1887
--- alıntı ---
"ey türk gençliği! birinci vazifen; türk istiklalini, türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. bu temel, senin en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
ey türk istikbalinin evladı! işte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur."
--- alıntı ---
sözlerinin sahibi. kurduğu cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarken en çok da bizlere hitap ettiği bu konuşmasını hatırlamamız gerekiyor. cumhuriyetimiz bizim en kıymetli hazinemiz, onu korumak ve savunmak en önemli vazifemizdir. umarım hazinemizin kıymetini bilir ve yeni yüzyılımızda hazinemizi daha da kıymetlendiririz. cumhuriyetin bir evladı olarak atam'a ve silah arkadaşlarına bizim için yaptıkları her şeyden ötürü şükranlarımı sunuyorum.
"ey türk gençliği! birinci vazifen; türk istiklalini, türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. bu temel, senin en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
ey türk istikbalinin evladı! işte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur."
--- alıntı ---
sözlerinin sahibi. kurduğu cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarken en çok da bizlere hitap ettiği bu konuşmasını hatırlamamız gerekiyor. cumhuriyetimiz bizim en kıymetli hazinemiz, onu korumak ve savunmak en önemli vazifemizdir. umarım hazinemizin kıymetini bilir ve yeni yüzyılımızda hazinemizi daha da kıymetlendiririz. cumhuriyetin bir evladı olarak atam'a ve silah arkadaşlarına bizim için yaptıkları her şeyden ötürü şükranlarımı sunuyorum.