5600
aziz yıldırım göründüğü gibiydi, ani öfke patlaması olan, lafını sakınmayan, tek bir doğrusu olup oraya buraya kıvrılmayan ve çocukluğundan itibaren dayısının yanında çalışan çabalayan tırnaklarıyla kazıyıp bir yerlere gelmiş biriydi. evet antipatikti ama namert değildi. sevmezdik, ama gerçekten kendisinden önceki 1978-1998 yılları arasında dibe vurmuş, kulübünü başkanlık için birbirini yiyen grupların cirit attığı kıraathane havasından kurtarıp, bir iki sezon hariç takımını hep kafaya oynatmış bir başkandı. ben en azından kongreyi kaybettiği gün oh kurtulduk dediğim için, mutluyum. yerine gelen ali koç'tan beklenti içine girenlere daha da ötesi, 2018 seçimleriyle bağdaştırıp ''dip dalga'' ifadeleri falan türetenlere içimden kahkahalar ile gülmüştüm.