36377
(bkz: #3595416)
bir tanım yapmak gerekir ise; nisan 2023'te takımın ikinci kaptanı bafetimbi gomis'in galatasaray futbol takımı teknik direktörüne "yalancı" dediği instagram paylaşımını takımın birinci kaptanı fernando muslera'nın ve takımın üçüncü kaptanı kerem aktürkoğlu'nun beğendiği futbol takımı.
birçok sorun, o günden miras. aile havası, kolej havası vb. profesyonellikten uzak arabesk tanımlamalarla yumuşatılmaya çalışılan, gelen şampiyonluklardan sebep görmezden gelinmesi istenilen ve 2024-2025 sezonunda ayan beyan ayyuka çıkan disiplinsizlik ve lakaytlık, o günlerde alınan veya alınamayan idari kararların eseri. florya'da disiplin yok. florya'da futbolcuların korktuğu, çekindiği, saygı duyduğu bir otorite unsuru da yok. erden timur florya'da iken de böyle bir unsur orada mevcut değildi. torreira, icardi, oliveira, gomis, muslera, kerem, zaha, ziyech vs. bu isimlerin sayısını arttırabiliriz. galatasaray'da pek çok futbolcunun çok geniş kapsamlı imtiyazları var, ayrıcalıkları var. hatta bazıları sınırsızlar. profesyonellik yok, ciddiyet yok, hiyerarşi yok, kurumsal bir kimlik ve aidiyet hiç yok. florya'nın yönetim tarzı, yaprak dökümü dizisinin ikonik karakteri hayriye hanımın "aman tadımız kaçmasın ali rıza bey" şeklinde. futbolculardan korkulan; bazılarının şöhretinden, bazılarının sosyal medyadaki gücünden, bazılarının tepkilerinden çekinilen son derece amatör bir yapı. 10 kişilik fenerbahçe'ye karşı, bir derbi karşılaşması olan fenerbahçe'ye karşı, maçı 1-0 kaybedip iki gün sonra "florya united" etkinliği adında barbekü partisi yapılan bir acayip yapı. beşiktaş'tan bir kupa finalinde beş yiyen futbolcu grubuna şehir dışına, hatta yurtdışına çıkmalarını sağlayabilecek kadar uzun izinler bahşedilen garip bir yapı. florya'da teknik heyetin görevi tek bir görevi var, o da takımdaki futbolcuların keyiflerini yerine getirmek. mevcut teknik heyet galatasaray futbol takımındaki hiçbir oyuncuya hiçbir idari veya mali ceza veremez, kadro dışı bırakmaz, kızamaz, azarlayamaz. teknik direktörüne ayan beyan yalancı diyen bir oyuncuyu ve o ithamı kullanan oyuncuyu destekleyenleri cezalandıramamış bir kulüp burası. tam aksine, "kriz böyle yönetilir" gibi bir saçmalık eşliğinde o dönem teknik direktörünü alkışlamış bir kulüp burası. teknik direktörünün 6-7 ay evvel üstüne yürümüş sergio oliveira'yı takımla beraber kampa götüren, kampta hazırlık maçlarında şans veren ve oyuncunun hala güle-oynaya florya'da takımla birlikte olmasına ses etmeyen bir kulüp burası. oliveira'nın gitmesi ve gitmemesi tamamen kendi keyfine bağlı, futbol oynamayı isteyip istememesine bağlı. gomis'e, oliveira'ya fatura kesemeyen bir anlayışın mauro icardi'yi oyundan çıkartması mümkün mü? değil. muslera'ya idari bir ceza vermesi, mertens'i takımdan kesin olarak kesmesi mümkün mü? değil. kullanacağım amiyane tabiri mazur görün ama yemez. sıkar. gevşek kelimesini kullanmak istemiyorum ancak böyle başıboş ve lakayt bir yönetim anlayışının olduğu futbol takımının edirne ile kars arası başarılarıyla kendimizi kandırmak mı istiyoruz yoksa radikal, yapıcı, düzenleyici bir takım çözümlerin peşinden mi gitmek istiyoruz? buna karar vermemiz lazım en kısa zamanda.
bir tanım yapmak gerekir ise; nisan 2023'te takımın ikinci kaptanı bafetimbi gomis'in galatasaray futbol takımı teknik direktörüne "yalancı" dediği instagram paylaşımını takımın birinci kaptanı fernando muslera'nın ve takımın üçüncü kaptanı kerem aktürkoğlu'nun beğendiği futbol takımı.
birçok sorun, o günden miras. aile havası, kolej havası vb. profesyonellikten uzak arabesk tanımlamalarla yumuşatılmaya çalışılan, gelen şampiyonluklardan sebep görmezden gelinmesi istenilen ve 2024-2025 sezonunda ayan beyan ayyuka çıkan disiplinsizlik ve lakaytlık, o günlerde alınan veya alınamayan idari kararların eseri. florya'da disiplin yok. florya'da futbolcuların korktuğu, çekindiği, saygı duyduğu bir otorite unsuru da yok. erden timur florya'da iken de böyle bir unsur orada mevcut değildi. torreira, icardi, oliveira, gomis, muslera, kerem, zaha, ziyech vs. bu isimlerin sayısını arttırabiliriz. galatasaray'da pek çok futbolcunun çok geniş kapsamlı imtiyazları var, ayrıcalıkları var. hatta bazıları sınırsızlar. profesyonellik yok, ciddiyet yok, hiyerarşi yok, kurumsal bir kimlik ve aidiyet hiç yok. florya'nın yönetim tarzı, yaprak dökümü dizisinin ikonik karakteri hayriye hanımın "aman tadımız kaçmasın ali rıza bey" şeklinde. futbolculardan korkulan; bazılarının şöhretinden, bazılarının sosyal medyadaki gücünden, bazılarının tepkilerinden çekinilen son derece amatör bir yapı. 10 kişilik fenerbahçe'ye karşı, bir derbi karşılaşması olan fenerbahçe'ye karşı, maçı 1-0 kaybedip iki gün sonra "florya united" etkinliği adında barbekü partisi yapılan bir acayip yapı. beşiktaş'tan bir kupa finalinde beş yiyen futbolcu grubuna şehir dışına, hatta yurtdışına çıkmalarını sağlayabilecek kadar uzun izinler bahşedilen garip bir yapı. florya'da teknik heyetin görevi tek bir görevi var, o da takımdaki futbolcuların keyiflerini yerine getirmek. mevcut teknik heyet galatasaray futbol takımındaki hiçbir oyuncuya hiçbir idari veya mali ceza veremez, kadro dışı bırakmaz, kızamaz, azarlayamaz. teknik direktörüne ayan beyan yalancı diyen bir oyuncuyu ve o ithamı kullanan oyuncuyu destekleyenleri cezalandıramamış bir kulüp burası. tam aksine, "kriz böyle yönetilir" gibi bir saçmalık eşliğinde o dönem teknik direktörünü alkışlamış bir kulüp burası. teknik direktörünün 6-7 ay evvel üstüne yürümüş sergio oliveira'yı takımla beraber kampa götüren, kampta hazırlık maçlarında şans veren ve oyuncunun hala güle-oynaya florya'da takımla birlikte olmasına ses etmeyen bir kulüp burası. oliveira'nın gitmesi ve gitmemesi tamamen kendi keyfine bağlı, futbol oynamayı isteyip istememesine bağlı. gomis'e, oliveira'ya fatura kesemeyen bir anlayışın mauro icardi'yi oyundan çıkartması mümkün mü? değil. muslera'ya idari bir ceza vermesi, mertens'i takımdan kesin olarak kesmesi mümkün mü? değil. kullanacağım amiyane tabiri mazur görün ama yemez. sıkar. gevşek kelimesini kullanmak istemiyorum ancak böyle başıboş ve lakayt bir yönetim anlayışının olduğu futbol takımının edirne ile kars arası başarılarıyla kendimizi kandırmak mı istiyoruz yoksa radikal, yapıcı, düzenleyici bir takım çözümlerin peşinden mi gitmek istiyoruz? buna karar vermemiz lazım en kısa zamanda.
