o zamanlar 11 yaşındayım.
değirmendere
*, sahilde bir kafede, projeksiyondan izliyoruz.
icerisi tiklim tiklim, sigara dumanindan ekrani göremiyoruz.
yanimda ablam ve sevgilisi var.
*neyse gel zaman git zaman gol olmuyor, hayatimdaki ilk küfürleri orada ögreniyorum. bende ediyorum amk dururmuyum.
o gol, iste o altin vurus geliyor.
sandalyaler havada ucuyor, hatta bir sandalye direk ekrana dogru atiliyor
*, cay bardaklari kiriliyor, herkes birbirinin üstüne cikiyor, hatta birisi sevincten beni bile alip atiyor,
yere düsüyorum o sira, hem agliyorum hem seviniyorum. sonra nasilsa disarida buluyorum kendimi.
sahilde yürüyoruz, tezahüratlar, cigliklar.
20-30 kisi baslayan yürüyüs, sahilin sonlarina dogru o kadar cogaliyor ki, millet denize girip, sudan yürücek artik. o haddeye geliyor.
o zaman herkes bagiriyor, deliriyor. simdiki gibi resim, video cekmek yok tabi.
herkes samimi, kasılmadan seviniyor.
ne güzel günlerdi be...