• 211
    acılarla dolu geçen sezon, çok fazla söylenebilecek bir şey yok. 29-30 yaşındayım, kaç senedir futbol izliyorum, bu kadar acı veren bir sezon hatırlamıyorum. belki büyüdüğümden, belki ülke olarak da kötüye gittiğimizden, galatasaray bana keyif vermiyor, galatasaray'ın bir maçı olduğunda heyecan duyan ben, maç düdüğü çalınca korkuyorum canım yanacak diye, kayıplara tepkisizleştim, x takımı yeneriz diyemiyorum.

    16 maçta 6 galibiyet alan bir takımı sadece hakemlerle açıklamanın hiç bir mantığı yok. galatasaray futbol takımı onurunu belki 9 aralık 2021 akşamı lazio karşısında aldığı beraberlikle kurtardı sanıyor ancak durum benim için bu şekilde değil maalesef.

    oynanacak 38 maç var ve galatasaray oynadığı ilk 16 maçta skandal bir hücum performansı sergilemiştir, bireysel hatalar yapmıştır, üretememiştir, basit goller yemiştir vs vs. zaten aldığı alabileceği 48 puanın 23 ünü almanın başka bir açıklaması olamaz.

    bu oyun avrupa oyunu, ligde tutmaması normali de ben kabul etmiyorum açıkçası. oyun üstünlüğü kurmadan yada şöyle diyelim kısa süreli oyun üstünlüğü kurarak 6 maçı tamamladık avrupa ligi gruplarında ve işler istediğimiz gibi gitti. ilk golü yemedik, genel olarak gol yemedik ve işi götürdük.

    galatasaray'ın genleri gereği defansla başarılı olmak gibi bir durumu yok. ligin sonu gelir, lig sonunda 1-0 galibiyetler değerlenir ve kısa dönemeçte defans yapmak, kompakt oynamak işe yarar. 6 grup maçı için akılcı bir oyun planı bu elbet ama 38 maç sürecek lig periyodunu bu şekilde planlayamazsınız.

    xg falan mini etek gibi, anlıyorum en rasyonel oyun okuma aracı ama bir de bu oyunun seyir zevki var. 2011-12 sezonu iç sahadaki fener derbisinde sonra, o maçların yemişim xg'sini, ne güzel oyun oynuyorduk. yada 2017-18 sezonu ilk 10 maç yemişim o maçların xg'sini, ne güzel saldırıyorduk. oyun karakteri saldırmak üzerine olan bir takımdı.

    zaten bu ligde uçan kaçan takım size 1 gol atıyor, üzeri şüpheli. 2 gol atacak şekide bir oyun için ya duran toplardan yüksek yüzde çıkaracaksın, yada akan oyunda rakibi sürekli rahatsız edip bastıracaksın.

    hakem düdüklerinin aleyhimize olduğu çok açık, saha dışında skandal olaylar oluyor. ama bu duruma bir taraftar olarak şikayet edebileceğimiz bir kurum yok. tek yol bu ligde maç yapmıcam demek, bununda olur tarafı yok. küstüm oynamıyorum diyemeyiz. fatih terim, mustafa cengiz ve yönetimine sürekli laf sokuyordu haklı olarak maçlarda sonra. burak elmas ve yönetimi, mustafa cengiz ve yönetimi kadar konuşmuyor bile ama hocadan bu duruma ait bir hoşnutsuzluk göremiyoruz. o zaman iş adamına göre muameleye dönüyor. geçen seneden daha beter bir saha dışı var ama sanki herşey idealmiş gibi görüyoruz hocayı.

    maalesef aralık ayındayız hala, ligin bitmesi için 22 maç daha oynayacağız, korkunç geçecek bu maçlar, diğer ihtimal ben göremiyorum. takım saldırması üzerine, rakibine baskı kurması üzerine çalışmamış, çalıştırılmamış ve buna uygun oyuncularda an itibariyle ya transfer edilmemiş, yada bu dediklerimi yapabilirler ancak mevcut yeteneklerine buna elvermiyor, gelişmelerini beklemek durumundayız.

    ya sabır diye diye günler geçiyor. galatasaray'ın beni mutlu edeceği günleri özlemle çekiyorum. lig uzun maraton ve değerli yani gözümde. böyle lige ambargo koysak ya bu sene de olmayıveririz diyebiliyorum ama durum ortada yani, 3 sene sonunda elimizde tek bir kupa olmayacak gibi duruyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın