40
tonlarca para harcanan sektörde, nasıl olur da altyapıya bu kadar duyarsız olunur hatta nefret edecek gözle bakılır anlamak mümkün değil.
nüfusu bizimkinin yarısı hatta 5 kat azı avrupa ülkesi, türkiye'nin 10 katı ve çok daha nitelikli futbolcu yetiştiriyor. bunu her sene düzenli yapıyor. bunun sebebini ciddi irdelemek gerekir.
sadece başarı odaklı bakmayı herkes gayet kolay yapabilir.
çocuğun sahaya çıktığı ilk maçta ağız dolusu küfredip, "bundan olmaz yeaaa" "yetenek kendini baştan belli eder abi" gibi empatiden yoksun cümleler kurularak mı insan yetişecek?
sen bir kere kendini düzelttin mi de karşıdan mükemmelen davranmasını bekliyorsun.
türk futbolunda altyapıyı etkileyebilecek potansiyel ne çarpıklıklar var?
nepotizm
ekonomik çarpıklık
tesis çarpıklığı
finansal kaynak eksikliği
nitelikli insan kaynağı eksikliği
taraftar
çocuk ne kadar yetenekli olursa olsun, tanışı yoksa yükselemez.
çok yetenekli olabilirsin ama ailenin ekonomik yeterliliği yoksa futbola zaman ayıramazsın. daha doğrusu futbola zaman ayırmana iyi gözle bakılmaz.
büyükşehirlerde futbol oynama alanları zaten çok kısıtlı. yukarda yazılan madde ile paralel: futbol oynayacağım diye ilave maliyet oluşturamazssın.
sana ait tesis yok. çok şanslıysan futbol sahasını ana takımla müşterek kullanırsın. çimlerde bozulma olursa onu da yapamazssın.
sadece altyapıya ayrılan para mercimek kadar bile değil. ona da yük gözüyle bakılıyor. bu ortamda komik paralar alıyorsun bazen belki kanuni zorunluluktan asgari ücret alıyorsun. kanuni zorunluluğa dua ediyorsun ama yatınca dua ediyorsun. hep futbolda ilerleyemeyince ne yaparım kaygın var. lise falan okumaya çalışıyorsun.
yine kuş kadar bütçe içerisinde, geçinmeye çalışan altyapı hocaların var. muadillerinin çok komik rakamına çalışıyorlar. hal böyle olunca gelişim konusu da kapanıyor. adam gelişmeyince sana yansımıyor.
sonra taraftar. başarı odaklı bakış açısı. ilk hatada yenilen küfürler. zaten sosyal yönden gelişmemiş özgüvenin dibe vuruşu falan...
özetle, türkiye'de çok yetenekli olsan da bu futbolcu olabileceğin anlamına gelmez.
nitelikli ve sistematik şekilde insan yetiştirmek için, çocukların yeteneklerinden evvel sektörün içerisindeki çarpıklıkları gidermek gerekir.
nüfusu bizimkinin yarısı hatta 5 kat azı avrupa ülkesi, türkiye'nin 10 katı ve çok daha nitelikli futbolcu yetiştiriyor. bunu her sene düzenli yapıyor. bunun sebebini ciddi irdelemek gerekir.
sadece başarı odaklı bakmayı herkes gayet kolay yapabilir.
çocuğun sahaya çıktığı ilk maçta ağız dolusu küfredip, "bundan olmaz yeaaa" "yetenek kendini baştan belli eder abi" gibi empatiden yoksun cümleler kurularak mı insan yetişecek?
sen bir kere kendini düzelttin mi de karşıdan mükemmelen davranmasını bekliyorsun.
türk futbolunda altyapıyı etkileyebilecek potansiyel ne çarpıklıklar var?
nepotizm
ekonomik çarpıklık
tesis çarpıklığı
finansal kaynak eksikliği
nitelikli insan kaynağı eksikliği
taraftar
çocuk ne kadar yetenekli olursa olsun, tanışı yoksa yükselemez.
çok yetenekli olabilirsin ama ailenin ekonomik yeterliliği yoksa futbola zaman ayıramazsın. daha doğrusu futbola zaman ayırmana iyi gözle bakılmaz.
büyükşehirlerde futbol oynama alanları zaten çok kısıtlı. yukarda yazılan madde ile paralel: futbol oynayacağım diye ilave maliyet oluşturamazssın.
sana ait tesis yok. çok şanslıysan futbol sahasını ana takımla müşterek kullanırsın. çimlerde bozulma olursa onu da yapamazssın.
sadece altyapıya ayrılan para mercimek kadar bile değil. ona da yük gözüyle bakılıyor. bu ortamda komik paralar alıyorsun bazen belki kanuni zorunluluktan asgari ücret alıyorsun. kanuni zorunluluğa dua ediyorsun ama yatınca dua ediyorsun. hep futbolda ilerleyemeyince ne yaparım kaygın var. lise falan okumaya çalışıyorsun.
yine kuş kadar bütçe içerisinde, geçinmeye çalışan altyapı hocaların var. muadillerinin çok komik rakamına çalışıyorlar. hal böyle olunca gelişim konusu da kapanıyor. adam gelişmeyince sana yansımıyor.
sonra taraftar. başarı odaklı bakış açısı. ilk hatada yenilen küfürler. zaten sosyal yönden gelişmemiş özgüvenin dibe vuruşu falan...
özetle, türkiye'de çok yetenekli olsan da bu futbolcu olabileceğin anlamına gelmez.
nitelikli ve sistematik şekilde insan yetiştirmek için, çocukların yeteneklerinden evvel sektörün içerisindeki çarpıklıkları gidermek gerekir.