22
üç günlük dünyada olması gerekendir. kimi yaşamak için yer, kimi de yemek için yaşar. ben yemyeşil ortamda bir sabah kahvaltısında ekmekle mıhlama, menemen gömemedikten ocakbaşında adana kebabımı kuşbaşımı afiyetle yiyemedikten üstüne de bol antepfıstıklı baklavamı tadamadıktan sonra ne yapayım öyle hayatı, ha 60 sene yaşamışım ha 80 sene öyle hayata hayat mı derim ben. transfer mevzusu da aynı, dünya yıldızlarını izleyemedikten, transfer çalımı atıp fenerli bjkli arkadaşlarımla dalgasını ağız tadıyla geçemedikten sonra gs'nin ekonomisi iyiymiş ne bileyim altyapıdan şu çıkmış bu çıkmış bana ne abi, hayatıma hiçbir etkisi olmayan bir durum. gs'nin ekonomisi iyi olunca benim cebime para mı giriyor sanki? o yüzden bırakın da şu üç günlük dünyada ağız tadıyla transferlerimizi izleyelim.