31
bir ulus ayakta bir ulus gol diye haykırmak istiyor metaforunun gol sevinci yaşadığı belki de son maç. hakikaten de ilhan'ın golünden sonra tüm yurtta ve dış temsilciliklerde herkes ayağa fırlayıp gol sevinci yaşamıştır. yarı finaldeki brezilya maçı istediğimiz gibi bitmemiş, üçüncülük maçı ise daha laylaylom bir havada geçmiştir.
ilaveten 9 haziran 2022 kosta rika türkiye maçı ile birlikte 2002 dünya kupası'nda haftasonuna denk gelen iki milli maçtan biridir ayrıca. bu da ailelerin evde tam kadro maç izleyip golle birlikte balkona ya da sokağa fırlamasına imkan vermiştir. tabi o dönem sosyal medya falan yok. dial up modemle evdeki telefonu meşgule düşürüp bağlanıyorsun, bağlandığın şey de renksiz düz yazı. bizim sözlüğün şimdiki üst barı bile hayal o dönemin teknolojisinde neredeyse. herkes pür dikkat maç izliyor ve gol olunca twitter'a yazmalık aforizma kasmak yerine açıp camı bağırıyor ya da koltuğun üzerinde tepiniyor..
saha içine dönersek turnuvanın sürpriz takımı senegal'e maç boyu soğuk terler döktürmüştür milli takım. gel gelelim hakan şükür'ün aşırı derece gol orucu bir gününe denk gelmiş, bir ulusun ayakta gol sevinci yaşamasından önce maçın ilk 67 dakikalık bölümü kah küfür seli kah da toplu bir "çıkart şu adamı" sinerjisiyle geçmiştir. yani o gün twitter diye bir şey bugünkü haliyle var olsaydı, malum konulardan bağımsız, o golleri leblebi gibi kaçıran adam için ya da şenol güneş için neler neler yazılırdı kestirebilmek güç.
uzatmaların başında oyunda giren joker arif'in orta saha çizgisinin sağ tarafında bir yerde maruz kaldığı faulde avantaj kararı sonrası topu alan ümit davala biraz sürdükten sonra ceza sahasına göndermiş, ilhan mansız da klas ve kaleciyi çaresiz bırakacak hafif bir dokunuşla topu kaleye sokmayı başarmıştır.
sonrası kutlama, sonrası konvoy, sonrası mahalle maçında golün tekrarının canlandırılması...
zaten o günden sonra ne öyle bir başarı yaşandı, ne de öyle doğal ve içten bir sevinç...
ilaveten 9 haziran 2022 kosta rika türkiye maçı ile birlikte 2002 dünya kupası'nda haftasonuna denk gelen iki milli maçtan biridir ayrıca. bu da ailelerin evde tam kadro maç izleyip golle birlikte balkona ya da sokağa fırlamasına imkan vermiştir. tabi o dönem sosyal medya falan yok. dial up modemle evdeki telefonu meşgule düşürüp bağlanıyorsun, bağlandığın şey de renksiz düz yazı. bizim sözlüğün şimdiki üst barı bile hayal o dönemin teknolojisinde neredeyse. herkes pür dikkat maç izliyor ve gol olunca twitter'a yazmalık aforizma kasmak yerine açıp camı bağırıyor ya da koltuğun üzerinde tepiniyor..
saha içine dönersek turnuvanın sürpriz takımı senegal'e maç boyu soğuk terler döktürmüştür milli takım. gel gelelim hakan şükür'ün aşırı derece gol orucu bir gününe denk gelmiş, bir ulusun ayakta gol sevinci yaşamasından önce maçın ilk 67 dakikalık bölümü kah küfür seli kah da toplu bir "çıkart şu adamı" sinerjisiyle geçmiştir. yani o gün twitter diye bir şey bugünkü haliyle var olsaydı, malum konulardan bağımsız, o golleri leblebi gibi kaçıran adam için ya da şenol güneş için neler neler yazılırdı kestirebilmek güç.
uzatmaların başında oyunda giren joker arif'in orta saha çizgisinin sağ tarafında bir yerde maruz kaldığı faulde avantaj kararı sonrası topu alan ümit davala biraz sürdükten sonra ceza sahasına göndermiş, ilhan mansız da klas ve kaleciyi çaresiz bırakacak hafif bir dokunuşla topu kaleye sokmayı başarmıştır.
sonrası kutlama, sonrası konvoy, sonrası mahalle maçında golün tekrarının canlandırılması...
zaten o günden sonra ne öyle bir başarı yaşandı, ne de öyle doğal ve içten bir sevinç...
