resim
Milan Baroš
Takım:Vigantice
Mevki:Santrfor
Yaş:42
Boy:1.83
Uyruk:Çek Cumhuriyeti
  • 1073
    futbola bir şekilde ostrava'da başlayıp yetenekleriyle ya da zekasıyla bir yerlere geldi. zeka ağır basıyor bence.

    transfer edildiğinde; '' sakat bir adam daha'' düşüncesini herkesten gizli içimize fısıldadı birçoğumuz. o kadar da bomba değil gibiydi. bu transfere puanımız 7 kankağ olduk biraz. bunlar fikir alışverişlerimden yola çıktıklarım.

    teoriye gelirsek; kariyeri erken biten orta sınıf topçular vardır. 30'lu yaşlara dek oynarlar ama 30 yaşından itibaren esameleri okunmaz futbol piyasasında. orta sınıf takımlarda gezerler. örneklendirmek gerekirse;

    (bkz: patrick berger)
    (bkz: robbie fowler)
    (bkz: gaizka mendieta)
    (bkz: sylvian wiltord)
    (bkz: marc overmars)
    (bkz: frederic ljunberg)
    (bkz: bixente lizarazu)

    hepsi kumaş olarak gayet iyi, kariyerleri boyunca orta sınıfın üstü takımlarda yer almış. ama geneli bir takımla özdeşleşmiş ya da takımının birinci adamı olmuş değiller. milan baros da bu adamlar gibi bir şekilde ''iyi futbolcuydu'' ünvanını almak için fulham, auxerre, lazio, athletico madrid sınıfı gibi takımlara gidip bu ve benzeri takımlarda futbolu bırakarak yukarıda isimlerini saydığımız futbolcuların arasında yerini alabilirdi. fakat o yüksek atlama sporu yerine, sırıkla atlamayı seçti. daha yükseğe çıkmak. eski günlerine dönmesi için performansının bir kısmını sergileyerek de başarılı olabileceği bir ligi; turkcell süper ligini seçti.

    buraya kadar her şey normal. tüm gidişat baros'un istediği gibi gidiyor. geldiği ilk sene başarılı oldu, mevkisinde en büyük başarıya gol krallığına ulaştı. tam istediklerini elde etmek üzereyken uzun bir sakatlık dönemi girdi araya.

    eğer sakatlık söz konusu olmasaydı uefa'da ve ligde sayesinde iyi bir konumda olacaktık. ama galatasaray'ın bu sezon özeti neyse baros'un da o; (bkz: şanssızlık).

    seneye şansı da yaver giderse istediği gibi olacak her şey. burada daha da hatırı sayılır başarılar ve 30'una yeni basmış bir adama yine en sevdiği yer olan premier lig'den gelen teklifler...

    bixente lizarazu'nun bir makalesini okumuştum;

    '' bu beden benim sermayem, biz bununla iş yapıyoruz ve ben kendi sermayemi koruyabilirsem, geliştirebilirsem kar oranımı da yükseltebilirim''

    ardından bayern münich'te en parlak yıllarını yaşadı.

    milan baros'un artık; milan'ın cafu'su, real madrid'in raul'u, valencia'nın canizares'i olmasına imkan yok ama ilk başta saydığımız adamlardan daha fazlası olabilir. zaten şimdiden,

    (bkz: kubilay türkyılmaz)
    (bkz: falko götz)
    (bkz: reinhard stumpf)
    (bkz: roman kosecki) miz oldu bile.

    kendisinin dünya futbol tarihinde ilk saydığımız isimlerden fazlası, galatasaray için de;
    (bkz: cevad prekazi)
    (bkz: gheorghe hagi)

    kadar sevilir olması dileğiyle. umarım futbolu burada bırakırsın milan...
App Store'dan indirin Google Play'den alın