220
sene 2002-2003 fenerbahçe altyapısında sol stoper oynuyorum. deniz diye bi çocuk var sarışın tam bir dortmund altyapısından fırlamış alaman pırpır kanat oyuncusu.
çocuk hem çok güçlü hem de mükemmel bir tekniği var. hocalar üzerine titriyor. sürekli ilk antrenmana onun olduğu takım çıkıyor biz 45 dk kenardan izliyoruz.
sonra bi gün fb tv yayın yapacak diyorlar, rıdvan dilmen de gelecekmiş.
erdem hocamız vardı beni de severdi. deniz'in takımıyla benim takımımı maç yaptıracaklarmış ve rıdvan da kenardan izleyecekmiş.
çok da şeyimde değildi, zaten galatasaraylı biri için bişey ifade etmiyordu bu durum ancak yine de istemsizce bir hırs sarmış içimi ne bileyim çocukluk işte..
neyse efenim, maç başladı deniz ve arkadaşları akın akın hücum ediyor. bi korner pozisyonunda bu deniz kafa vuruşunu ıskalıyor ben de aa ne güzel yükseldi topa diye bakarken dalgınlıkla top dizime çarpıp bizim kaleciyi terse yatırıyor.
bu deniz de sanki golü o atmış gibi seviniyor arkadaşları falan kutluyor.
işte ne olduysa ondan sonra oldu, bizim beceriksiz sol kanat (ismini hatırlamıyorum) yine hızlı hücumda topu kaptırıyor ve deniz topu soluna alıp messi gibi üzerimize koşuyor..
ben de canıma yetti haaa diyerek onun sol bileğine gelişine bir taban yapıştırıyorum ve çocuk çığlıklar eşliğinde yerde taklalar atıyor. ben de çok üzülmüş ve pişmanmış gibi erdem hocamdan icazet alıp kenara geliyorum.
hiç pişman değilim sarı oğlan bugün olsa yine aynısını yapardım..
keşke bostancı uzak ya deyip de galatasaray yerine fenerbahçe'ye gitmeseydim...
çocuk hem çok güçlü hem de mükemmel bir tekniği var. hocalar üzerine titriyor. sürekli ilk antrenmana onun olduğu takım çıkıyor biz 45 dk kenardan izliyoruz.
sonra bi gün fb tv yayın yapacak diyorlar, rıdvan dilmen de gelecekmiş.
erdem hocamız vardı beni de severdi. deniz'in takımıyla benim takımımı maç yaptıracaklarmış ve rıdvan da kenardan izleyecekmiş.
çok da şeyimde değildi, zaten galatasaraylı biri için bişey ifade etmiyordu bu durum ancak yine de istemsizce bir hırs sarmış içimi ne bileyim çocukluk işte..
neyse efenim, maç başladı deniz ve arkadaşları akın akın hücum ediyor. bi korner pozisyonunda bu deniz kafa vuruşunu ıskalıyor ben de aa ne güzel yükseldi topa diye bakarken dalgınlıkla top dizime çarpıp bizim kaleciyi terse yatırıyor.
bu deniz de sanki golü o atmış gibi seviniyor arkadaşları falan kutluyor.
işte ne olduysa ondan sonra oldu, bizim beceriksiz sol kanat (ismini hatırlamıyorum) yine hızlı hücumda topu kaptırıyor ve deniz topu soluna alıp messi gibi üzerimize koşuyor..
ben de canıma yetti haaa diyerek onun sol bileğine gelişine bir taban yapıştırıyorum ve çocuk çığlıklar eşliğinde yerde taklalar atıyor. ben de çok üzülmüş ve pişmanmış gibi erdem hocamdan icazet alıp kenara geliyorum.
hiç pişman değilim sarı oğlan bugün olsa yine aynısını yapardım..
keşke bostancı uzak ya deyip de galatasaray yerine fenerbahçe'ye gitmeseydim...