671
hepsinin en azından benim kadar şanslı olmadığını düşündüğüm, samiyende bir maç seyredebilmek için kilometrelerce yol kat edip, işini gücünü bırakıp, sınavlarına hazırlanmaya ara verip istanbula gelen sonrasında bilet alabilmek için her türlü eziyete ve fahiş fiyata katlanan vefakar cefakar taraftardır. bu taraftar galatasaray camiasının asıl sahibidir, galatasaray bir şirket değildir. galatasaray taraftarı karşılık beklemeden maddi ve manevi olarak galatasarayı her şartta az ya da çok desteklemektedir. taraftar desteği olmayan takımların hali ortadadır. kimse sevmediği bir galatasaray için karda kışta yağmurda çamurda rahat evini, bebekte boğaz manzaralı kahve keyfini, arkadaşlarıyla, sevgilisiyle gezmeyi bırakıp bir de üstüne para verip samiyene gelmez.
tabi ki protesto edeceğiz. camiada en üst seviyede taraftar olduğunu kimsenin unutmaması lazım. 5 sene önce bu futbolcuların hiçbiri takımda değildi, futbolcu gider, yönetim gider, teknik direktör de gider. ama taraftar zaman mekan ayrımı olmadan los angeles'tan da takımı desteklemeye devam eder.
taraftar yanlış yapmaz mı? yapar tabi ki. kaldı ki yanlış yapmaya en çok hakkı olan taraf taraftardır. ben takımı ya da bir oyuncuyu ıslıklamanın yuh çekmenin hiçbir doğru yanı olmadığını düşünüyorum, tribünde de bu harekete katılmadım. ancak tezahüratlı (bkz: kimisi gece alemlerinde kimisi sinema peşinde...) protestoya destek verdim, numaralının protesto edilmesine de destek verdim. bu hafta ardaya yapılan protestoya karşı çıkanlar önceki hafta leo francoya yapılan protestolara neden aynı tepkiyi vermediler. bu hafta yapılan yanlış önceki hafta da tekrarlanmıştı. kimse leo francoya sahip çıkmadı. leo gönderilebilir orası ayrı ama devam eden bir maç sırasında kalecimizi ıslıklamak ne demek!
bu işin ardası, jo'su, leo'su yok. takımı ıslıklamak ve oyuncuya özel maç sırasında protesto yapmak* yanlıştır kanımca. sezon boyu takımını destekleyen taraftarın da bu yanlışı yapmaya yok mudur. bu futbolu gördükten sonra vardır tabi ki. olmasaydı daha iyiydi o ayrı tabi. takımı desteklerken olduğu kadar protesto ederken de yaratıcılık ve zeka önemli.
işin özeti; taraftarın protesto hakkı vardır. çünkü taraftar taraftır, üzülendir, destek verendir, camianın sahibidir. uygulanan şekilde yanlışlıklar olabilir, tartışılır.
tabi ki protesto edeceğiz. camiada en üst seviyede taraftar olduğunu kimsenin unutmaması lazım. 5 sene önce bu futbolcuların hiçbiri takımda değildi, futbolcu gider, yönetim gider, teknik direktör de gider. ama taraftar zaman mekan ayrımı olmadan los angeles'tan da takımı desteklemeye devam eder.
taraftar yanlış yapmaz mı? yapar tabi ki. kaldı ki yanlış yapmaya en çok hakkı olan taraf taraftardır. ben takımı ya da bir oyuncuyu ıslıklamanın yuh çekmenin hiçbir doğru yanı olmadığını düşünüyorum, tribünde de bu harekete katılmadım. ancak tezahüratlı (bkz: kimisi gece alemlerinde kimisi sinema peşinde...) protestoya destek verdim, numaralının protesto edilmesine de destek verdim. bu hafta ardaya yapılan protestoya karşı çıkanlar önceki hafta leo francoya yapılan protestolara neden aynı tepkiyi vermediler. bu hafta yapılan yanlış önceki hafta da tekrarlanmıştı. kimse leo francoya sahip çıkmadı. leo gönderilebilir orası ayrı ama devam eden bir maç sırasında kalecimizi ıslıklamak ne demek!
bu işin ardası, jo'su, leo'su yok. takımı ıslıklamak ve oyuncuya özel maç sırasında protesto yapmak* yanlıştır kanımca. sezon boyu takımını destekleyen taraftarın da bu yanlışı yapmaya yok mudur. bu futbolu gördükten sonra vardır tabi ki. olmasaydı daha iyiydi o ayrı tabi. takımı desteklerken olduğu kadar protesto ederken de yaratıcılık ve zeka önemli.
işin özeti; taraftarın protesto hakkı vardır. çünkü taraftar taraftır, üzülendir, destek verendir, camianın sahibidir. uygulanan şekilde yanlışlıklar olabilir, tartışılır.