12356
birçok problem yazılıp konuşuldu. ancak benim en çok canımı sıkan şey rakipler galatasaray'ı çözdü kısmı. bunun iki temel sebebi var. birisi oyun kurma aşamasında yaşadığımız kısırlık, ikincisi ise atak olgunlaştırmada yaşadığımız uyumsuzluklar. galatasaray'da oyun kurma aşamasında rol alması gereken ancak oyun planından dolayı çok fazla rol almayan iki pozisyon var. sekiz numara ve sol bek. oyun kurulumunda köhn'ü ileri gönderip oyun genişletirken sekiz numarayı ise oyun kurulan bölgeden daha ileride konumlandırıyoruz. oyun kurulumunu da muslera'nın desteğiyle iki stoperimiz ve kaan, torreira ikilisiyle yapıyoruz. bu aslında gerçekten çok katı bir formasyon. oyunun daha ilk fazında kimin nerede pozisyon alacağı çok belli. ilk başta buradan kaybediyorsun çünkü hem sol bekin hem de sekiz numaran oyununun ikinci fazında alması gereken pozisyonu birinci fazda almış. bu da seni önlem alınması rahat bir takım haline getiriyor.
örneğin doğru presi yapan takım topu abdülkerim'e ve onu da çizgiye doğru yönlendiriyor. bu olduğu zaman köhn metrelerce ileride, kerem demirbay veya berkan top almaya gelmemiş onlar da ileride oluyor ve abdülkerim'in tek şansı ya uzun bir topla yada dikine bir pasla atak başlatmak oluyor. bu da sürekli denediğin zaman yüksek isabet oranı tutturma ihtimalinin çok zor olduğu bir oyun kurma şekli. abdülkerim'in sürekli dikine veya uzun vurup takım oyununu bozmasının sebebi de bu. adamın diğer opsiyonu nelson'a veya muslera'ya dönmek ki yeteri kadar çizgiye sıkıştırılırsa o opsiyon bile kayboluyor. oysa ki örneğin köhn dar alandan top kontrolü ve dribbling'i ile çıkma beceresi yüksek bir oyuncu. onu neden daha fazla oyun kurulumunda kullanmıyoruz anlayamıyorum. kerem ve berkan geriden oyun kurarken riskli oyuncular olsalar da senin iyi bir set oyunu oynamak için sekiz numarandan katkı alman şart.
oyunu sağdan kurduğumuzda da şöyle bir problem var. sağ kanatta anlamsızca iki oyun kurucuyla (kaan ve ziyech) oynuyoruz ve bunlar birbirini bozucu etki yapıyorlar. yani kanattaki iki profilin de koşu atmayan profiller olması büyük sıkıntı. jalert bu duruma biraz olsun ilaç olacaktır diye umut ediyorum.
atak olgunlaştırırken de maalesef ya çok acele yada çok yavaş hareket ediyoruz ve bu biraz da oyuncu profilleriyle alakalı. maalesef kerem aktürkoğlu burada miladını doldurmuş gibi gözüküyor. en takdir ettiğimiz yönü sürekli gelişen ve azimli bir oyuncu iken çok uzun zamandır ısrarla çok acele ve yanlış kararlar alıyor, beğenilmediğinde de küsüp trip atıyor. diğer kanadımız ziyech ise tamamen kafasına göre takılan bir oyuncu. yine karar mekanizması aşırı sıkıntılı. ya gereksiz çalımlarla oyunu yavaşlatıyor yada aşırı acele kararlarla topu orta veya şutlarla bir an önce kaleye ulaştırmaya çalışıyor. üstelik topsuz oyunda da çok hareketsiz. zaha da yine topu hep ayağına isteyen ve atak öldüren bir profil. açıkçası ben okan hoca'dan kadroyu korumak yerine geçen sene çok ciddi istikrar sorunu yaşayan bu üç oyuncuyla yolları ayırmasını ve yerlerine daha kendi oyun sistemine ve modern futbola uygun oyuncular istemesini beklerdim ancak buradaki tercihi şaşırttı. tabii arkada neler olup bitti bilmiyoruz. sonuçta kulüpte bilinen bir nakit sıkıntısı var ve bu oyuncuların değerini düşürmek de istememiş olabiliriz.
kısacası galatasaray iyi bir set oyununun ilk şartı olan oyunun birinci fazında çok özensiz, hücumda ise çok aceleci. bu kadro kalitesi topu bize bırakan rakiplerin hepsini yener ancak önde doğru basan her takıma karşı ciddi sıkıntı yaşar ki beşiktaş öyle aman aman bir oyun oynamadı. okan hoca'nın bu sorunları şampiyonlar ligi ön eleme maçlarına kadar mutlaka çözmesi gerekiyor.
edit: cümlelerde düzenleme yapıldı.
örneğin doğru presi yapan takım topu abdülkerim'e ve onu da çizgiye doğru yönlendiriyor. bu olduğu zaman köhn metrelerce ileride, kerem demirbay veya berkan top almaya gelmemiş onlar da ileride oluyor ve abdülkerim'in tek şansı ya uzun bir topla yada dikine bir pasla atak başlatmak oluyor. bu da sürekli denediğin zaman yüksek isabet oranı tutturma ihtimalinin çok zor olduğu bir oyun kurma şekli. abdülkerim'in sürekli dikine veya uzun vurup takım oyununu bozmasının sebebi de bu. adamın diğer opsiyonu nelson'a veya muslera'ya dönmek ki yeteri kadar çizgiye sıkıştırılırsa o opsiyon bile kayboluyor. oysa ki örneğin köhn dar alandan top kontrolü ve dribbling'i ile çıkma beceresi yüksek bir oyuncu. onu neden daha fazla oyun kurulumunda kullanmıyoruz anlayamıyorum. kerem ve berkan geriden oyun kurarken riskli oyuncular olsalar da senin iyi bir set oyunu oynamak için sekiz numarandan katkı alman şart.
oyunu sağdan kurduğumuzda da şöyle bir problem var. sağ kanatta anlamsızca iki oyun kurucuyla (kaan ve ziyech) oynuyoruz ve bunlar birbirini bozucu etki yapıyorlar. yani kanattaki iki profilin de koşu atmayan profiller olması büyük sıkıntı. jalert bu duruma biraz olsun ilaç olacaktır diye umut ediyorum.
atak olgunlaştırırken de maalesef ya çok acele yada çok yavaş hareket ediyoruz ve bu biraz da oyuncu profilleriyle alakalı. maalesef kerem aktürkoğlu burada miladını doldurmuş gibi gözüküyor. en takdir ettiğimiz yönü sürekli gelişen ve azimli bir oyuncu iken çok uzun zamandır ısrarla çok acele ve yanlış kararlar alıyor, beğenilmediğinde de küsüp trip atıyor. diğer kanadımız ziyech ise tamamen kafasına göre takılan bir oyuncu. yine karar mekanizması aşırı sıkıntılı. ya gereksiz çalımlarla oyunu yavaşlatıyor yada aşırı acele kararlarla topu orta veya şutlarla bir an önce kaleye ulaştırmaya çalışıyor. üstelik topsuz oyunda da çok hareketsiz. zaha da yine topu hep ayağına isteyen ve atak öldüren bir profil. açıkçası ben okan hoca'dan kadroyu korumak yerine geçen sene çok ciddi istikrar sorunu yaşayan bu üç oyuncuyla yolları ayırmasını ve yerlerine daha kendi oyun sistemine ve modern futbola uygun oyuncular istemesini beklerdim ancak buradaki tercihi şaşırttı. tabii arkada neler olup bitti bilmiyoruz. sonuçta kulüpte bilinen bir nakit sıkıntısı var ve bu oyuncuların değerini düşürmek de istememiş olabiliriz.
kısacası galatasaray iyi bir set oyununun ilk şartı olan oyunun birinci fazında çok özensiz, hücumda ise çok aceleci. bu kadro kalitesi topu bize bırakan rakiplerin hepsini yener ancak önde doğru basan her takıma karşı ciddi sıkıntı yaşar ki beşiktaş öyle aman aman bir oyun oynamadı. okan hoca'nın bu sorunları şampiyonlar ligi ön eleme maçlarına kadar mutlaka çözmesi gerekiyor.
edit: cümlelerde düzenleme yapıldı.
