2
aklıma neler neler getiren maç.
memleketimin takımı boluspor’un tff birinci ligde 16.yılı. düşeninden, çıkanına her an sürekli sürpriz olan ligde bu kadar umarsız takılmakta önemli bir başarı tabi.
aslında bu lige çıktığı ilk sene eskişehirspor ile play-off finali oynamıştı takım. 18 mayıs 2008’de inönü’de oynandı final. tüm şehir kenetlenmişti. sonra ne mi oldu? erhan yılmaz adlı oyuncumuz birinci dakikada evet yanlış duymadınız birinci dakikada sahanın tam ortasında rakibin bileğine basarak kırmızı kart gördü. buna rağmen iyi oynayan takım 2-0 kaybetti maçı. maçı da 8 kişi bitirdi boluspor. müthiş görüntü kalitesiyle maçın özeti aşağıda
https://m.youtube.com/watch?v=FdV4pkG0vfo
zaten o dönemin eskişehir’inin play-off oynaması da sürprizdi. direkt çıkması bekleniyordu. sergen yalçın, serdar özbayraktar, emre toraman, coşkun birdal , doğa kaya gibi ligin üzerinde oyunculara sahipti.
https://arsiv.mackolik.com/...amp;season=2007/2008
tabi, birde dönemin maliye bakanı kemal unakıtan’ın eskişehirspor süper ligde oynayacak diyerek verdiği desteğin ve her kritik maçta protokolde olmasının da küçük bir etkisi olmuştur muhtemelen başarıda.
https://www.hurriyet.com.tr/...an-la-ciktik-8977559
neyse efendim, boluspor’un bu üst lige çıkmama ve alt lige düşmeme tercihi şehirde kanıksanmış durumda. takımın çıkma ya da düşme ihtimali olduğunda tüm şehirde gergin bir hava oluşuyor. ne gerek vardı sesleri yükseliyor şehirden. mesela geçen sene takım düşme potasına gerileyip kulüp başkanı ortadan kaybolunca şehrin belediye başkanı ve ülkemizin medyatik siyaset insanı tanju özcan olaya el koyarak takımın ligde kalmasında pay sahibi olmuştu.
yine de bu gündemsizlik ve umarsızlıktan sıkılarak 5-6 yılda bir kendine aksiyon üretmeyi başarır boluspor. 2 milyon euro toplam takım değeri varken süper ligden 1 milyon euro’ya kaleci alır örneğin. (bkz: ertugrul taskıran) sonra da bu kaleci sezon boyunca ligde 2 maç kupada 4 maç oynar.
bu maçta yaşanan olayda yine şehrin biraz sıkılmış olduğunu gösteriyor. çünkü bu sene takımda keyifler yerinde. sezon başından beri 8-12. sırada gidip geliyor. boluspor’da başarı asla cezasız kalmaz :(
boluspor aslında şehrin bir yansıması. şehirde de her gün bir önceki günün birebir aynısı genelde. aşağı yukarı tüm halkı hangi saatte nerede bulabileceğiniz bellidir. 5 yıldır şehir içinde trafik lambası yok mesela. bu duruma 3 günde alışıldı. çünkü kimsenin bir yere acelesi yok. zaten şehirde istanbul-ankara arasında sıkışmış konumda bu arada.
şu aralar siyasi partilerin adayları belirlendi örneğin. parti adaylarının çalışmaları ise şu şekilde ;
https://www.instagram.com/...gsh=dmZ6Y2VvOG9xczB6
https://www.instagram.com/...gsh=dmZ6Y2VvOG9xczB6
bazen diyorum 15 sene önce niye terk ettin şehri. hemen hatırlıyorum sonra nedenini. 7. günden sonra bu sakinlik anksiyete yaratıyordu bende.
memleketimin takımı boluspor’un tff birinci ligde 16.yılı. düşeninden, çıkanına her an sürekli sürpriz olan ligde bu kadar umarsız takılmakta önemli bir başarı tabi.
aslında bu lige çıktığı ilk sene eskişehirspor ile play-off finali oynamıştı takım. 18 mayıs 2008’de inönü’de oynandı final. tüm şehir kenetlenmişti. sonra ne mi oldu? erhan yılmaz adlı oyuncumuz birinci dakikada evet yanlış duymadınız birinci dakikada sahanın tam ortasında rakibin bileğine basarak kırmızı kart gördü. buna rağmen iyi oynayan takım 2-0 kaybetti maçı. maçı da 8 kişi bitirdi boluspor. müthiş görüntü kalitesiyle maçın özeti aşağıda
https://m.youtube.com/watch?v=FdV4pkG0vfo
zaten o dönemin eskişehir’inin play-off oynaması da sürprizdi. direkt çıkması bekleniyordu. sergen yalçın, serdar özbayraktar, emre toraman, coşkun birdal , doğa kaya gibi ligin üzerinde oyunculara sahipti.
https://arsiv.mackolik.com/...amp;season=2007/2008
tabi, birde dönemin maliye bakanı kemal unakıtan’ın eskişehirspor süper ligde oynayacak diyerek verdiği desteğin ve her kritik maçta protokolde olmasının da küçük bir etkisi olmuştur muhtemelen başarıda.
https://www.hurriyet.com.tr/...an-la-ciktik-8977559
neyse efendim, boluspor’un bu üst lige çıkmama ve alt lige düşmeme tercihi şehirde kanıksanmış durumda. takımın çıkma ya da düşme ihtimali olduğunda tüm şehirde gergin bir hava oluşuyor. ne gerek vardı sesleri yükseliyor şehirden. mesela geçen sene takım düşme potasına gerileyip kulüp başkanı ortadan kaybolunca şehrin belediye başkanı ve ülkemizin medyatik siyaset insanı tanju özcan olaya el koyarak takımın ligde kalmasında pay sahibi olmuştu.
yine de bu gündemsizlik ve umarsızlıktan sıkılarak 5-6 yılda bir kendine aksiyon üretmeyi başarır boluspor. 2 milyon euro toplam takım değeri varken süper ligden 1 milyon euro’ya kaleci alır örneğin. (bkz: ertugrul taskıran) sonra da bu kaleci sezon boyunca ligde 2 maç kupada 4 maç oynar.
bu maçta yaşanan olayda yine şehrin biraz sıkılmış olduğunu gösteriyor. çünkü bu sene takımda keyifler yerinde. sezon başından beri 8-12. sırada gidip geliyor. boluspor’da başarı asla cezasız kalmaz :(
boluspor aslında şehrin bir yansıması. şehirde de her gün bir önceki günün birebir aynısı genelde. aşağı yukarı tüm halkı hangi saatte nerede bulabileceğiniz bellidir. 5 yıldır şehir içinde trafik lambası yok mesela. bu duruma 3 günde alışıldı. çünkü kimsenin bir yere acelesi yok. zaten şehirde istanbul-ankara arasında sıkışmış konumda bu arada.
şu aralar siyasi partilerin adayları belirlendi örneğin. parti adaylarının çalışmaları ise şu şekilde ;
https://www.instagram.com/...gsh=dmZ6Y2VvOG9xczB6
https://www.instagram.com/...gsh=dmZ6Y2VvOG9xczB6
bazen diyorum 15 sene önce niye terk ettin şehri. hemen hatırlıyorum sonra nedenini. 7. günden sonra bu sakinlik anksiyete yaratıyordu bende.
