12
geçtiğimiz aylarda aykutalp derkan bir toplantıda* söz alan bir üyeyi suratı beş karış bir halde gergin bir ses tonuyla "böyle bir şey mümkün değildir." diyerek paylamıştı. üyenin ifade ettikleri; kulübün daha dinamik bir üye yapısına sahip olmasının şart olduğu yönündeydi. divan kurulu başkanımız, kürsüde avam ağzıyla konuşan* üyelere tek kelime etmezken, muazzam düzenimizin günün şartlarını karşılamadığını ifade eden üyeyi çocuk azarlar gibi bir tavırla cevaplandırmayı tercih etmişti. o kibirli yüzü hiç unutmuyorum. efendiler, siz kabul etseniz de etmeseniz de biz en az sizin kadar galatasaraylıyız. bizden üstün değilsiniz. hatta bir çoğunuz bizim aramızdaki seçkin insanların dengi de değilsiniz. iş paraya gelince taraftar destek olsun, şöyle yapsın, böyle bilet alsın diye akıl vermeyi bilirler ama pek azı bizim gibi elini taşın alına sokar. iş temsile gelince "siz uzak durun". kibri de riyayı da bir kenara bırakın. net şekilde kriterlendirilmiş ve galatasaray'a faydalı olacak insanları kulübe küstürmeyin; bilakis aranıza alın ki galatasaray güçlensin, büyüsün.
