• 565
    https://www.90min.com/...lanmis-10-istatistik

    toplam şut (isabetli şut) sayısı: galatasaray 18(6) - 14(3) arsenal
    topla oynama oranları: galatasaray %55.2 - %44.8 arsenal
    isabetli pas/toplam pas: galatasaray 344/401 - 209/260 arsenal
    pas yüzdeleri: galatasaray %85.8 - %80.4 arsenal
    takım yerleşim mesafeleri: galatasaray 54.7 m - 49.5 m arsenal
    savunma yerleşim mesafeleri: galatasaray 44.5 m - 35.2 m arsenal
    orta alanda topa sahip olma oranı: galatasaray %56.9 -%43.1 arsenal
    hücum bölgesinde topla oynama sayısı: galatasaray 65/140 - 49/101 arsenal
    ceza alanına gönderilen top sayısı: galatasaray 14/41 - 14/36 arsenal
    ceza alanında topla oynama sayısı: galatasaray 13 - 12 arsenal
    karşı yarı alanda rakipten kazanılan top sayısı: galatasaray 23 - 16 arsenal
    faul sayısı: galatasaray 19 - 22 arsenal

    kanımca şu maça dair en efsane olay kupayı kazanmak bile değil, tarihin en efsane arsenal takımlarından birini 30 dakika civarı 10'a 11 oynadığın bir finalde oyunun her yönünde domine etmek. adamların bizden iyi olduğu 1 tane bile istatistik yok, bir de eksik kalmasak fark çok daha büyük olacaktı herhalde. şu tablo tek başına bir gövde gösterisi, galatasaray'ın dönemin en iyi 10 takımı arasında yer aldığını tek başına gösteriyor.

    bu ülkeye ileride bir gün yine bir avrupa kupası gelebilir ama kadro kalitesi farkına rağmen bu kadar dominant bir oyunla kupa gelecekse halihazırda dünyada teknik direktörlük yapan isimler arasında onu getirecek tek isim fatih terim'dir.

    fatih hoca'nın en sevdiğim yönü de bu zaten, adam dünyanın en iyi takımlarına karşı bile sadece sonucu almak için oynamıyor. oyunu da almak için oynuyor. ve inanılmaz bir şekilde bunu çeşitli dönemlerinde başardı da.

    fatih hoca'nın galatasaray'ının efsanesi ileride bir gün anlatıldığında bence vurgulanması gereken en önemli nokta arsenal'den kupa alması değil; 2000'de arsenal, 1998'de juventus, 1999'da milan, 1999'da chelsea, 2013'te real madrid gibi takımları iç saha-deplasman fark etmeksizin maç içinde anadolu takımına çevirmesi, sudan çıkmış balığa döndürmesi.

    hocanın sırf bu mantalitesinden dolayı 20 ekim 1999 galatasaray chelsea maçı ve 17 eylül 2013 galatasaray real madrid maçı gibi maçlar yaşadık ama o maçlarda bile oyunun belli bölümlerinde galatasaray'ın yıkıcı oyun gücünü görmüştük.

    son döneminde hoca bizi maalesef 1. ve 3. dönemlerinde çıkardığı seviyeye bir türlü ulaştıramadı (hatta yakınından bile geçemedik), performans olarak o dönemlerinin çok altında kaldı. sonunda birçok kişinin oyunumuzu övdüğü 1 ekim 2019 galatasaray paris saint germain maçı'nda bile eski dönemlerindeki oyunlarımızın çok altındaydık. iyi bir fatih terim takımı, o psg'ye karşı bile iç sahada oyunu domine ederdi. tavanımızın o maç olması bile dönemler arası farkı tek başına gözler önüne seriyor.

    bu farkın sebebi bence çok büyük oranda ekonomi, yönetimin birçok açıdan çok kötü olması, ffp vs. gibi dış sebepler. bu yaz bu dış sebeplerin bir kısmından kurtulma ihtimalimiz var ve fatih hoca görevinde devam edecek gibi duruyor. eğer düzgün bir çalışma ortamına sahip olabilirse hocadan beklentim 2000 arsenal'inin günümüz muadillerine karşı kazanmayı geçtim, oyunu domine eden bir takım yaratması. bu ihtimal kesinlikle uzak değil, benim beklentim de kesinlikle bundan az değil. hoca madem benim hayallerim dünyadan daha büyük diyor; iyi bir çalışma ortamında o hayallerinin altını doldurmak konusunda iddialı bir takım yaratacaktır. allah yardımcısı olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın