• 129
    3 kasım 1999 bologna galatasaray maçı cine 5'te yayınlanıyordu. şifreli yayın, bizde de decoder falan yok ama ben manyak gibi şifreli ekranı izliyor ve maçı anlamaya çalışıyordum. yediğimiz golü falan anlıyordum o kargacık burgacık görüntüden. 80'inci dakika geçmişti. 1-0 yenik durumdaydık ve artık ümitler tükeniyordu. can sıkkınlığı ile maçın bitmesini beklerken noldu bilmiyorum ama televizyonu bir süre kapatmak zorunda kaldık. hemen radyo arayışına girdim. eski radyomuzu bulup kimselerin olmadığı bir odaya takıp maçın geri kalanını dinlemeye başladım.

    spiker bir takım akın girişimlerinin olumsuz sonuçlandığından bahsediyor. yer yer ataklarımız var ama sonuca gidemiyoruz. spiker maçı çok düz şekilde anlatıyor. mutsuzluğu sesine yansımış gibi. neyse maç bitti, adam herkese iyi akşamlar deyip yayını sonlandırdı. ben de ulan yenildik diye tekrar tv başına geçtim. maç sonu yorumlarını izliyorum. insanlar nasıl umutsuz konuşacak derken bakıyorum kimse yeterince mutsuz değil. cüneyt tanman'dı galiba yorumculardan biri. hakan da klasını konuşturdu falan diyor. "neyi konuşturdu ya bi gol atamadı" diyorum içimden. derken yorumların üstüne maçtan görüntüler biniyor. görüntülerin birinde ümit davala ortayı açıyor, hakan şükür kafayı vuruyor. ve o da nesi, gol oluyor...

    ulan maç 1-1 bitmiş. tam ben tvyi kapatıp radyoyu ararken beraberlik golü atmışız. işin garibi radyodaki spiker yayın bitene kadar maç skorunu bir kez bile söylemedi. aşırı sürpriz bir sevinç yaşatmıştı bana radyodan maç dinleme maceram.
App Store'dan indirin Google Play'den alın