10449
29 şubat 2024 galatasaray fatih karagümrük maçı sonucuna ragmen kendisine kizamiyorum.
sahaya sürdüğü ilk 11'de de bir hata olduğunu düşünmüyorum. sonuc itibariyle rotasyonlu bir kadro da çıkarsaniz, as kadroya alternatif kişilerin as kadrodakilerin yerine ikame oldugu, yani onlarin yaptigi isi uzun sure ayni seviyede yapamasa da, kısa bir sürede ya da sakatlik, cezali olma durumu vb. hallerde acigi kapatmaları beklenir. bizim yonetimin plansizligi yuzunden bu hallere düştüğümüze sanirim cogunluk hemfikirdir.
ben her zaman sunu savundum. "kötü futbolcu yoktur. ozelliklerine ve oyun durumuna gore hatali futbolcu vardır."
yani bugun amatör kumeden kerem akturkoglu'nun oyundaki rolüne uygun bir futbolcu getirsek, o da 3-5 mac idare eder. sureklilik saglayamaz, fark yaratamaz ama verilen gorevi kisa bir sure icin yerine getirir. cunku kapasitesi o kadardir. hani argumanimi desteklemek icin basit bir ornek verdim. yoksa amatorden futbolcu getirelim gibi bir dusuncem yok.
yani oyuncu grubumuzda oyuna, sisteme, yarismaci kimligimize uygun oyuncular konusunda sıkıntılar mevcut ne yazik ki.
ndombele, ziyech, sergio, zaha gibi oyuncular ne yazik ki galatasaray'in sisteminde yeri olmayan futbolcular. ara ara potansiyelleri sebebiyle fark yaratabilirler, ust duzey futbol iklimindeki tecrubelerinden dolayi birkac kere oyunun seyrini degistirebilirler ama mevcut sistemde ne yazik ki sureklilik saglayamazlar.
firsat transferi ayagina, takvimin son gununu bekleyen idareciler buyuk sucludur okan buruk ile kiyaslandiginda.
sen 500bin euro icin son gunu beklersin, avrupa listesine yazamazsin, cok daha fazlasini kaybedebilirsin. evet risk alinabilir ancak avrupa macina beklerin olmadan cikmak akil tutulmasinin dik alasidir.
okan buruk bir satranc ustasi gibi oyunculari saha icerisinde farkli rollere ve farkli pozisyonlara kaydirarak bircok kere oyunu kazandi. yani oyunculara verilebilecek en iyi rolleri verdi. ancak ne kadar usta olursa olsun mutlaka yamali bohcanin dikisleri bir yerde patlayacaktir.
bu zaman zaman olabilecegi gibi, son donemde yasadigimiz tarzda arka arkaya da denk gelebilir. kendisinin potansiyeli cok yuksek. zaten daha once gorev yaptigi takimlarda da bunu kanitladi.
su anda yapilmasi gereken kalan lig maclarinda riske girmeden, bir an once futbolcularla konusup, gerekirse medyaya, saga sola bakmadan ve bunlari dikkate almadan sampiyonluga odaklanmak.
sezon basindan beri fenerbahce sampiyon yapilacak, hakemler, mhk, federasyon topyekûn galatasaray ile ugrasiyor. fenerbahce'nin sampiyonlugu icin ugrasiyor gibi iddialar dolaniyor. ben açıkçası bunun tam tersini de fenerbahcelilerden duyuyorum. taraftar olarak komplo teorilerini birakip oyuna odaklanmaliyiz. stada gelen taraflar da, ozellikle ultraslan ve amigolar, "la la la lay lay lay sanli galatasaray" gibi ya da bes para etmez romantik arabesk sarkilar gibi şeyleri soyleyip takimi uyutmayi birakmali. kendimi bildim bileli ne zaman tribunlerde 10 dk'dan fazla la la la laylaylaay sanli galatasaray tezahuratini duysam takim uyuyor, atalete bürünüyor ve gol yiyor.
daha cok atesleyici, vurucu, bam bam bam uyandirici tezahuratlarin yapılması gerekiyor. seyirci faktoru cok onemli.
okan buruk'un da gerekirse ultraslan ile gorusup, amigolar ile gorusup gerekli talepleri soylemesi ise yarayacaktir.
taraftar grubu temsilcileriyle futbolcularin antrenman oncesi, arasi ya da sonrasında guzel bir toplanti yapmasi da ise yarayacaktır.
yonetim bu sene isini duzgun yapmadi. okan buruk elinden gelenin fazlasini yapiyor. ben ve bircok kisi hala kendisine guveniyor ve kredisi bayagi fazla.
bu sene sampiyonluk kacsa da kendisinin uzun yillar galatasaray'da kalmasini isteyenlerdenim.
baska okan buruk yok zaten boyle giderse kendisine yakinda avrupa'dan teklifler gelir ki, kendisi uluslararası taninan bilinen bir sima.
bir de sozlukteki renktaslardan ricam, okan buruk'un ozel hayati, futbolcularin ozel yasantisi vb. gibi futbolla alakali olmayan seylerle size gelen rakip takim taraftarlarina haddini bildiriniz. biz agzindan kopukler cikara cikara dakika basi mobese kameralari da dahil olmak uzere beyanat veren, medyayi algilara gark ettiren bir kulup degiliz. biz zaman zaman kisa ve oz bicimde anahtar kelimeleri vererek, isim vermeden ortaligi yangin yerine cevirme kudretine sahibiz. bunu unal aysal da yapti, mehmet cengiz de yaptı, en son dursun ozbek de yapti. zamaninda ali uras, alp yalman, mehmet cansun ve faruk suren de yapti.
bu sebeple sonuna kadar okan hoca'nin arkasinda durup, yonetimin kadro planlamasinda adam akilli tercihleri okan hoca'ya bırakmasını saglayacak aksiyonlar almaliyiz, baski yapmaliyiz. yonetim sadece ciksin anahtar kelimeleri söyleyip rakip kudurtsun yeter. kadroyu oyuncu secimini transfer işlerini okan hoca yurutsun gerekirse.
sahaya sürdüğü ilk 11'de de bir hata olduğunu düşünmüyorum. sonuc itibariyle rotasyonlu bir kadro da çıkarsaniz, as kadroya alternatif kişilerin as kadrodakilerin yerine ikame oldugu, yani onlarin yaptigi isi uzun sure ayni seviyede yapamasa da, kısa bir sürede ya da sakatlik, cezali olma durumu vb. hallerde acigi kapatmaları beklenir. bizim yonetimin plansizligi yuzunden bu hallere düştüğümüze sanirim cogunluk hemfikirdir.
ben her zaman sunu savundum. "kötü futbolcu yoktur. ozelliklerine ve oyun durumuna gore hatali futbolcu vardır."
yani bugun amatör kumeden kerem akturkoglu'nun oyundaki rolüne uygun bir futbolcu getirsek, o da 3-5 mac idare eder. sureklilik saglayamaz, fark yaratamaz ama verilen gorevi kisa bir sure icin yerine getirir. cunku kapasitesi o kadardir. hani argumanimi desteklemek icin basit bir ornek verdim. yoksa amatorden futbolcu getirelim gibi bir dusuncem yok.
yani oyuncu grubumuzda oyuna, sisteme, yarismaci kimligimize uygun oyuncular konusunda sıkıntılar mevcut ne yazik ki.
ndombele, ziyech, sergio, zaha gibi oyuncular ne yazik ki galatasaray'in sisteminde yeri olmayan futbolcular. ara ara potansiyelleri sebebiyle fark yaratabilirler, ust duzey futbol iklimindeki tecrubelerinden dolayi birkac kere oyunun seyrini degistirebilirler ama mevcut sistemde ne yazik ki sureklilik saglayamazlar.
firsat transferi ayagina, takvimin son gununu bekleyen idareciler buyuk sucludur okan buruk ile kiyaslandiginda.
sen 500bin euro icin son gunu beklersin, avrupa listesine yazamazsin, cok daha fazlasini kaybedebilirsin. evet risk alinabilir ancak avrupa macina beklerin olmadan cikmak akil tutulmasinin dik alasidir.
okan buruk bir satranc ustasi gibi oyunculari saha icerisinde farkli rollere ve farkli pozisyonlara kaydirarak bircok kere oyunu kazandi. yani oyunculara verilebilecek en iyi rolleri verdi. ancak ne kadar usta olursa olsun mutlaka yamali bohcanin dikisleri bir yerde patlayacaktir.
bu zaman zaman olabilecegi gibi, son donemde yasadigimiz tarzda arka arkaya da denk gelebilir. kendisinin potansiyeli cok yuksek. zaten daha once gorev yaptigi takimlarda da bunu kanitladi.
su anda yapilmasi gereken kalan lig maclarinda riske girmeden, bir an once futbolcularla konusup, gerekirse medyaya, saga sola bakmadan ve bunlari dikkate almadan sampiyonluga odaklanmak.
sezon basindan beri fenerbahce sampiyon yapilacak, hakemler, mhk, federasyon topyekûn galatasaray ile ugrasiyor. fenerbahce'nin sampiyonlugu icin ugrasiyor gibi iddialar dolaniyor. ben açıkçası bunun tam tersini de fenerbahcelilerden duyuyorum. taraftar olarak komplo teorilerini birakip oyuna odaklanmaliyiz. stada gelen taraflar da, ozellikle ultraslan ve amigolar, "la la la lay lay lay sanli galatasaray" gibi ya da bes para etmez romantik arabesk sarkilar gibi şeyleri soyleyip takimi uyutmayi birakmali. kendimi bildim bileli ne zaman tribunlerde 10 dk'dan fazla la la la laylaylaay sanli galatasaray tezahuratini duysam takim uyuyor, atalete bürünüyor ve gol yiyor.
daha cok atesleyici, vurucu, bam bam bam uyandirici tezahuratlarin yapılması gerekiyor. seyirci faktoru cok onemli.
okan buruk'un da gerekirse ultraslan ile gorusup, amigolar ile gorusup gerekli talepleri soylemesi ise yarayacaktir.
taraftar grubu temsilcileriyle futbolcularin antrenman oncesi, arasi ya da sonrasında guzel bir toplanti yapmasi da ise yarayacaktır.
yonetim bu sene isini duzgun yapmadi. okan buruk elinden gelenin fazlasini yapiyor. ben ve bircok kisi hala kendisine guveniyor ve kredisi bayagi fazla.
bu sene sampiyonluk kacsa da kendisinin uzun yillar galatasaray'da kalmasini isteyenlerdenim.
baska okan buruk yok zaten boyle giderse kendisine yakinda avrupa'dan teklifler gelir ki, kendisi uluslararası taninan bilinen bir sima.
bir de sozlukteki renktaslardan ricam, okan buruk'un ozel hayati, futbolcularin ozel yasantisi vb. gibi futbolla alakali olmayan seylerle size gelen rakip takim taraftarlarina haddini bildiriniz. biz agzindan kopukler cikara cikara dakika basi mobese kameralari da dahil olmak uzere beyanat veren, medyayi algilara gark ettiren bir kulup degiliz. biz zaman zaman kisa ve oz bicimde anahtar kelimeleri vererek, isim vermeden ortaligi yangin yerine cevirme kudretine sahibiz. bunu unal aysal da yapti, mehmet cengiz de yaptı, en son dursun ozbek de yapti. zamaninda ali uras, alp yalman, mehmet cansun ve faruk suren de yapti.
bu sebeple sonuna kadar okan hoca'nin arkasinda durup, yonetimin kadro planlamasinda adam akilli tercihleri okan hoca'ya bırakmasını saglayacak aksiyonlar almaliyiz, baski yapmaliyiz. yonetim sadece ciksin anahtar kelimeleri söyleyip rakip kudurtsun yeter. kadroyu oyuncu secimini transfer işlerini okan hoca yurutsun gerekirse.