34352
gayet başarılı giden futbol takımımız. tablonun başarılı olduğu konusunda kimsenin bir itirazı yok zaten. ligde 10 maçta 28 puan toplayan, şampiyonlar liginde içinde bulunduğu grubun şartları doğrultusunda 3 maçta 4 puanı olan takım başarılıdır. bu her bir galatasaray taraftarının kabul ettiği ve cebine koyduğu bir gerçek, bir hakikat. ama futbolun puanlar, sonuçlar dışında doğruları var. futbol oyunun doğruları özelinde bakıldığında son iki şampiyonlar ligi maçı haricinde galatasaray'ın bir süredir iyi futbol oynamadığı ve saha içinde kolaya kaçtığı bir gerçek. aşırı özgüven ve "nasıl olsa kazanırız" kaynaklı bir bencillik/rahatlık da gayet net bir şekilde görülüyor. milli takımının kampında bulunmasından ötürü istanbul'a en geç gelen ve takıma en son katılan davinson sanchez yapılan transferler arasında açık farkla en iyi durumda olan isim. geri kalan isimler arasında iyi olan yok, iyi'ye yakın olan da yok. bunlar da sahada alınan neticelerden veya sosyal medyada galatasaray hakkında yazılanlardan bağımsız başka gerçekler. başka hakikatler. bunların da konuşulması, değerlendirilmesi ve galatasaray'ı daha iyiye götürecek sonuçlara ulaşılması gerekir. bu ayıp bir şey değil. bu bir saldırı da değil. bunları konuşmaktan kaçmak, sonuçların etkisiyle yanlışları/eksikleri dile getirmekten korkmak ve gereksiz bir savunma içgüdüsüne girmek doğru bir galatasaraylılık değildir. galatasaray futbol takımında herkesin gördüğü, kabul ettiği, alkış tuttuğu doğrular ve iyi giden şeyler olduğu gibi; yanlış giden, kötü olan, doğru olmayan şeyler de var. bunların da üstünü "alınan sonuçlar içimizdeki düşmanlara da kapak olsun, alayınıza ulan!" şeklindeki hamasi patlamalarla kapatmaya çalışmak, kendimizi kandırmaktan başka hiçbir işe yaramaz.
