7513
okan hocanın liderliğinde şampiyonlar ligi yolunda üç ön eleme oynadık. 6 maçın sonunda 1 beraberlik ve 5 galibiyet alarak gruplara kaldık. bu konunun gerçeklere dayalı ve takdir edilmesi gereken kısmı. 4 sene sonra şampiyonlar ligindeyiz ve bu hakkı 2018 ve 2019 şampiyonluklarından sonra olduğu gibi direkt katılım yoluyla elde etmedik. mücadele ederek, savaşarak bu hakkı kazandık. abdullah avcı'nın beşiktaş ve trabzonspor dönemlerindeki avrupa maçlarına karşı sığ bakış açısının ortaya çıkarttığı batık mirasa dair gereken ödemeleri faiziyle birlikte biz yaptık. avcı ve çalıştırdığı takımlar türk takımların puanlarını batırdı, mahvetti, bitirdi ve biz bu yıl bu iflasla geçirilen yılların vergisini ödedik bir nevi. şampiyonlar ligindeyiz, bu noktada hocaya teşekkür etmek lazım.
molde'yi ilk maçta izledikten sonra ikinci maçın da çok zor geçeceğinden eminim, maç başlığına da fikrimi yazmıştım. öyle de oldu. sahaya çok iyi yayılan, son derece dinamik, "futbol dar alanda daha iyi oynanır" klişesine meydan okuyan tarzda futbol oynayan güçlü bir rakiple oynadık. "molde bize bunları yaptıysa, şampiyonlar ligindeki takımlar neler yapar?" bakış açısına belirli bir noktaya kadar hak veriyorum ama molde'nin belirli bazı mevkilerdeki oyuncuları çok kaliteli. gençler, teknikler, güçlüler. bugün dahi galatasaray'dan daha üst düzey takımlara transfer yapabilecek potansiyelleri var. galatasaray'ın şu an zayıf karnı temposuz ve yaşlı merkezi, rakibin ise merkezi belki de en güçlü yeri. merkezden bastırdıkça bastırdılar ve çok defa deldiler savunma ve orta saha hattımızı. galatasaray'ın transfer sezonu bittiğinde merkezi hala zayıf kalırsa ve orta sahasında bir yerlerde hala 36 yaşındaki mertens oynuyor olursa, hocaya kızarım. tepkimi gösteririm. ama bugün elindeki oyuncu grubuyla molde'ye karşı üretebileceği bir anti-tez yoktu okan buruk'un. çaresizdi. molde eşleşmesi özelinde bu yüzden hocaya çok kızmıyorum. benim hocadan şampiyonlar ligi gruplarında beklentim, başakşehir yıllarındaki futbol seviyesini yakalaması. 2019-2020 ve 2020-2021 sezonlarında okan buruk başakşehir'e avrupa kupalarında o takımın futbol kalitesinin üzerinde bir kalitede futbol oynatmıştı. galatasaray ile avrupa arenasında çıktığı 6 maçtaki oyun kalitesinin çok üzerindeydi sahada başakşehir'in 2019'da ve 2020'de yaptıkları. galatasaray'da da hoca hem lig için ancak özellikle de avrupa kupası mücadelemiz için oyun kalitemizi yükseltmeli. oyuncu grubuna eklemeler yapılacaksa, bu eklemelerin elindekilerden farklı meziyetler oyuncular olması üzerine yoğunlaşılmalı.
bu entry'de son kısım okan buruk ile yolların ayrılması gerektiği yönünde açık seçik veya dolaylı yazanlara yönelik olsun. bu takıma taktiksyen bir idealist avrupalı hoca gerektiğini iddia edenler, "total futbol" masallarıyla galatasaray'ın üç yılının heba edildiği 2008 - 2011 yılları arası neredeydiler? ben ali sami yen'deydim. skibbe kenarda galatasaray'ı yönetirken steaua bükreş bizi tarihimizde ilk defa şampiyonlar ligi ön elemesinde saf dışı bırakırken, kocaelispor ali sami yen'de 5 atarken; rijkaard'lı galatasaray fenerbahçe'ye içeride dışıda yenilirken, ligde mart ayın sonunda yarış dışı kalıp ligi güç bela averajla 3. bitirirken, ağustos 2010'da karpaty eylül ayını görmeden bizi uefa kupasının dışına iterken; bunların hepsinde ben stattaydım. bilfiil yaşadım bunları, yaşandı bunlar. kimi galatasaray teknik direktörü olarak görmek istersiniz mesela? molde'nin teknik direktörünü göreve getirip skibbe dönemi benzeri maceralara yelken açmamızı ister misiniz? ben istemem açıkçası, isteyenlere alice harikalarından diyarından bir an önce ayrılıp, galatasaray'ın gerçekleriyle yüzleşmeyi tavsiye ediyorum. yabancı teknik direktör seçeneğini elediğimize göre türk farklı bir teknik direktör seçeneğine bir bakalım. başlığına da entryler girilmeye başlanmış zaten, bazıları mırıldanıyor ismini. okan hoca ile yolları ayırıp, 5 gün sonra 70 yaşına girecek fatih terim'e mi gidelim? yara kaşımak istemiyorum ama galatasaray fatih terim'in oyuncağı mıdır? fatih hoca bütün heybetiyle ve kulübün genetiğine işlediği mirasıyla galatasaray'ın efsanesidir, geçmişidir. ama düne ait çok büyük bir figürdür; kulübün bugününde ve yarınında en azından teknik direktör olarak yeri yoktur. idealist yabancı hoca hayallerinde yaşamanın günümüz gerçeklerinde yeri olmadığı gibi; galatasaray'da 4 farklı dönem teknik direktörlük yapmış ve 70 yaşına gelmiş fatih terim şımarıklığı yapmanın da bu kulübe kazandırabileceği hiçbir şey yok.
hiç kimsenin etkisi altında kalmadan, hiçbir medya kuruluşunun veya rakip takımın değirmenine su taşımadan, okan buruk'u futbola dair her şekilde eleştirebilmeliyiz. eleştiriliyor da zaten kendisi, ben de eleştiriyorum. ama teknik direktör değişikliği konusunda daha şimdiden rengini ortaya koymaya başlayanlar, işte onlar yanlış yapıyorlar. yanlışı okan buruk'u karşı değil, galatasaray'a karşı yapıyorlar. galatasaraylıların, galatasaray'a dair yaptıkları eleştirilerde bu kulübün menfaatlerini düşünmeleri lazım. bir eleştiri kulübün yararına ise, o eleştiri faydalıdır. bir eleştiri şahsi ihtiraslardan ve geçmişteki söylemleri ispatlama çabasından ibaret ise, bunun kulübe hiçbir faydası yoktur. bunu da herkes böyle bilmelidir.
molde'yi ilk maçta izledikten sonra ikinci maçın da çok zor geçeceğinden eminim, maç başlığına da fikrimi yazmıştım. öyle de oldu. sahaya çok iyi yayılan, son derece dinamik, "futbol dar alanda daha iyi oynanır" klişesine meydan okuyan tarzda futbol oynayan güçlü bir rakiple oynadık. "molde bize bunları yaptıysa, şampiyonlar ligindeki takımlar neler yapar?" bakış açısına belirli bir noktaya kadar hak veriyorum ama molde'nin belirli bazı mevkilerdeki oyuncuları çok kaliteli. gençler, teknikler, güçlüler. bugün dahi galatasaray'dan daha üst düzey takımlara transfer yapabilecek potansiyelleri var. galatasaray'ın şu an zayıf karnı temposuz ve yaşlı merkezi, rakibin ise merkezi belki de en güçlü yeri. merkezden bastırdıkça bastırdılar ve çok defa deldiler savunma ve orta saha hattımızı. galatasaray'ın transfer sezonu bittiğinde merkezi hala zayıf kalırsa ve orta sahasında bir yerlerde hala 36 yaşındaki mertens oynuyor olursa, hocaya kızarım. tepkimi gösteririm. ama bugün elindeki oyuncu grubuyla molde'ye karşı üretebileceği bir anti-tez yoktu okan buruk'un. çaresizdi. molde eşleşmesi özelinde bu yüzden hocaya çok kızmıyorum. benim hocadan şampiyonlar ligi gruplarında beklentim, başakşehir yıllarındaki futbol seviyesini yakalaması. 2019-2020 ve 2020-2021 sezonlarında okan buruk başakşehir'e avrupa kupalarında o takımın futbol kalitesinin üzerinde bir kalitede futbol oynatmıştı. galatasaray ile avrupa arenasında çıktığı 6 maçtaki oyun kalitesinin çok üzerindeydi sahada başakşehir'in 2019'da ve 2020'de yaptıkları. galatasaray'da da hoca hem lig için ancak özellikle de avrupa kupası mücadelemiz için oyun kalitemizi yükseltmeli. oyuncu grubuna eklemeler yapılacaksa, bu eklemelerin elindekilerden farklı meziyetler oyuncular olması üzerine yoğunlaşılmalı.
bu entry'de son kısım okan buruk ile yolların ayrılması gerektiği yönünde açık seçik veya dolaylı yazanlara yönelik olsun. bu takıma taktiksyen bir idealist avrupalı hoca gerektiğini iddia edenler, "total futbol" masallarıyla galatasaray'ın üç yılının heba edildiği 2008 - 2011 yılları arası neredeydiler? ben ali sami yen'deydim. skibbe kenarda galatasaray'ı yönetirken steaua bükreş bizi tarihimizde ilk defa şampiyonlar ligi ön elemesinde saf dışı bırakırken, kocaelispor ali sami yen'de 5 atarken; rijkaard'lı galatasaray fenerbahçe'ye içeride dışıda yenilirken, ligde mart ayın sonunda yarış dışı kalıp ligi güç bela averajla 3. bitirirken, ağustos 2010'da karpaty eylül ayını görmeden bizi uefa kupasının dışına iterken; bunların hepsinde ben stattaydım. bilfiil yaşadım bunları, yaşandı bunlar. kimi galatasaray teknik direktörü olarak görmek istersiniz mesela? molde'nin teknik direktörünü göreve getirip skibbe dönemi benzeri maceralara yelken açmamızı ister misiniz? ben istemem açıkçası, isteyenlere alice harikalarından diyarından bir an önce ayrılıp, galatasaray'ın gerçekleriyle yüzleşmeyi tavsiye ediyorum. yabancı teknik direktör seçeneğini elediğimize göre türk farklı bir teknik direktör seçeneğine bir bakalım. başlığına da entryler girilmeye başlanmış zaten, bazıları mırıldanıyor ismini. okan hoca ile yolları ayırıp, 5 gün sonra 70 yaşına girecek fatih terim'e mi gidelim? yara kaşımak istemiyorum ama galatasaray fatih terim'in oyuncağı mıdır? fatih hoca bütün heybetiyle ve kulübün genetiğine işlediği mirasıyla galatasaray'ın efsanesidir, geçmişidir. ama düne ait çok büyük bir figürdür; kulübün bugününde ve yarınında en azından teknik direktör olarak yeri yoktur. idealist yabancı hoca hayallerinde yaşamanın günümüz gerçeklerinde yeri olmadığı gibi; galatasaray'da 4 farklı dönem teknik direktörlük yapmış ve 70 yaşına gelmiş fatih terim şımarıklığı yapmanın da bu kulübe kazandırabileceği hiçbir şey yok.
hiç kimsenin etkisi altında kalmadan, hiçbir medya kuruluşunun veya rakip takımın değirmenine su taşımadan, okan buruk'u futbola dair her şekilde eleştirebilmeliyiz. eleştiriliyor da zaten kendisi, ben de eleştiriyorum. ama teknik direktör değişikliği konusunda daha şimdiden rengini ortaya koymaya başlayanlar, işte onlar yanlış yapıyorlar. yanlışı okan buruk'u karşı değil, galatasaray'a karşı yapıyorlar. galatasaraylıların, galatasaray'a dair yaptıkları eleştirilerde bu kulübün menfaatlerini düşünmeleri lazım. bir eleştiri kulübün yararına ise, o eleştiri faydalıdır. bir eleştiri şahsi ihtiraslardan ve geçmişteki söylemleri ispatlama çabasından ibaret ise, bunun kulübe hiçbir faydası yoktur. bunu da herkes böyle bilmelidir.
