70
galatasaray adına sezonun en kritik maçlarından birisi.
artık şampiyonlar ligi grupları için son engel ile karşı karşıyayız.
molde takımı geçen seneden beri net bir 3-5-2 takımı.
molde takımını iyi analiz ettiğime inanıyorum ve bu takımı rahatlıkla yıkacak düzeni de bulduğuma eminin.
ama benim yoğurt yiyişim için geç kaldık...
takım bazı şeyleri üst üste tekrar etmeden bunları sahada uygulayabilir mi emin değilim.
molde'nin topa sahipken oyun sablonundan ve rollere göre oyuncuların profillerinden bahsetmeye çalışacağım.
geriden oyun kurulumunda 3+1'i tercih eden bir molde var. gerideki 3'lünün hepsi de stoper, bu stoperlerden genelde sağ stoper olarak tercih edilen eirik haugan baya sert bir stoper, merkezde oynayan stoperleri biraz daha yumuşak ve ağır sol stoperlerinde ise rotasyona gidebiliyorlar bunlardan birk risa yine sert bir oyuncuyken, ellingsen ve diğer eleman daha yumuşak oyuncu. şöyle bir şansımız var birk risa da yakın bir zamanda transfer yaptı ve takımdan ayrıldı. yani şöyle söyleyeyim 3 tane stoperleri var ve sadece 1 tanesi sert ve sert olan da kerem aktürkoğlu ile eşleşecek. solda oynayan stoperleri solak, çünkü oyunu bir şekilde kurmak istiyorlar.
molde de bu üçlünün önünde takımlarının beyni manssveek var, bu oyuncu henüz 21 yaşında ama boyu posu yerinde ve rakip yarı alana da çok yüksek yüzdeyle top aktarabiliyor, defansif olarak çok sert diyemeyiz ama oyun kurulumunda takımının en önemli oyuncusu diyebilirim. manssverk'i not edelim bir kenara, daha önce sert sağ stoperlerini de not etmiştik.
molde'de kanatlara genişlik veren oyuncular bek oyuncuları, 2 tane linnes ayarında bekleri var, hatta beklerinin birisi direkt linnes. sol beklerinde 2 oyuncu var, birisi lovik bu eleman 19 yaşında pek tecrübesi yok diğeri ise kristoffer haugen, bu oyuncunun da seviyesi pek yüksek değil. boey ile bol bol birebir kalacaklar ve boey karşısında pek şansı olduğunu düşünmüyorum. bana kalırsa linnesin karşısına da kazımcan'ı koyarım.
molde 3+1 oyun kuruyor ve 2 bek oyuncusu da genişlik veriyor buraya kadar tamam, 2 tane mezzelası var bu takımın. sağ ve sol half spacelere yerleşip hem kanat hem de orta saha gibi oynayamaya çalışıyor bu oyuncular. teknik kapasitesileri fena olmasa da bu oyuncular da yumuşak ve ikili mücadele kazanamayan oyuncular.
ve molde çift forvetle oynamayı tercih ediyor, forvetlerin biri sağa sola devrilirken (özellikle de bizim sol tarafa devirlecektir oyuncu çünkü angelino ve apokerim'in arkası biraz daha cazip gelecektir, boey'e bulaşmak istemezler) diğer forvet ola byrnhildsen ise savunma arkasına koşu deneyecektir. brynhildsen de net bir ikinci forvet, en önemli özelliği savunma arkasına koşu atmak ve bu arkadaşın bitiriciliği de iyi seviyede. geçmişte ts'ye karşı oynayıp etkili olduğunu hatırlıyorum.
aslında molde'yi geçen sene norveç'te şampiyon yapan oyuncuyu hepimiz yakından tanıyoruz, datro fofana.
chelsea hemen kapmıştı bu oyuncuyu ve ismi de baya bir süre bizimle anılmıştı. neyseki şuan böyle bir tehdit karşımızda olamayacak.
toparlayacak olursak karşımızda 3-1-4-2 şeklinde topla hücum edecek bir rakip olacak.
top rakipteyken ise 5-3-2 şeklinde kapanıp savunan ve kaptığı toplarla kontra atağa çıkan bir rakip var. molde çok tehlikeli bir kontra atak takımıdır, geçen sene bodo glimt maçlarında özellikle bu kontra güçleri çok net şekilde ortaya çıkmıştı. çok da hafife alınmaması gereken bir takım.
geçen sene ınter bu oyun şablonuna benzer bir sistemle, şampiyonlar liginde finale kadar çıktı. hatta finalde de kontra ile kupayı kazanma şansları oldu. molde ile ınter arasında uçurum bir kalite farkı var, bu da bir gerçek.
ayrıca bir takıma da çok benziyor molde, okan hocanın çok sevdiği jesus'un fenerbahçesi tabii ki.
şimdi benim önerilerime gelecek olursak. öncelikle takımı yazayım. muslera- boey, nelsson, apokerim, kazımcan - kaan ayhan, sergio, berkan- barış, icardi, kerem. kağıt üzerinde 4-3-3.
top rakipteyken 4-2-1-3 şeklinde baskıyı öneriyorum. yani şöyle açıklayayım. kerem aktürkoğlu rakibin sağ stoperini birebir almalı, icardi rakibin merkez stoperini birebir almalı ve rakibin merkez orta sahası ile pas kanallarını kapatmalı ve barış alper de rakibin sağ stoperini birebir almalı.
berkan kutlu da bu maç özel görevle manssverk'le birebir oynamalı.
rakip sol bek ile boey'i birebir kafa kafaya vurduralım.
kazımcan ile linnes'i birebir kafa kafaya vurduralım.
rakibin half spacelere gelen ikilisi ile sergio ve kaan'ı birebir eleştirip, rakibin çift santraforu ile bizim stoper tandemini birebir oynatalım.
birebir oynamak biraz riskli olabilir ama rakibin hücum oyuncularının hiçbiri birebir mücadelede bizim oyunculara üstünlük kuracak seviyede değil. bu yüzden aslında çok fazla risk de yok. ibre tamamen bize dönmüş olur.
rakip 3+1'le oyun kurarken biz ise 3+1 ile baskıya başladığımız an, rakibin beyni olan +1'deki oyuncu mansverk çok ciddi sıkıntılar yaşayabilir ve takım ortadan ikiye ayrılabilir. rakip bu baskı karşısında topla çıkamayıp uzun topa başvurabilir, bizim geride ise nelsson+ apo+ kaan var ve rakibin forvetleri kısa mümkün değil hava topu alamazlar. yine seken toplarda berkan, boey, sergio, kaan ile sayısal üstünlük de net bizde.
topa sahipken ise klâsik 4-3-3'e dönüp kanatlardaki ikiye bir sayısal üstünlüğümü alır kullanırım. kanatları savunmak için mecburen merkezden yardım getirmek durumunda kalacaklar ve zaten 3 merkez orta sahayla oynadığımız için bu sefer merkezdeki üstünlüğü alabiliriz.
yazdıklarımın sahada çalışmama ihtimali yok. fakat galatasaray 2 senedir hiç bahsettiğim şekilde oynamadı.
biz çok fazla 3-5-2 oynayan takımlarla karşılaşmadık, molde ise yıllardır 3-5-2 ile oynuyor, 3-5-2'nin çok büyük defoları var.
benim tercihlerim, benim doğrularım bunlar, okan hocanın daha farklı bir tarzı var, daha dikine oynuyor daha direkt oynuyor ve daha riskli oynuyor.
okan buruk jorge jesus'un 3-5-2'lerine karşı aşırı başarılı olmuştu. elimizdeki elle tutulur en net veri o maçlar.
tabii ki tek bir doğru yoktur futbolda, farklı şekildeki oyun anlayışları ile de başarı elde edilebilir.
yani okan hoca geçen seneki 4-2-4'üyle çıkıp yine maçı rahatça alabilir.
fakat baskıda bizi kırarlarsa geride stoperlimizi 2'ye 1 yakalama ihtimalleri var.
normalde 5'li savunmalara karşı kanatlarda ters ayaklı oyuncular çok etkili olurlar, zaniolo son fb maçında gösterdi bunu, içeriye çekip şutla maçı alma ihtimalleri çok daha iyidir. mesela kanatta düz ayaklı oyuncular olursa mecburen çizgiye inip orta yapılacak ve rakip zaten stoperleri ile o ortayı bekliyor. ve o ortaları toplayıp kontraya çıkmayı isteyeceklerdir.
molde'nin saha zemini vs onların alışık olduğu bir zemin yine bize sıkıntı çıkarabilir. kerem'in karşısı sert ama barış'ın yine fiziksel avantajı var. bekler konusunda yine baya bir üstünüz.
rakip takım çok fazla ikili mücadele kazanamıyor ve çok fazla kesici bir takım değil, bence molde yumuşak bir takım. olabildiğince sert oyuncularla çıkmamız işimize yarayacaktır. fb maçlarında berkan, boey, kazım, barışın başarılı olması gibi. molde'yi detaylıca yazdıkça nasıl geçen seneki fb'ye benzediklerini daha net görüyorum.
son olarak molde'nin fb'den farklı yanı da şu, topsuz oyunda stoperleri jesus'un fb'si gibi orta saha çizgisine kadar çıkarmıyorlar ve daha fazla hadlerini bilerek savunma yapıyorlar.
maçı kazanmamız durumunda çok büyük gelir kaynağına erişeceğiz, umarım kazanabiliriz.
artık şampiyonlar ligi grupları için son engel ile karşı karşıyayız.
molde takımı geçen seneden beri net bir 3-5-2 takımı.
molde takımını iyi analiz ettiğime inanıyorum ve bu takımı rahatlıkla yıkacak düzeni de bulduğuma eminin.
ama benim yoğurt yiyişim için geç kaldık...
takım bazı şeyleri üst üste tekrar etmeden bunları sahada uygulayabilir mi emin değilim.
molde'nin topa sahipken oyun sablonundan ve rollere göre oyuncuların profillerinden bahsetmeye çalışacağım.
geriden oyun kurulumunda 3+1'i tercih eden bir molde var. gerideki 3'lünün hepsi de stoper, bu stoperlerden genelde sağ stoper olarak tercih edilen eirik haugan baya sert bir stoper, merkezde oynayan stoperleri biraz daha yumuşak ve ağır sol stoperlerinde ise rotasyona gidebiliyorlar bunlardan birk risa yine sert bir oyuncuyken, ellingsen ve diğer eleman daha yumuşak oyuncu. şöyle bir şansımız var birk risa da yakın bir zamanda transfer yaptı ve takımdan ayrıldı. yani şöyle söyleyeyim 3 tane stoperleri var ve sadece 1 tanesi sert ve sert olan da kerem aktürkoğlu ile eşleşecek. solda oynayan stoperleri solak, çünkü oyunu bir şekilde kurmak istiyorlar.
molde de bu üçlünün önünde takımlarının beyni manssveek var, bu oyuncu henüz 21 yaşında ama boyu posu yerinde ve rakip yarı alana da çok yüksek yüzdeyle top aktarabiliyor, defansif olarak çok sert diyemeyiz ama oyun kurulumunda takımının en önemli oyuncusu diyebilirim. manssverk'i not edelim bir kenara, daha önce sert sağ stoperlerini de not etmiştik.
molde'de kanatlara genişlik veren oyuncular bek oyuncuları, 2 tane linnes ayarında bekleri var, hatta beklerinin birisi direkt linnes. sol beklerinde 2 oyuncu var, birisi lovik bu eleman 19 yaşında pek tecrübesi yok diğeri ise kristoffer haugen, bu oyuncunun da seviyesi pek yüksek değil. boey ile bol bol birebir kalacaklar ve boey karşısında pek şansı olduğunu düşünmüyorum. bana kalırsa linnesin karşısına da kazımcan'ı koyarım.
molde 3+1 oyun kuruyor ve 2 bek oyuncusu da genişlik veriyor buraya kadar tamam, 2 tane mezzelası var bu takımın. sağ ve sol half spacelere yerleşip hem kanat hem de orta saha gibi oynayamaya çalışıyor bu oyuncular. teknik kapasitesileri fena olmasa da bu oyuncular da yumuşak ve ikili mücadele kazanamayan oyuncular.
ve molde çift forvetle oynamayı tercih ediyor, forvetlerin biri sağa sola devrilirken (özellikle de bizim sol tarafa devirlecektir oyuncu çünkü angelino ve apokerim'in arkası biraz daha cazip gelecektir, boey'e bulaşmak istemezler) diğer forvet ola byrnhildsen ise savunma arkasına koşu deneyecektir. brynhildsen de net bir ikinci forvet, en önemli özelliği savunma arkasına koşu atmak ve bu arkadaşın bitiriciliği de iyi seviyede. geçmişte ts'ye karşı oynayıp etkili olduğunu hatırlıyorum.
aslında molde'yi geçen sene norveç'te şampiyon yapan oyuncuyu hepimiz yakından tanıyoruz, datro fofana.
chelsea hemen kapmıştı bu oyuncuyu ve ismi de baya bir süre bizimle anılmıştı. neyseki şuan böyle bir tehdit karşımızda olamayacak.
toparlayacak olursak karşımızda 3-1-4-2 şeklinde topla hücum edecek bir rakip olacak.
top rakipteyken ise 5-3-2 şeklinde kapanıp savunan ve kaptığı toplarla kontra atağa çıkan bir rakip var. molde çok tehlikeli bir kontra atak takımıdır, geçen sene bodo glimt maçlarında özellikle bu kontra güçleri çok net şekilde ortaya çıkmıştı. çok da hafife alınmaması gereken bir takım.
geçen sene ınter bu oyun şablonuna benzer bir sistemle, şampiyonlar liginde finale kadar çıktı. hatta finalde de kontra ile kupayı kazanma şansları oldu. molde ile ınter arasında uçurum bir kalite farkı var, bu da bir gerçek.
ayrıca bir takıma da çok benziyor molde, okan hocanın çok sevdiği jesus'un fenerbahçesi tabii ki.
şimdi benim önerilerime gelecek olursak. öncelikle takımı yazayım. muslera- boey, nelsson, apokerim, kazımcan - kaan ayhan, sergio, berkan- barış, icardi, kerem. kağıt üzerinde 4-3-3.
top rakipteyken 4-2-1-3 şeklinde baskıyı öneriyorum. yani şöyle açıklayayım. kerem aktürkoğlu rakibin sağ stoperini birebir almalı, icardi rakibin merkez stoperini birebir almalı ve rakibin merkez orta sahası ile pas kanallarını kapatmalı ve barış alper de rakibin sağ stoperini birebir almalı.
berkan kutlu da bu maç özel görevle manssverk'le birebir oynamalı.
rakip sol bek ile boey'i birebir kafa kafaya vurduralım.
kazımcan ile linnes'i birebir kafa kafaya vurduralım.
rakibin half spacelere gelen ikilisi ile sergio ve kaan'ı birebir eleştirip, rakibin çift santraforu ile bizim stoper tandemini birebir oynatalım.
birebir oynamak biraz riskli olabilir ama rakibin hücum oyuncularının hiçbiri birebir mücadelede bizim oyunculara üstünlük kuracak seviyede değil. bu yüzden aslında çok fazla risk de yok. ibre tamamen bize dönmüş olur.
rakip 3+1'le oyun kurarken biz ise 3+1 ile baskıya başladığımız an, rakibin beyni olan +1'deki oyuncu mansverk çok ciddi sıkıntılar yaşayabilir ve takım ortadan ikiye ayrılabilir. rakip bu baskı karşısında topla çıkamayıp uzun topa başvurabilir, bizim geride ise nelsson+ apo+ kaan var ve rakibin forvetleri kısa mümkün değil hava topu alamazlar. yine seken toplarda berkan, boey, sergio, kaan ile sayısal üstünlük de net bizde.
topa sahipken ise klâsik 4-3-3'e dönüp kanatlardaki ikiye bir sayısal üstünlüğümü alır kullanırım. kanatları savunmak için mecburen merkezden yardım getirmek durumunda kalacaklar ve zaten 3 merkez orta sahayla oynadığımız için bu sefer merkezdeki üstünlüğü alabiliriz.
yazdıklarımın sahada çalışmama ihtimali yok. fakat galatasaray 2 senedir hiç bahsettiğim şekilde oynamadı.
biz çok fazla 3-5-2 oynayan takımlarla karşılaşmadık, molde ise yıllardır 3-5-2 ile oynuyor, 3-5-2'nin çok büyük defoları var.
benim tercihlerim, benim doğrularım bunlar, okan hocanın daha farklı bir tarzı var, daha dikine oynuyor daha direkt oynuyor ve daha riskli oynuyor.
okan buruk jorge jesus'un 3-5-2'lerine karşı aşırı başarılı olmuştu. elimizdeki elle tutulur en net veri o maçlar.
tabii ki tek bir doğru yoktur futbolda, farklı şekildeki oyun anlayışları ile de başarı elde edilebilir.
yani okan hoca geçen seneki 4-2-4'üyle çıkıp yine maçı rahatça alabilir.
fakat baskıda bizi kırarlarsa geride stoperlimizi 2'ye 1 yakalama ihtimalleri var.
normalde 5'li savunmalara karşı kanatlarda ters ayaklı oyuncular çok etkili olurlar, zaniolo son fb maçında gösterdi bunu, içeriye çekip şutla maçı alma ihtimalleri çok daha iyidir. mesela kanatta düz ayaklı oyuncular olursa mecburen çizgiye inip orta yapılacak ve rakip zaten stoperleri ile o ortayı bekliyor. ve o ortaları toplayıp kontraya çıkmayı isteyeceklerdir.
molde'nin saha zemini vs onların alışık olduğu bir zemin yine bize sıkıntı çıkarabilir. kerem'in karşısı sert ama barış'ın yine fiziksel avantajı var. bekler konusunda yine baya bir üstünüz.
rakip takım çok fazla ikili mücadele kazanamıyor ve çok fazla kesici bir takım değil, bence molde yumuşak bir takım. olabildiğince sert oyuncularla çıkmamız işimize yarayacaktır. fb maçlarında berkan, boey, kazım, barışın başarılı olması gibi. molde'yi detaylıca yazdıkça nasıl geçen seneki fb'ye benzediklerini daha net görüyorum.
son olarak molde'nin fb'den farklı yanı da şu, topsuz oyunda stoperleri jesus'un fb'si gibi orta saha çizgisine kadar çıkarmıyorlar ve daha fazla hadlerini bilerek savunma yapıyorlar.
maçı kazanmamız durumunda çok büyük gelir kaynağına erişeceğiz, umarım kazanabiliriz.