• 318
    bugün bile hatırladıkça tebessüm ettiren bir hikayenin başrolündeki benim için özel bir yere sahip muhteşem maç.
    ozamanlar ortaokuldaydım akşam maç saatinde evde misafirler vardı ve ben zar zor oturacak bir yer buldum kendime. televizyonda bir diziye bakıyorlar ama benim gözüm sürekli yukarıdaki maç skorunu gösteren kutucukta. erken gol yesek de neyseki maçı çevirdik ve 3-1'e getirdik o ara misafirler gitti babam bize meyve soyuyor yatma hazırlığı var benim gözüm hâlâ televizyondaki skorda bir de baktım ki durum 3-2 oldu üzülsem de bu sonuçla da tur geldiği için çok takmıyorum. elimi yüzümü yıkayıp son bir kez daha televizyona baktım ve maç 3-3 olmuş o anki hüznümü anlatamam babam maç bitti artık elendik yatın artık deyince saate baktım tam çeyrek geçiyordu ozamanlar benim kafam şuna inanıyordu futbol maçları tıpkı basketbol maçları gibi tam saatinde biter bu maç 20.30'da başlamışsa tam 22.15'de bitmeliydi benim mantığıma göre. kendimi buna inandırıp üzülerek yarın okula ne yüzle giderim düşüncesiyle yattım bir yandan da maç nasıl o hale geldi diye düşünüyorum tavana bakarak.
    aradan 4 5 dk geçti ve babam gol diye bağırarak odaya girdi olayın şokunu atlatıp ne golü baba hangi maçta gol oldu diye sordum ve koşa koşa televizyona gidip 4-3 yazısını okudum. o an sevinçten uçuyordum ve beynimde "biz elenmemiş miydik lan" soru cümlesi yankılanıyordu. tabi sonra işin aslını öğrendim ve o günden sonra maçları sadece kutucuktan değil gs tv'den de takip etmeye başladım.

    o sezon avrupa hikayesi buruk bitti ama bu maçın bendeki yeri hiç değişmedi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın