7641
defansı önceleyen oyun planını gayet başarılı buluyorum. evet okan hocanın defansif bir oyun anlayışı var. elbette bu aykut kocaman'ın, jose mourinho'nun ya da 2004 yunanistan milli takımının seyir zevkini mahveden katı defansif anlayışını yansıtmıyor. sadece okan buruk takım halinde savunma yapmayı ve defansa yardım edilmesini önceliyor. rashica gibi defansına yardım eden futbolcuları sevmesi ve takımda istemesi bu nedenledir. kendisi şöyle düşünüyor muhtemelen icardi nasılsa gol atar, biz gol yemeyelim de maçı kazanalım. mantıklı.
fatih terim öyle değildir mesela. gol yemeyi pek önemsemez. sürekli hücum eden ve çok koşan takımları severdi pas futboluna merak salmadan önce. galatasaray'a açık futbol oynatırdı. hatta lucescu ile sürekli kıyaslanması lucescu'nun okan buruk gibi daha kontrollü, daha sonuca yönelik futbol oynatmasıydı. ama okan buruk'ta farklı bir şey var. bu kadar iyi defans yapmasına rağmen izleyenleri sıkmayan bir futbol oynatabiliyor.
hatırlarsanız geçen sene başında henüz icardi yokken maçlarda gomis son dakika golü atarsa 1-0 kazanıyor, atamazsa 0-0 ya da 0-1 yenik bitiriyorduk.
öte yandan geçtiğimiz yıl 36 maçta 27 gol yemişiz ki bu 6 gol son düzlükte oynadığımız 3-3'lük karagümrük maçıyla 3-1'lik beşiktaş yenilgisi. o maçları çıkarınca 34 maçta 21 gol yemişiz. muazzam gerçekten.
bu yıl da ligde henüz gol yemedik. ön elemelerdeki 6 maçın üç tanesinde gol yemedik. üstelik torreira yokken başarabildik bu defansif kurguyu.
okan buruk oyunu güzelleştirerek nasıl defans yapılır dersi veriyor. öyle yabancı teknik direktörler gördük ki bu takımda ne hücumu becerebiliyorlardı ne de defansı.
hocanın bu defans başarısı şampiyonlar ligi için çok umut veriyor. son 16'ya 1 galibiyet ve 5 beraberlikle yüksek ihtimal, 2 galibiyet ve 4 beraberlik ile kesin kalabiliriz.
fatih terim öyle değildir mesela. gol yemeyi pek önemsemez. sürekli hücum eden ve çok koşan takımları severdi pas futboluna merak salmadan önce. galatasaray'a açık futbol oynatırdı. hatta lucescu ile sürekli kıyaslanması lucescu'nun okan buruk gibi daha kontrollü, daha sonuca yönelik futbol oynatmasıydı. ama okan buruk'ta farklı bir şey var. bu kadar iyi defans yapmasına rağmen izleyenleri sıkmayan bir futbol oynatabiliyor.
hatırlarsanız geçen sene başında henüz icardi yokken maçlarda gomis son dakika golü atarsa 1-0 kazanıyor, atamazsa 0-0 ya da 0-1 yenik bitiriyorduk.
öte yandan geçtiğimiz yıl 36 maçta 27 gol yemişiz ki bu 6 gol son düzlükte oynadığımız 3-3'lük karagümrük maçıyla 3-1'lik beşiktaş yenilgisi. o maçları çıkarınca 34 maçta 21 gol yemişiz. muazzam gerçekten.
bu yıl da ligde henüz gol yemedik. ön elemelerdeki 6 maçın üç tanesinde gol yemedik. üstelik torreira yokken başarabildik bu defansif kurguyu.
okan buruk oyunu güzelleştirerek nasıl defans yapılır dersi veriyor. öyle yabancı teknik direktörler gördük ki bu takımda ne hücumu becerebiliyorlardı ne de defansı.
hocanın bu defans başarısı şampiyonlar ligi için çok umut veriyor. son 16'ya 1 galibiyet ve 5 beraberlikle yüksek ihtimal, 2 galibiyet ve 4 beraberlik ile kesin kalabiliriz.