27470
2020-2021 sezonundan büyük dersler çıkarması gereken futbol takımımız. esasen bu sezon için şunu ifade etmek gerekiyor ki, galatasaray zaten havluyu birkaç hafta önce atmıştı. fakat rakibi beşiktaş’ın, yani bu sezon için şampiyonluk rakibi olan beşiktaş’ın yapmış olduğu yanlışlar sayesinde şampiyonluk yarışını son haftaya kadar sürdürmeyi başardı.
bütün bunların haricinde ben şu noktaya temas etmek istiyorum:
saha içi olayların dışında saha dışında fenerbahçe ile ‘1959 sonrası şampiyonluklar’ tartışması galatasaray’ı ve fenerbahçe’yi şampiyonluk yarışından uzak tutmuştur. özellikle 8 küsür yıldır herhangi bir kupa alamayan yahut alsa bile hatırlayamadığım fenerbahçe yönetiminin 1959 sonrası şampiyonlukları gündeme getirmesi, galatasaray camiasının başta mustafa cengiz olmak üzere bu oyuna gelmesi ve saha içinden uzaklaşması bu durum için en temel faktördür. beşiktaş ise bu iki camia birbirine girmişken sessiz kalıp yoluna devam etmiştir. tabi bunda beşiktaş’ın saha içerisinde yahut saha dışarısındaki gayrimeşru denilebilecek potansiyeldeki faaliyetlerini göz ardı etmiyorum sadece galatasaray’ın yaptığı hatalara dikkat çekmek istiyorum.
galatasaray’da şampiyonluk hariç her sıralama başarısızlıktır bunu hepimiz biliyoruz. şimdi mühim olan önümüzdeki sene nasıl bir planlamayla yola devam edileceğidir. yeni yönetimin seçilmesi bu bağlamda önem arz etmektedir. zira bu seçimleri erteleyenler tarih önünde ve galatasaraylıların vicdanında yargılanacaktır. seçimin ertelenmesi her şeyden evvel galatasaray’ın müstakbel menfaatlerine zarar vermektedir. başkanlığa aday bazı malum şahısların da deklare ettiği gibi bu seçimi ertelemek galatasaray’a büyük bir zarar veriyor ve muhtemelen de verecektir.
yapılması gereken bellidir. bir an önce yeni yönetimin seçilmesi, galatasaray’a yakışır bir teknik ekibin oluşturulması, yine galatasaray’a yakışır bir futbol takımının oluşturulması, hiyerarşinin, otoritenin ve disiplinin yeniden tesis edilmesi, önümüzdeki sezon dahil olmak üzere orta ve uzun vadeli planlar yapılarak saha dışı faktörlere temas etmeden; daha doğrusu saha dışı faktörlerin kendisini menfi manada etkilemesine müsaade etmeden yoluna devam etmektir.
hiç kimse şunu unutmasın; galatasaray mazisiyle büyüktür. bugüne galatasaray’ı taşıyan büyüklüğünün yanısıra hiçbir türk takımında olmayan özgüvenidir. zira bu takım türk olmayanları yenmek üzere kurulmuş bir takımdır. bu kulüp, futbolundan basketboluna voleybolundan atletizmine kadar akıllara gelebilecek her türlü branşta başarıyı hedeflemek zorundadır. yeri gelmişken söylemekte fayda var; mustafa cengiz yönetiminin erkek basketbol takımı başta olmak üzere diğer branşlardaki yetersizliğini de göz ardı edemiyorum etmeyeceğim.
demem o ki biz toparlanırız fakat toparlanmamızın en önemli müsebbibi bir an önce seçimlerin yapılması olacaktır. mühim olan, galatasaray’ın kafası rahat bir şekilde yeni sezona hazırlanması ve yeni sezona aynı hevesle giriş yapmasıdır.
bütün bunların haricinde ben şu noktaya temas etmek istiyorum:
saha içi olayların dışında saha dışında fenerbahçe ile ‘1959 sonrası şampiyonluklar’ tartışması galatasaray’ı ve fenerbahçe’yi şampiyonluk yarışından uzak tutmuştur. özellikle 8 küsür yıldır herhangi bir kupa alamayan yahut alsa bile hatırlayamadığım fenerbahçe yönetiminin 1959 sonrası şampiyonlukları gündeme getirmesi, galatasaray camiasının başta mustafa cengiz olmak üzere bu oyuna gelmesi ve saha içinden uzaklaşması bu durum için en temel faktördür. beşiktaş ise bu iki camia birbirine girmişken sessiz kalıp yoluna devam etmiştir. tabi bunda beşiktaş’ın saha içerisinde yahut saha dışarısındaki gayrimeşru denilebilecek potansiyeldeki faaliyetlerini göz ardı etmiyorum sadece galatasaray’ın yaptığı hatalara dikkat çekmek istiyorum.
galatasaray’da şampiyonluk hariç her sıralama başarısızlıktır bunu hepimiz biliyoruz. şimdi mühim olan önümüzdeki sene nasıl bir planlamayla yola devam edileceğidir. yeni yönetimin seçilmesi bu bağlamda önem arz etmektedir. zira bu seçimleri erteleyenler tarih önünde ve galatasaraylıların vicdanında yargılanacaktır. seçimin ertelenmesi her şeyden evvel galatasaray’ın müstakbel menfaatlerine zarar vermektedir. başkanlığa aday bazı malum şahısların da deklare ettiği gibi bu seçimi ertelemek galatasaray’a büyük bir zarar veriyor ve muhtemelen de verecektir.
yapılması gereken bellidir. bir an önce yeni yönetimin seçilmesi, galatasaray’a yakışır bir teknik ekibin oluşturulması, yine galatasaray’a yakışır bir futbol takımının oluşturulması, hiyerarşinin, otoritenin ve disiplinin yeniden tesis edilmesi, önümüzdeki sezon dahil olmak üzere orta ve uzun vadeli planlar yapılarak saha dışı faktörlere temas etmeden; daha doğrusu saha dışı faktörlerin kendisini menfi manada etkilemesine müsaade etmeden yoluna devam etmektir.
hiç kimse şunu unutmasın; galatasaray mazisiyle büyüktür. bugüne galatasaray’ı taşıyan büyüklüğünün yanısıra hiçbir türk takımında olmayan özgüvenidir. zira bu takım türk olmayanları yenmek üzere kurulmuş bir takımdır. bu kulüp, futbolundan basketboluna voleybolundan atletizmine kadar akıllara gelebilecek her türlü branşta başarıyı hedeflemek zorundadır. yeri gelmişken söylemekte fayda var; mustafa cengiz yönetiminin erkek basketbol takımı başta olmak üzere diğer branşlardaki yetersizliğini de göz ardı edemiyorum etmeyeceğim.
demem o ki biz toparlanırız fakat toparlanmamızın en önemli müsebbibi bir an önce seçimlerin yapılması olacaktır. mühim olan, galatasaray’ın kafası rahat bir şekilde yeni sezona hazırlanması ve yeni sezona aynı hevesle giriş yapmasıdır.
