• 18
    hasret kaldığım olaydır.

    bülent korkmaz bu işin ustasıydı. otuz kırk metreden arif'in önüne, hakan'ın kafasına, hagi'nin ayağına atardı topu. epey de gol bulurduk. bunu yaparken de yanında popescu gibi geriden oyun kurmanın efsanesi olan bir star vardı. illa popescu oyun kursun diye zorlamazdık. geriden harika top çıkaran, oyun kuran bir ikilimiz vardı. şimdi eveleyip gecelemekten oyunu hızlandıramıyoruz; muslera marcao'ya, o luyindama'ya, luyindama tekrar muslera'ya derken rakip savunmaya iyice yerleşiyor.

    geriden kısa paslarla, oyun kurarak çıkmak iyidir ama uzun top da anlatıldığı kadar kötü bir şey değildir. şişirmek, denemek, bir şekilde kapanan rakibi yormak, açmak lazım. mıymıntı futbol bizi yoruyor, rakibi değil.

    özetle, tamam mümkün olduğunca top şişirmeyelim. ama top şişirmek de yerin dibine gömülecek bir şey değil. ağır çekimde oynamaktan iyidir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın