29103
ligin 15. haftası itibariyle; 15.1 ortalamayla en çok şut atan, 26.1 xg ortalamasıyla da en çok gol beklentisi yaratan takım.
oyunu domine etme, 0-0'ı sağlıklı oynama, set hücumlarında oyun olgunluğu ve girilen pozisyonları gole çevirmede eksikleri olan ve yavaş yavaş gelişmekte olan takım. sacha boey'in olmayışıyla beklerden yeterince katkı alamamamız, takıma oyun liderliği yapacak ve merkezde hem teknik hem mental olarak ağırlık koyacak bir oyucumuzun olmayışı ve ileride istikrarlı bir santrfor yapımız olmadığı için yaşadığımız zorluklar var. muhtemelen öyle bir lüksümüz olmayabilir ama bence bu takımın bir de ileride set hücumlarını daha sağlıklı yapmasını sağlayacak çilingir bir kanat oyuncusuna ihtiyacı var. belki olimpiu vasile morutan'dan dolayı iyi ki almadık diyoruz ama bir rachid ghezzal bize biraz konfor sağlayabilirdi. madem böyle oyucular almadık, o zaman eldekilerin bir arada oynadıkça gelişmesini bekleyip, devre arası veya sezon sonu bir iki oyuncu serpiştirmek durumundayız. kerem gibi cicaldau gibi muhtemel satılabilecek oyuncuların yerlerine de aynı stratejide, yani al-sat döngüsünü devam ettirebilecek oyuncularla doldurabiliriz.
seneye bankalar birliği anlaşması devreye girecek. yarınlar yokmuş gibi transferler yapan beşiktaş, hem bu sezonu hem gelecek birkaç sezonu kaybetti. trabzonspor belki şampiyon olacak ama onların da seneye bir yapılanmaya gitme zorunluluğu var. takım full yaşlı ve doymuş oyunculardan oluşacak. beşiktaş'a göre durumları biraz daha parlak çünkü ellerinde uğurcan çakır ve abdülkadir ömür gibi para edecek oyuncuları var. fenerbahçe de kısmen fena olmayan bir durumda. ellerinde satıp para kazanabilecekleri oyuncular mevcut. tabii onların da 8 seneyi geçen kupa hasreti var.
kur durumu malum, bankalar birliği anlaşması girecekken bu sezon doğru bir iş yaptık. oyun eleştirilir, hoca eleştirilir, ne olursa olsun ligdeki durum kabul edilemez belki ama yapılan iş doğruydu. onun için ligde her puan kaybettiğimizde * çeşitli başlıklarda bu konuya atıfta bulunarak yaptığımız doğru işi baltalamayalım. "burası ğaagsarayy" geyiğini yaparken gerçekleri de görelim.
ne olursa olsun bu takım yeni ve genç bir takım. ligde de bence hak ettiği sıralama asla bu değil. saha dışı faktörlere girmiyorum çünkü sadece saha içine ve stratejiye odaklanıyorum. herkesten isteğim, bu takımı yapıcı eleştirelim. kadroyu yüksek maaşlı yıldızlarla doldurmuşuz da buraya yatmaya gelmiş bir oyuncu grubuna bakar gibi bakmayalım. bu takım bizim. bugün bir istikrar sağlayamasa da gelecek sezon için sağlam umutlar vermekte. sahada ortaya bir mücadele koymakta. yıllardır hezimete uğradığımız avrupa'da yüzümüzü güldürmekte.
daha önce de yazdığım gibi, ben bu takımın asıl gücünün seneye ortaya çıkacağına inanıyorum. birlikte oynamaya alışmış, bir yıl daha tecrübelenmiş, ara ara harika verdiği nüansları rayına oturttuğunda karşısında kimsenin duramayacağı bir takım olacak. hani tren giderken raylar birbirine karışır yönler vardır, onları geçerken yavaşlar ve sendeler ama kendi rayına oturduğunda aka gider ya, öyle olacağız. şu an sendeleyerek de gitsek, istikrar sağlayamasak da doğru yolda gidiyoruz. o raya elbet gireceğiz.
oyunu domine etme, 0-0'ı sağlıklı oynama, set hücumlarında oyun olgunluğu ve girilen pozisyonları gole çevirmede eksikleri olan ve yavaş yavaş gelişmekte olan takım. sacha boey'in olmayışıyla beklerden yeterince katkı alamamamız, takıma oyun liderliği yapacak ve merkezde hem teknik hem mental olarak ağırlık koyacak bir oyucumuzun olmayışı ve ileride istikrarlı bir santrfor yapımız olmadığı için yaşadığımız zorluklar var. muhtemelen öyle bir lüksümüz olmayabilir ama bence bu takımın bir de ileride set hücumlarını daha sağlıklı yapmasını sağlayacak çilingir bir kanat oyuncusuna ihtiyacı var. belki olimpiu vasile morutan'dan dolayı iyi ki almadık diyoruz ama bir rachid ghezzal bize biraz konfor sağlayabilirdi. madem böyle oyucular almadık, o zaman eldekilerin bir arada oynadıkça gelişmesini bekleyip, devre arası veya sezon sonu bir iki oyuncu serpiştirmek durumundayız. kerem gibi cicaldau gibi muhtemel satılabilecek oyuncuların yerlerine de aynı stratejide, yani al-sat döngüsünü devam ettirebilecek oyuncularla doldurabiliriz.
seneye bankalar birliği anlaşması devreye girecek. yarınlar yokmuş gibi transferler yapan beşiktaş, hem bu sezonu hem gelecek birkaç sezonu kaybetti. trabzonspor belki şampiyon olacak ama onların da seneye bir yapılanmaya gitme zorunluluğu var. takım full yaşlı ve doymuş oyunculardan oluşacak. beşiktaş'a göre durumları biraz daha parlak çünkü ellerinde uğurcan çakır ve abdülkadir ömür gibi para edecek oyuncuları var. fenerbahçe de kısmen fena olmayan bir durumda. ellerinde satıp para kazanabilecekleri oyuncular mevcut. tabii onların da 8 seneyi geçen kupa hasreti var.
kur durumu malum, bankalar birliği anlaşması girecekken bu sezon doğru bir iş yaptık. oyun eleştirilir, hoca eleştirilir, ne olursa olsun ligdeki durum kabul edilemez belki ama yapılan iş doğruydu. onun için ligde her puan kaybettiğimizde * çeşitli başlıklarda bu konuya atıfta bulunarak yaptığımız doğru işi baltalamayalım. "burası ğaagsarayy" geyiğini yaparken gerçekleri de görelim.
ne olursa olsun bu takım yeni ve genç bir takım. ligde de bence hak ettiği sıralama asla bu değil. saha dışı faktörlere girmiyorum çünkü sadece saha içine ve stratejiye odaklanıyorum. herkesten isteğim, bu takımı yapıcı eleştirelim. kadroyu yüksek maaşlı yıldızlarla doldurmuşuz da buraya yatmaya gelmiş bir oyuncu grubuna bakar gibi bakmayalım. bu takım bizim. bugün bir istikrar sağlayamasa da gelecek sezon için sağlam umutlar vermekte. sahada ortaya bir mücadele koymakta. yıllardır hezimete uğradığımız avrupa'da yüzümüzü güldürmekte.
daha önce de yazdığım gibi, ben bu takımın asıl gücünün seneye ortaya çıkacağına inanıyorum. birlikte oynamaya alışmış, bir yıl daha tecrübelenmiş, ara ara harika verdiği nüansları rayına oturttuğunda karşısında kimsenin duramayacağı bir takım olacak. hani tren giderken raylar birbirine karışır yönler vardır, onları geçerken yavaşlar ve sendeler ama kendi rayına oturduğunda aka gider ya, öyle olacağız. şu an sendeleyerek de gitsek, istikrar sağlayamasak da doğru yolda gidiyoruz. o raya elbet gireceğiz.
