okan buruk

galatasaray’ın başına tam da olması gereken zamanda gelmiş hocamız. okan’ın hocalığını hep taktir ettim. 10 senedir uğraşıyor ben teknik direktör olacağım diye çabalıyor. elazığ, gaziantep ve sivas’ta başlayan macerası akhisar’da gösterdiği harika performansla çıta atladı. taktir toplayan oyunuyla türkiye kupasını kazandı. başakşehir ile öyle yada böyle şampiyon oldu ve şampiyonlar ligi macerası yaşadı. başakşehir hep destekleniyordu ama şampiyonluğu avcı ya da belözoğlu değil okan buruk kazandı. hala desteklenmeye devam ediyor ama şampiyon olamıyor. bizim çok berbat bir dönemi geride kapatmamızın üstüne artık fatih terim’in de kredisi bitmişken okan tam zamanında denk geldi. olması gereken oldu. yeni jenerasyon teknik direktörler içinde en başarılısı ve en potansiyellisidir. hem de bizden birisidir. olur da beşiktaş, trabzonspor ya da yabancı bir kulüple anlaşsaydı bizim hikayemiz yazılır mıydı bilmem. fatih terim’in hem birinci hem üçüncü dönemine benzetiyorum. bire benzetiyorum çünkü galatasaraylı fatih, şahlanmak isteyen ve meydanı diğer takımlara bırakmış galatasaray’ı tekrar ayağı kaldırmalıydı. kötü başlayan, acabalarla dolu bir başlangıçtan sonra destan yazdı. üçüncü dönemine benzetiyorum çünkü berbat ve hatırlanmak istenmeyen bir sezonun ardından başkandan futbolcusuna kadar komple bir yenileme yapıldı. önemli transferler oldu. bazıları yetersiz geldi. birbiriyle uyumu olmayan bir sürü futbolcu ile başlarda zorlandık. avrupa kupaları yoktu. lige konsantreyiz. o dönem fatih terim de ilk haftalarda çeşitli varyasyonlar yapmıştı. kasım, aralık ayına kadar büyük puan kayıpları yaşamadan, yarıştan kopmadan doğru kadroyu oturttu ve mükemmel futbolla şampiyonluğa yürüdü. o sezon muhteşem bir oyunla fenerbahçe’yi üçlememiz ve zor geçecek dediğimiz deplasman sivas maçını 0-4 kazanmamız, trabzon deplasmanında 3 sallamamız da bu sezonki fenerbahçe, başakşehir maçlarına çok benziyor.

inşallah okan’ın hikayesi de galatasaray’da başarı dolu yıllarla geçer.