17
şu takıma sezon devam ederken gelecek bir hoca ligi tamamlayamaz. adı ne olursa olsun tamamlayamaz. bu takım ne mancini'nin sezon ortasında devraldığı takım, ne hamza hocanın sezon ortasında devraldığı takım ne de fatih hoca'nın seozn ortasında devraldığı takım. bu takım hem yeni hem tecrübesiz.
genç, yeni bir kadro kurduk. bu kadroda fernando reges gibi, felipe melo gibi, mariano gibi, prime selçuk inan gibi hatta hamit altıntop gibi tecrübeli, sorumluluk alacak oyuncular yok. bu takım kırılgan bir takım. bu takım 2 farklı yenik duruma düşerse kolay kolay dönemez. bu takım seyircili bir deplasmanda derbi kazanamaz. öncelikle bu gerçekleri kabullenmek gerekiyor. genç kadroya geçiş sancılı bir süreçtir. genç topçu çabuk düşer, çabuk kırılır. gençleşelim derken bunlar bilinilmiyor muydu yani? fmdeki gibi çıkıp çatır çatır şov yapacakları mı düşünülüyordu? rakip 2 kere ceza sahamıza girip penaltı isteyecek agresifliği gösterse ona bile siniyor oyuncularımız. tecrübesizler çünkü. rakibi nasıl sindireceklerini bilmiyorlar.
olur da sezon ortasında terim istifa eder de yerine yeni bir hoca gelirse fatih terim'e değil gelen hocaya yazık olur. yazın gelse çok başarılı olacak adam yazı göremez, ya da yazı gördüğünde içinde pek şevki kalmamış olur. fatih hoca 2 bilemedin 3 sene sonra bıraktığından çok daha güçlü bir şekilde geri döner.
madem bir yapılanmaya girdik, gençleşeceğiz kaşarlaşmış topçulara 3m kontrat bayılmayacağız dedik bu sancıyı çekeceğiz...
edit: tecrübe konusunu açmak gerektiğini fark ettim. tecrübe demek salt bir şekilde maç sayısı demek değildir. kariyeri boyunca hep küme düşmemeye oynamış futbolcunun isterse 800 maç tecrübesi olsun çok bir anlam ifade etmez. kariyeri boyunca alt sıra takımlarında oynamış adam 1-0 da yenilgiyi büyük oranda kabullenirken 2-0 da tamamen havlu atar çoğu zaman.
genç, yeni bir kadro kurduk. bu kadroda fernando reges gibi, felipe melo gibi, mariano gibi, prime selçuk inan gibi hatta hamit altıntop gibi tecrübeli, sorumluluk alacak oyuncular yok. bu takım kırılgan bir takım. bu takım 2 farklı yenik duruma düşerse kolay kolay dönemez. bu takım seyircili bir deplasmanda derbi kazanamaz. öncelikle bu gerçekleri kabullenmek gerekiyor. genç kadroya geçiş sancılı bir süreçtir. genç topçu çabuk düşer, çabuk kırılır. gençleşelim derken bunlar bilinilmiyor muydu yani? fmdeki gibi çıkıp çatır çatır şov yapacakları mı düşünülüyordu? rakip 2 kere ceza sahamıza girip penaltı isteyecek agresifliği gösterse ona bile siniyor oyuncularımız. tecrübesizler çünkü. rakibi nasıl sindireceklerini bilmiyorlar.
olur da sezon ortasında terim istifa eder de yerine yeni bir hoca gelirse fatih terim'e değil gelen hocaya yazık olur. yazın gelse çok başarılı olacak adam yazı göremez, ya da yazı gördüğünde içinde pek şevki kalmamış olur. fatih hoca 2 bilemedin 3 sene sonra bıraktığından çok daha güçlü bir şekilde geri döner.
madem bir yapılanmaya girdik, gençleşeceğiz kaşarlaşmış topçulara 3m kontrat bayılmayacağız dedik bu sancıyı çekeceğiz...
edit: tecrübe konusunu açmak gerektiğini fark ettim. tecrübe demek salt bir şekilde maç sayısı demek değildir. kariyeri boyunca hep küme düşmemeye oynamış futbolcunun isterse 800 maç tecrübesi olsun çok bir anlam ifade etmez. kariyeri boyunca alt sıra takımlarında oynamış adam 1-0 da yenilgiyi büyük oranda kabullenirken 2-0 da tamamen havlu atar çoğu zaman.