6114
üstüne titrediğiniz kurumsal bir firmanız var diyelim. uzun vadeli planlarınız var. çeşitli ilke ve prensipleriniz var. iyi bir okuldan mezun, liyakat sahibi, pırıl pırıl bir genci işe alıyor ve kafanızdaki gelecek projeksiyonunu anlatarak bir yandan ona şirketinizi gezdiriyorsunuz. nasıl kişiler görmesini istersiniz? mesela, telefonla konuştuğu müşteriye bağırıp küfreden, kapalı ofiste sigara içen, üstü başı dökülen (marka giyinmek ya da lüks kıyafetler değil kastım), özensiz saç sakal kombinasyonuna sahip, yanındaki arkadaşına el şakası yapan birini görse ne hisseder? bizim aldığımız gençler de, bu çok kazanan ve kendine bakma ihtiyacı duymayan, rahatı yerinde kardeşimizi görünce ona benzer şeyler hissediyor.
daha da kötüsü, biz apaçık şekilde suistimal edilebilir ve buna herhangi bir karşılık veremez durumda gibi görünen bir kulüp oluyoruz. bu futbolcudan önümüzdeki sene alacağımız fayda, o da keyfi gelirse, en fazla 1 birim. bize negatif etkisi ise minimum 10 birim.
hiç olmazsa profesyonel şekilde hazır olmaması ve fazla rahat görüntüsüne cevap olarak bir şeyler yapmalıyız ki, sonrakilere de bir örnek olsun. bunu gören ve zaten kafasında bizi yatılacak yer olarak gören yabancı futbolcu da gelmiyorsa gelmesin. bize öylesi de lazım değil, böylesi de. aynısı falcao için de geçerli, o da bunun farklı rengi. bence babel de aynı.
daha da kötüsü, biz apaçık şekilde suistimal edilebilir ve buna herhangi bir karşılık veremez durumda gibi görünen bir kulüp oluyoruz. bu futbolcudan önümüzdeki sene alacağımız fayda, o da keyfi gelirse, en fazla 1 birim. bize negatif etkisi ise minimum 10 birim.
hiç olmazsa profesyonel şekilde hazır olmaması ve fazla rahat görüntüsüne cevap olarak bir şeyler yapmalıyız ki, sonrakilere de bir örnek olsun. bunu gören ve zaten kafasında bizi yatılacak yer olarak gören yabancı futbolcu da gelmiyorsa gelmesin. bize öylesi de lazım değil, böylesi de. aynısı falcao için de geçerli, o da bunun farklı rengi. bence babel de aynı.