• 14612
    özlenen 10-12 yıl önceki halinde, "onu eleştiremezsin/eleştirebilirim", "buna laf edemezsin/edebilirim" tartışmaları da daha az olurdu. "yahu tabii ki eleştirmek serbest, ama..." dersleri daha az verilirdi.

    beğenmediği fikirleri oturup tartışmak yerine "sen bunu kesin başka birinin direktifiyle yazıyorsun; hem ben geçen duydum internette troll diye bir şey varmış, parayla yazı yazıyorlarmış" sığlığıyla tartışmayı kilitleyen kişi de pek yoktu.

    sosyal medya öncesini de hatırlayan, sokak'ta, maç sonu tribün muhabbetlerinde, kahvelerde kimlerin kimlerin kadro dışı bırakıldığını, kimlerin kimlerin galatasaray'dan derhal kovulması gerektiğini bağıra çağıra söyleyenleri dinleyen, yaşı yeten hiç kimse yokmuşçasına, sırf bu tiratlar bir veri tabanına kaydedilmedi diye hiç utanıp sıkılmadan yapılan "eskiden böyle miydi abi ya" hamaseti de daha azdı.

    x kişisini eleştirenin taraftarlığını, galatasaraylılık düzeyini falan sorgulayan hadsiz sayısı da daha azdı. "beka meselesi" de daha azdı.

    nevizade'ye gitmekten veya halı saha maçlarından falan ziyade bunları daha çok özlüyorum ben mesela.

    galatasaray sözlük sadece türkiye'nin en kaliteli taraftar sözlüğü değil, en kaliteli iki-üç sözlüğünden de biri aynı zamanda. yine de türkiye'nin yaşadığı sosyokültürel değişimden azade değil. toplumda tartışma zemini ne yönde değişiyorsa, toplumun bireylerinin oluşturduğu platformlarda da aynı yönde değişiyor işte. seçmece yazar alındığı için nispeten daha az hissediyoruz bazı şeyleri, en azından bununla avunalım.

    yoksa zirve falan yapılır bir şekilde.
App Store'dan indirin Google Play'den alın