• 109
    geldik zurnanın zırt dediği yere. gerçek manada artık 2 takımın hangisinin daha üstün top oynadığını göreceğiz. tabi deplasmanda olmamız ve hakemlerin güncel bulunduğu baskı ile fener bir tık önde gözükse de bizim de avrupa maceramızın getirdiği özgüven var. eğer ki avrupa macerasında oynadığımız münih maçları gibi bir maç çıkarabilirsek futbol şansı yanımızda da olursa geçen seneki tarifeyi çekeriz.
    oyunları bölüm bölüm okumaya çalıştığımızda. bizim daha derli toplu bir savunma düzenimiz var. rakip de kapanmayacağı için geçiş oyununda sıkıntı çekmeyeceğimizi düşünüyorum.
    ancak sol bek rotasyonumuz sıkıntılı. buraya kısa sürede bir çözüm bulunamayacak gibi.
    fener derli toplu oynamayı sezon başından beri başaramadı. bol gollü galibiyetler kimsenin gözünü boyamamalı çünkü tahin helvası kıvamında çıkan rakiplerle ve daha çok içerde maç yaptı. onların avrupa macerasında ise adını tekte okuyamayacağımız takımlardan bol gollü mağlubiyetler de gördü.
    şu an bizimle kafa kafaya olmalarının tek sebebi hakem tarafından bolca kollanmaları. rakiplerine kritik dakikalarda verilmeyen penaltılar onları ligde iddialı duruma soktu.
    saha dışından içine iyice inersek eğer fener'in bizden fersah fersah geride olduğunu göreceğiz.
    birincisi kaleden başlayarak bir pas kanalı oluşturamıyorlar. 3 kritik adamları var. fred, şımanski, tadiç. topu her hücumda bu adamlarla buluşturmak zorunda kalıyorlar. çünkü sağ kanatları set için uygun yapıda değil. soldan gelen setlerde ise tadiç poposunu dayayarak ferdi'ye koridor açma eğilimine giriyor. ferdi bunu temposu ile kotarabiliyor ancak savunma zafiyetleri çok fazla. dzeko oyun içinde çokça orta sahaya inerek stoperleri uyutup gezdiriyor. bunun neticesinde şımanski ve irfancan boşluklara sızarak pozisyon kovalıyorlar. en tehlikeli oldukları an soldan çizgiye inip yerden sert ayağa pas yapmaları. tabi oraya topu taşıyabilen tek adamları fred cezalı olacak. stoperleri hantal sağ ve sol bekleri defansif olarak zayıf.
    duran topları da etkili kullandıkları söylenebilir. sağ kanatta osai çok fuleli olmasına rağmen kafasız bek kısmında kalıyor. oyun kurulumunda rolü yok. bizim hücumcu kanatlarımız tehlike arz ettiği için çok da çıkabileceğine ihtimal vermiyorum.
    göbekte ismail ile crespo oynayacak gibi. ismail ne kadar mücadeleci görüntü verse de pas kalitesi düşük ve karta yatkın oynuyor. takımı onun üzerinden oynarsa şok pres ile çok rahat pozisyon buluruz. crespo da aynı şekilde mücadeleci ancak defansif aksiyonları zayıf. daha çok ceza sahasına koşu atmayı seviyor. ve yılın en büyük bombası ise kalecileri. altay'dan bir farkı yok ve ayakları da aynı onun gibi. pres yapıp kaleciye döndürdüğümüz her topu bize atacak potansiyelde.
    bize gelecek olursak bizim sol bek sıkıntımız mevcut. orta sahaya kaan ile başlayacağımızı düşünüyorum. bu bakımdan daha emniyet siboplu bir oyun olacak. dzeko gezince şımanski'ye açılan koridoru kaan kapatacak ve sanchez ile çizgiyi ileri taşıyacağız. boey burada artık son pas şansını kırmak zorunda. isabetli paslar yaparsak sonuca kolay gideriz. zaha, ziyech, mertens, kerem, tete gibi birbirinden farklı profilde kanat varyasyonumuz var. bizim burada oyun felsefemiz belirleyici olacak. al topu bekle kontra mı yap yoksa bam güm bas önde kap gol ara mı yapacağız?
    bence beklemek daha mantıklı çünkü stres altında olacak olan onlar ve kaliteleri yok. en çekinmemiz gereken adam sevimli hayalet casper şımanski. çok sinsice içeri giriyor. tam bizim oyunumuza zıt bir yapısı var. çünkü 4231 oynuyoruz ve orta sahada geniş açıklar bırakıyoruz. kaan çok dikkatli ve efektif olmalı.
    tabi bu taktik teknik söylemler işin bencesini oluşturuyor. futbol şansımız yanımızda olsun.
    muslera
    boey sanchez abdülkerim kazımcan (barış)--ne kadar olmadığını düşünsemde.
    torreira kaan
    ziyech mertens kerem
    icardi
App Store'dan indirin Google Play'den alın