5327
eminim kimsenin dikkatini çekmemiştir ama orhan uluca'nın kendisiyle ilgili çok basit gibi görünen fakat ekrana acı acı bakmamı sağlayan derin bir tespiti oldu. ''galatasaray top rakipteyken daha tehlikeli bir takım, o yüzden belli ki okan buruk nelsson'un isabetsiz uzun toplarından rahatsızlık duymuyor, topu vermekten çekinmiyor, hatta al senin olsun diyor bazen'' gibi şeyler söyledi.
direkt geçen seneki kadromuz geldi aklıma. hani sadece top rakipte olduğunda canlılık belirtisi gösterebilen(marsilya, lazio, barcelona, derbiler...), fakat buna rağmen her maç defanstan pasla çıkıcaz diye iflahımız kesildiği ama inatla, ısrarla vazgeçmediğimiz o pas futbolu... maç sonu yapılan ''büyük takımlar topa kendi yön verir, topla oynamak isteyen bir takımız, doğru oyun bu oyun'' tarzındaki açıklamalar... felaketimiz de topla büyük oynamaya çalıştığımız küçük maçlardan geldi zaten.
hani şu kadar temel bir tespiti yapmamak için takımın potaya kadar sürüklenmiş olması ne kadar acayip bir olay değil mi? taylan'la olmayınca berkan'la, berkanla olmayınca tekrar taylan'la denenen ama oynanan oyundan asla vazgeçilmeyen o kısır döngü...
şimdi üzerinden bir sene geçti. orta sahada 10 hocadan 9'unun pas futbolu oynatacağı torreira ve oliviera'yla, olabildiğince basit, zaman zaman da uzun toplarla rekor kırmaya koşuyor. çünkü teknik adam olmak, fark yaratmak böyle bir şey...
sene başı hatalarını eleştirdik ama tüm bu hatalarla elindeki kadroyu o kadar iyi analiz etti, o kadar doğru dersler çıkarıp öyle doğru bir oyun seçti ki, hayran olmamak elde değil...
direkt geçen seneki kadromuz geldi aklıma. hani sadece top rakipte olduğunda canlılık belirtisi gösterebilen(marsilya, lazio, barcelona, derbiler...), fakat buna rağmen her maç defanstan pasla çıkıcaz diye iflahımız kesildiği ama inatla, ısrarla vazgeçmediğimiz o pas futbolu... maç sonu yapılan ''büyük takımlar topa kendi yön verir, topla oynamak isteyen bir takımız, doğru oyun bu oyun'' tarzındaki açıklamalar... felaketimiz de topla büyük oynamaya çalıştığımız küçük maçlardan geldi zaten.
hani şu kadar temel bir tespiti yapmamak için takımın potaya kadar sürüklenmiş olması ne kadar acayip bir olay değil mi? taylan'la olmayınca berkan'la, berkanla olmayınca tekrar taylan'la denenen ama oynanan oyundan asla vazgeçilmeyen o kısır döngü...
şimdi üzerinden bir sene geçti. orta sahada 10 hocadan 9'unun pas futbolu oynatacağı torreira ve oliviera'yla, olabildiğince basit, zaman zaman da uzun toplarla rekor kırmaya koşuyor. çünkü teknik adam olmak, fark yaratmak böyle bir şey...
sene başı hatalarını eleştirdik ama tüm bu hatalarla elindeki kadroyu o kadar iyi analiz etti, o kadar doğru dersler çıkarıp öyle doğru bir oyun seçti ki, hayran olmamak elde değil...
