147
bu sezon itibariyle en kötü oynadığımız maçlardan biriydi.. tabii bunun bir çok sebebi var.. birincisi ve en önemlisi takımın bu maçın havasından çok uzak oluşu, yani bir isteksizlik, bir bitse de gitsek havası vardı takımda.. aklıma terim'in 2000'de kazanılan türkiye kupası finali maçı öncesi konuşması geldi, imparatorun da dediği gibi her ne kadar önemsenmese de, galatasaray tarihine bir kupa daha armağan edilecek eğer kazanılırsa.. ikinci olarak, savunmada kanatta oynayan oyuncuların iksinin de oynadıkları bölgede devşirme olması kanatlardan hücum zenginliğimizi çok fazla azalttı.. özellikle barış zaten top tekniği çok yüksek olan bir oyuncu değilken, bir de arkasında emre güngör'le oynayınca neredeyse hiç doğru düzgün atak yapamadık sağ kanattan bu ikiliyle.. yine orta göbekte oynayan mustafa ve ayhan'ın topu ileriye geç taşımaları zaten iyi alan daraltan antalya takımını açmamızı iyice zorlaştırdı, jo'nun sakatlığı da tabii ki bunların üstüne tuz-biber ekti.. ancak burda asıl önemli olan, bu takımın önündeki 4 çok zor ve kritik maçta nasıl oynayacağı.. eğer eksiklerimizi görmek ya da yenilgiden belli bir ders çıkarmaksa amaç kanımca en hayırlı maçta aldık bu yenilgiyi.. bu maç itibariyle ilk 11'de oynamayan 4 as oyuncunun(balta,sabri,elano,keita)* olduğunu düşünürsek, bunların da kısa sürede katılımıyla, tekrar normal oyunumuzu oynayacağımızı ve bu maçın ileride gelecek başarıların miadı olması açısından bir uyarıcı olduğunu düşünüyorum..