1207
teknik direktörlük hususunda geleceği zaman için şimdiden yatırım yapmamız gereken potansiyel hocamız.
1996'dan beridir belli aralıklarla takımımızın başında olan imparator fatih terim'in taktiksel birikimi ve oyuncu grubu üzerindeki bir lider olarak hakimiyetinin yanında özellikle son 2 döneminde kriz anlarını da ustalıkla çözen, camianın en önemli ferdi olduğunu biliyoruz. lakin bu husus herkeste olabilecek bir özellik olmayıp günümüz modern futbolunda teknik direktörler de bu hususlara çok eğilmezler. bugün aktif en iyi hocalardan kabul edilen pep, jose, bielsa... gibi birçok hocayı getirdiğimizde dahi o sezon hoca başında 3 tane başkan görürse, ekonomik kriz yaşarsa veyahut başka büyük camia kriziyle karşılaşırsa fatih hoca gibi bunlarla uğraşmaz, aksine kaçmaya çalışır. özellikle ülkemiz insanının da duygusal ve işin siyasetine girmeyi çok sevdiğini de düşününce taktiksel olarak bir şeyler yapıp bizi o süreçten kurtarması çok zordur ve bu bize pahalıya olabilir. bir diğer örnek için (bkz: fenerbahçe) biz gerek camia olarak gerek fatih hocamızın zaman zaman öne çıkmasıyla bu kritik anlardan hep galip çıktık lakin artık ders alma vaktidir. çünkü fatih hocamızın -allah uzun ömürler versin- yaşı artık ilerlemekte ve belli bir vakit sonra teknik direktörlüğü bırakacağı da aşikar. bir yönetici olarak ne yapacağını da bilmiyoruz. bunun için gereken en önemli şey camia içinde fatih hocanın uefa kupası zaferinden sonra da bahsettiği bir yapılanma. bu sistemi artık başkandan başkana değişen bir sistem olmaktan çıkarıp dönemin koşullarına göre esnek olsa da genel olarak düzenli bir işleyişi olan ve sistemlerin başkana değil başkanların sisteme hizmet ettiği bir düzen oluşturulması lazım. elbette bunun için binlerce fedakarlık yapılması gerekmektedir. bu belki scout transferlerine yapılan boş harcamalardan tutun da bazı sezon ve maçlardaki hezimetlere kadar. lakin bu sistem oturtma çabalayışının belirli bir mantık çerçevesinde olması çok önemlidir ve camia olarak hepyekün sorgulamamız ve yargılamamız da gerekmektedir. fatih hoca da bu sistem oturtma çabası içerisinde hem saha içinde taktiksel ve motivasyon yeteneklerini kullanarak bir futbol kulübü için en önemli şey olan skoru ve sonucu almamızı sağlayacak hem de camia içinde sorunlar olduğunda o sorunun içinden çıkmamızı sağlayacak yegane kişidir. işin okan buruk kısmına gelirsek okan buruk an itibariyle türk teknik direktörler arasında en gelecek vaat edeni. taktiksel hususta da böyle oyuncu grubu yönetiminde de. bununla birlikte fatih hocanın yönetici veya herhangi başka sıfatla okan'ı kanatlarının altına alıp özellikle kriz anları hususunda eğitmesi ile birlikte, sistemin oturmasıyla sayısı çok azalacak olan kriz anlarını da atlatmamızı ve hatta krizden fırsatlar doğar prensibini uygulayıp çok daha güçlü çıkmamızı sağlayabilir. okan buruk'un hususan düşünmemin sebebi de türk olup bu coğrafya insanını bilmesi, camia içinde -her ne kadar belli sıkıntılar yaşansa da takımın başına geldiğinde camiamız teknik direktörünü kucaklar ve destekler- önemli bir figür olması ve o winner kadro içinde olup kazanmayı bilmesidir. fatih hocamızın önderliğinde kurulan iyi bir sistemin yanında camiayı çok iyi bilen ve iyi bir taktisyen olan okan buruk ile avrupada yeni başarılara yelken açmamız gerekmekte. unutmadan, iyi bir gelecek için bolca fedakarlık gerekmektedir.
1996'dan beridir belli aralıklarla takımımızın başında olan imparator fatih terim'in taktiksel birikimi ve oyuncu grubu üzerindeki bir lider olarak hakimiyetinin yanında özellikle son 2 döneminde kriz anlarını da ustalıkla çözen, camianın en önemli ferdi olduğunu biliyoruz. lakin bu husus herkeste olabilecek bir özellik olmayıp günümüz modern futbolunda teknik direktörler de bu hususlara çok eğilmezler. bugün aktif en iyi hocalardan kabul edilen pep, jose, bielsa... gibi birçok hocayı getirdiğimizde dahi o sezon hoca başında 3 tane başkan görürse, ekonomik kriz yaşarsa veyahut başka büyük camia kriziyle karşılaşırsa fatih hoca gibi bunlarla uğraşmaz, aksine kaçmaya çalışır. özellikle ülkemiz insanının da duygusal ve işin siyasetine girmeyi çok sevdiğini de düşününce taktiksel olarak bir şeyler yapıp bizi o süreçten kurtarması çok zordur ve bu bize pahalıya olabilir. bir diğer örnek için (bkz: fenerbahçe) biz gerek camia olarak gerek fatih hocamızın zaman zaman öne çıkmasıyla bu kritik anlardan hep galip çıktık lakin artık ders alma vaktidir. çünkü fatih hocamızın -allah uzun ömürler versin- yaşı artık ilerlemekte ve belli bir vakit sonra teknik direktörlüğü bırakacağı da aşikar. bir yönetici olarak ne yapacağını da bilmiyoruz. bunun için gereken en önemli şey camia içinde fatih hocanın uefa kupası zaferinden sonra da bahsettiği bir yapılanma. bu sistemi artık başkandan başkana değişen bir sistem olmaktan çıkarıp dönemin koşullarına göre esnek olsa da genel olarak düzenli bir işleyişi olan ve sistemlerin başkana değil başkanların sisteme hizmet ettiği bir düzen oluşturulması lazım. elbette bunun için binlerce fedakarlık yapılması gerekmektedir. bu belki scout transferlerine yapılan boş harcamalardan tutun da bazı sezon ve maçlardaki hezimetlere kadar. lakin bu sistem oturtma çabalayışının belirli bir mantık çerçevesinde olması çok önemlidir ve camia olarak hepyekün sorgulamamız ve yargılamamız da gerekmektedir. fatih hoca da bu sistem oturtma çabası içerisinde hem saha içinde taktiksel ve motivasyon yeteneklerini kullanarak bir futbol kulübü için en önemli şey olan skoru ve sonucu almamızı sağlayacak hem de camia içinde sorunlar olduğunda o sorunun içinden çıkmamızı sağlayacak yegane kişidir. işin okan buruk kısmına gelirsek okan buruk an itibariyle türk teknik direktörler arasında en gelecek vaat edeni. taktiksel hususta da böyle oyuncu grubu yönetiminde de. bununla birlikte fatih hocanın yönetici veya herhangi başka sıfatla okan'ı kanatlarının altına alıp özellikle kriz anları hususunda eğitmesi ile birlikte, sistemin oturmasıyla sayısı çok azalacak olan kriz anlarını da atlatmamızı ve hatta krizden fırsatlar doğar prensibini uygulayıp çok daha güçlü çıkmamızı sağlayabilir. okan buruk'un hususan düşünmemin sebebi de türk olup bu coğrafya insanını bilmesi, camia içinde -her ne kadar belli sıkıntılar yaşansa da takımın başına geldiğinde camiamız teknik direktörünü kucaklar ve destekler- önemli bir figür olması ve o winner kadro içinde olup kazanmayı bilmesidir. fatih hocamızın önderliğinde kurulan iyi bir sistemin yanında camiayı çok iyi bilen ve iyi bir taktisyen olan okan buruk ile avrupada yeni başarılara yelken açmamız gerekmekte. unutmadan, iyi bir gelecek için bolca fedakarlık gerekmektedir.