10541
zamanında iyi ki gönderilmiş futbolcu. sabri iyi bir galatasaraylıydı fakat çok çok kötü futbolcuydu. sabri’yi şöyle anlatayım herkesin gözünde en az bir maç canlanır: sağdan korner kullanıyoruz, güzel de bir orta ama kaleci veya defans topu ceza sahasının dışına uzaklaştırıyor. ekran yavaş yavaş sola dönerken “off biri olsa da zımbalasa” diye düşünüyoruz. tam o sırada bizim formalı oyuncumuz topa koşarak geliyor, vuruyor ve top neredeyse tribünden dışarı çıkıyor. işte sabri böyle bir futbolcuydu. ne orta açabilirdi ne pas verebilirdi ne şut çekebilirdi ne de adam marke edebilirdi.
sabri gittikten sonra gelen eboue çölde vaha gibiydi. zaten onun çok önemli katkısıyla şampiyon olduk, avrupa’da harika sonuçlar aldık. sonra aynı şekilde mariano ve en sonunda boey. bakın dubois sabri’den çok daha iyi sağ bek fakat ona bile katlanamıyoruz. düşünün sabri öyle bir sağ bekti.
sabri hangi vasıfla kaptan oldu onu da hiçbir zaman anlamış değilim. ne liderlik vasfı vardı ne de yeteneği. kaptan olmak için ya çok iyi bir liderlik vasfın olacak ya da çok iyi yeteneğin. çok iyi futbolcu olursan liderlik yeteneğin çok iyi olmasa da insanlar oyununa saygı duyup kaptanlığını kabul edebilir. bakın bunların hiçbiri sabri’de yoktu.
sabri gittikten sonra gelen eboue çölde vaha gibiydi. zaten onun çok önemli katkısıyla şampiyon olduk, avrupa’da harika sonuçlar aldık. sonra aynı şekilde mariano ve en sonunda boey. bakın dubois sabri’den çok daha iyi sağ bek fakat ona bile katlanamıyoruz. düşünün sabri öyle bir sağ bekti.
sabri hangi vasıfla kaptan oldu onu da hiçbir zaman anlamış değilim. ne liderlik vasfı vardı ne de yeteneği. kaptan olmak için ya çok iyi bir liderlik vasfın olacak ya da çok iyi yeteneğin. çok iyi futbolcu olursan liderlik yeteneğin çok iyi olmasa da insanlar oyununa saygı duyup kaptanlığını kabul edebilir. bakın bunların hiçbiri sabri’de yoktu.
