profesyonelleri seçersin. hem kurumsal yönetim açısından güçlü olur hem de taraftar & yönetim yeknesaklığı sağlanır.
ülkede iş adamları sayılı, muhakkak ki birbiriyle bir yerlerde iş yapıyorlar, kaçınılmaz bu. dediğim gibi kimsenin işinde de gözüm yok, çünkü fenerlisi beşiktaşlısı bir çok insan çalıştırıyorlar yanlarında. ama biz taraftar olarak büyük tepkiler vermeye çalışırken, iş insanı yöneticilerden bunu beklerken hayal kırıklığı yaşıyoruz çoğu zaman. rengi yok bu işin, tüm camialarda aynı. ülkede futbolun iyiye gitmesini istiyorsak bence ilk iş bu olmalı.
son kez altını çizerek yazayım: abdürrahim albayrak'ı eleştirmiyorum, benden daha çok maddi ve manevi katkısı vardır galatasaray'a. bunun için teşekkür ederim.
vaktinizi aldım, kusura bakmayın.
yazmak istememin sebebi aslında basit. zaman zaman taraftarlarımız arasında koç grubu şirketlerinin ürünlerine boykot sesleri duyuyoruz. ama bazen yöneticiler, kendi iş ilişkileri sebebiyle (sadece galatasaray için demiyorum, tüm kulüp yöneticileri için geçerli) tepki verilmesi gereken yerde yeterli tepkiyi veremiyorlar. sonra biz sosyal medyada, forumda bilmem nerelerde o algıları yıkmaya çalışıyoruz, taraftar olarak.
bugün bir iş bulma platformunda gördüğüm haber de buna örnek: "(bkz: otokar sultan otobüsleri, turizm ve servis taşımacılığının vazgeçilmezi olmaya devam ediyor. otokar'ın yeni teslimatı altur turizm'e gerçekleşti. her gün 600 bine yakın personeli taşıyan altur turizm, düzenlenen törenle 1.000. sultan otobüsünü filosuna kattı.)"
(farklı yerden bir link: https://www.oyakyatirim.com.tr/...eklestirdi-fnc-news)
yönetim kurullarının artık iş adamları yerine futboldan (spordan) gelen insanlar olması gerekliliğini (en azından kendi düşüncem böyle) bir kez daha kanıtladı, en azından bana. böylece hem daha nitelikli yönetiliriz hem de "bunlar ne zaman tepki verecek" diye de beklemek zorunda kalmayız. yönetim kurulu altında bir yürütme komitesi oluşturursun orada da iş hayatından nitelikli profesyonelleri seçersin. hem kurumsal yönetim açısından güçlü olur hem de taraftar & yönetim yeknesaklığı sağlanır.
ülkede iş adamları sayılı, muhakkak ki birbiriyle bir yerlerde iş yapıyorlar, kaçınılmaz bu. dediğim gibi kimsenin işinde de gözüm yok, çünkü fenerlisi beşiktaşlısı bir çok insan çalıştırıyorlar yanlarında. ama biz taraftar olarak büyük tepkiler vermeye çalışırken, iş insanı yöneticilerden bunu beklerken hayal kırıklığı yaşıyoruz çoğu zaman. rengi yok bu işin, tüm camialarda aynı. ülkede futbolun iyiye gitmesini istiyorsak bence ilk iş bu olmalı.
son kez altını çizerek yazayım: abdürrahim albayrak'ı eleştirmiyorum, benden daha çok maddi ve manevi katkısı vardır galatasaray'a. bunun için teşekkür ederim.
vaktinizi aldım, kusura bakmayın.