212
2. haftası yeni malatyaspor - göztepe maçı ile başlamış, fenerbahçe - hatayspor mücadelesi ile bitmiş, oynanan 10 maçta 17 gol atılarak zevksizliğin dibine vurulmuş sezon.
haftanın dikkat çeken takımları: o kadar kötü bir haftaydı ki, 10 maçın 6'sı berabere bitti. dikkat çekici iki performans galatasaray ve alanyaspordan geldi. galatasaray oyunu ile yine bu ligin üstünde olduğunu göstermesine gösterdi ama bunu bir de eski şampiyon karşısında yapması takdire şayandı. alanyaspor sessiz sedasız 2'de 2 yaptı. oyunları geçen seneki erol bulut performansına göre daha sistematik ve daha ofansif. hatayspor ve antalyaspor zorlu deplasmanlardan puan çıkarmayı başarsa da ben daha çok karşısındaki rakiplerin hazır olmayışına yoruyorum bu durumu.
haftanın dikkat çeken performansları: haftanın kalecisi bence galatasaraydan fatih öztürktü. kritik kurtarışlarla maç hem 1-0 hem de 2-0 iken yaşanacak korkunun önüne geçti. "handling" dediğimiz kurtarış esnasında topu kavrama özelliğinin düşük olması onu savruk gösterse de, muslera gibi bir kalecinin yokluğunu, son şampiyona karşı oynanan "yeni nesil suni derbi"de hissettirmemeye çalıştı ve başardı. 2 gol yemesine rağmen gazişehir gaziantep'ten günay güvençyine başarılı bir maç çıkardı, skor 1-0 karagümrük lehine iken skorun açılmasını engelledi. haftanın en iyi defans oyuncuları hatayspor'dan pablo renan dos santos ve marcos do nascimento teixeiraydı. ikisi de zorlu rakiplerine karşı gayet solid defans özellikleri gösterdiler özellikle renan, her ne kadar hatayspor 11 kişi defans yapmak için çıktı ve yaptı desek de bu işin başarıya ulaşmasındaki en büyük etkendi. marcao için söze gerek yok. haftanın belirgin bir forvet performansı olmadığı için * bu hakkımı orta sahadan daha fazla oyuncu seçmek için kullandım. max gradel, younes belhanda ve salih uçan. max gradelden başlayacak olursak hem çok güzel bir gol attı, hem de ilk maçtan sivas adına her şeyi yaptı, ben buraya oynamaya geldim izlenimini verdi. belhanda ise inanılmaz bir formda, ilk yarıda defansa gelip şut kestiği yerden, ikinci yarı golünü attı. 80'e 40'lık bir alanda kendinden beklenen her şeyi yaptı. çevresinde akıllı ve seri oyuncular olunca oyununun büyüdüğünü gördük. belki motivasyonu başka, belki sisteme daha iyi uydu bilemeyiz ama bildiğimiz şey oynanan 2 haftanın ortalamasında whoscored.com 8.22 gibi inanılmaz bir reytinge ulaştı. keşke hep böyle oynasa dediğinizi duyar gibiyim ama zaten hep böyle oynasa belhanda, belhanda olmazdı. son orta sahamız ise salih uçan. alanyaspor maçının hepsini izleyemedim, ilk yarıdan sonrasını özetlerle devam etmek zorunda kaldım ama hem oyunun her anında, hem alanyasporun gerçekleştirdiği her atakta, ofansif ve defansif olarak onun olduğunu gördük. geçen sene iyiydi, bu sene çok iyi. sezon sonu sözleşmesi bitiyor, büyük ihtimal yeni sözleşme yapmaz ve adı 3 büyüklerle anılır. kendisinden 23 yaşındayken beklenen performansı fizik dezavantajı nedeniyle 26'sında vermeye anca başlayabildi. bundan sonra salması zor gibi duruyor. haftanın jokeri olarak ise 18 yaşında alt ligden gelip, 4 senedir beraber oynayan n'sakala-welington ikilisinin arasına koşu atıp, hem de beşiktaş açık alan bırakmazken bunu yapan gökdeniz bayrakdar olarak düşündüm. inşallah fazlasını da görürüz kendisinden.
haftanın golü: zaten güzel denecek bence 3 gol var. soner aydoğdu'nun harika asisti ile golü bulan halil akbunar, diagne'nin takım oyununa katkısı sonrası organize bir gol atan younes belhanda ve belki şans belki teknik bilemeyiz ama sağ çatala asan kasımpaşa'lı kevin varga
haftanın teknik direktörü: bu haftanın teknik direktörü, derbi kazananı fatih terimdir. çok tartışma olmaz diye düşünüyorum. fatih hoca, hırs yapınca, kafasını florya'ya verince nereye giderse gitsin sonuç alıyor. büyük adam.
haftanın hayal kırıklığı gösteren oyuncuları: birincisi denizlispor'dan hadi sacko. güçlü rakibi analiz edersin, taktik belirlersin,sonra 5-3-2 ile başlayıp 60 dakika skoru 0-0 tutabilirsem, değişiklikler ile hadi sacko'yu yedekten katarım, hızıyla atak yapar golü bulurum diye düşünüyorsun *, sonra bu arkadaş 4 dakika içinde 1'ini kontrol edemediği top sonucunda, 1'ini de kontrol etmeye çalışırken yaptığı fauller sebebiyle iki sarı kart görüp 1haftanın emeğini heba ediyor. prosinecki'ye sabır diliyorum. diğer hayal kırıklarına gelecek olursak, abdülkadir ömür martta uzun süreli sakatlıktan döndü fizik hazır değil dedik, kamp görsün dedik, bunlara rağmen vasatı aşamadı, artık süre ve beklenti baskısına girebilir gibi duruyor. potansiyelini riske etmekte gibi gözüküyor. beşiktaş'tan fabricec n'sakala da inanılmaz kötü bir ofans performansı sergiledi. ne pas, ne orta, ne düzgün bir top kontrolü ile atak başlatımı yoktu. defansif olarak da wellington ile anlaşmazlık sonucu takıma golü yedirince buraya yazılıma hak kazandı. n'sakala taraftar maça gelmeden bi an önce kendini toplamalı, beşiktaş'ta bek oynamak zordur, o kenar çizgi taraftarı kimleri kimleri yedi, bi anda sözleşmeni fesih bulursun. * yine ceza sahasına yazdığım başka bir oyuncu da sylvia lung oldu. lung ben sana hayranım, kayseri izlenebilir bi durumdaysa senin sayende ama bu hafta 2 golde de topu kötü yerlere sektirdin. senin yerine başka kaleci olsa ceza tahtasına yazmazdım, oluru bu der geçerdim ama kaliten belli yeteneğin belli. enner valencia ve mame thiam, sıra sizlere de gelecek ama alışma evresi şimdilik diyelim.
hayal kırıklığı gösteren takımlar: başakşehir, trabzonspor ve fenerbahçe. bu üç takım da 2 haftadır efektif bir oyun oynayamadı. en oturmuş kadro başakşehir 2'de 0 ile girdi, geçen senenin 2.si denizli deplasmanında kayboldu, artık kaybedecek zamanı kalmayan fenerbahçe hatay'a evinde ciddi bir atak yapamadan maçı bitirdi. kendilerini toparlamazlarsa, bu sıkışık ve sert fikstürde kendilerini hiç ummadıkları yerlerde bulabilirler.
haftanın dikkat çeken takımları: o kadar kötü bir haftaydı ki, 10 maçın 6'sı berabere bitti. dikkat çekici iki performans galatasaray ve alanyaspordan geldi. galatasaray oyunu ile yine bu ligin üstünde olduğunu göstermesine gösterdi ama bunu bir de eski şampiyon karşısında yapması takdire şayandı. alanyaspor sessiz sedasız 2'de 2 yaptı. oyunları geçen seneki erol bulut performansına göre daha sistematik ve daha ofansif. hatayspor ve antalyaspor zorlu deplasmanlardan puan çıkarmayı başarsa da ben daha çok karşısındaki rakiplerin hazır olmayışına yoruyorum bu durumu.
haftanın dikkat çeken performansları: haftanın kalecisi bence galatasaraydan fatih öztürktü. kritik kurtarışlarla maç hem 1-0 hem de 2-0 iken yaşanacak korkunun önüne geçti. "handling" dediğimiz kurtarış esnasında topu kavrama özelliğinin düşük olması onu savruk gösterse de, muslera gibi bir kalecinin yokluğunu, son şampiyona karşı oynanan "yeni nesil suni derbi"de hissettirmemeye çalıştı ve başardı. 2 gol yemesine rağmen gazişehir gaziantep'ten günay güvençyine başarılı bir maç çıkardı, skor 1-0 karagümrük lehine iken skorun açılmasını engelledi. haftanın en iyi defans oyuncuları hatayspor'dan pablo renan dos santos ve marcos do nascimento teixeiraydı. ikisi de zorlu rakiplerine karşı gayet solid defans özellikleri gösterdiler özellikle renan, her ne kadar hatayspor 11 kişi defans yapmak için çıktı ve yaptı desek de bu işin başarıya ulaşmasındaki en büyük etkendi. marcao için söze gerek yok. haftanın belirgin bir forvet performansı olmadığı için * bu hakkımı orta sahadan daha fazla oyuncu seçmek için kullandım. max gradel, younes belhanda ve salih uçan. max gradelden başlayacak olursak hem çok güzel bir gol attı, hem de ilk maçtan sivas adına her şeyi yaptı, ben buraya oynamaya geldim izlenimini verdi. belhanda ise inanılmaz bir formda, ilk yarıda defansa gelip şut kestiği yerden, ikinci yarı golünü attı. 80'e 40'lık bir alanda kendinden beklenen her şeyi yaptı. çevresinde akıllı ve seri oyuncular olunca oyununun büyüdüğünü gördük. belki motivasyonu başka, belki sisteme daha iyi uydu bilemeyiz ama bildiğimiz şey oynanan 2 haftanın ortalamasında whoscored.com 8.22 gibi inanılmaz bir reytinge ulaştı. keşke hep böyle oynasa dediğinizi duyar gibiyim ama zaten hep böyle oynasa belhanda, belhanda olmazdı. son orta sahamız ise salih uçan. alanyaspor maçının hepsini izleyemedim, ilk yarıdan sonrasını özetlerle devam etmek zorunda kaldım ama hem oyunun her anında, hem alanyasporun gerçekleştirdiği her atakta, ofansif ve defansif olarak onun olduğunu gördük. geçen sene iyiydi, bu sene çok iyi. sezon sonu sözleşmesi bitiyor, büyük ihtimal yeni sözleşme yapmaz ve adı 3 büyüklerle anılır. kendisinden 23 yaşındayken beklenen performansı fizik dezavantajı nedeniyle 26'sında vermeye anca başlayabildi. bundan sonra salması zor gibi duruyor. haftanın jokeri olarak ise 18 yaşında alt ligden gelip, 4 senedir beraber oynayan n'sakala-welington ikilisinin arasına koşu atıp, hem de beşiktaş açık alan bırakmazken bunu yapan gökdeniz bayrakdar olarak düşündüm. inşallah fazlasını da görürüz kendisinden.
haftanın golü: zaten güzel denecek bence 3 gol var. soner aydoğdu'nun harika asisti ile golü bulan halil akbunar, diagne'nin takım oyununa katkısı sonrası organize bir gol atan younes belhanda ve belki şans belki teknik bilemeyiz ama sağ çatala asan kasımpaşa'lı kevin varga
haftanın teknik direktörü: bu haftanın teknik direktörü, derbi kazananı fatih terimdir. çok tartışma olmaz diye düşünüyorum. fatih hoca, hırs yapınca, kafasını florya'ya verince nereye giderse gitsin sonuç alıyor. büyük adam.
haftanın hayal kırıklığı gösteren oyuncuları: birincisi denizlispor'dan hadi sacko. güçlü rakibi analiz edersin, taktik belirlersin,sonra 5-3-2 ile başlayıp 60 dakika skoru 0-0 tutabilirsem, değişiklikler ile hadi sacko'yu yedekten katarım, hızıyla atak yapar golü bulurum diye düşünüyorsun *, sonra bu arkadaş 4 dakika içinde 1'ini kontrol edemediği top sonucunda, 1'ini de kontrol etmeye çalışırken yaptığı fauller sebebiyle iki sarı kart görüp 1haftanın emeğini heba ediyor. prosinecki'ye sabır diliyorum. diğer hayal kırıklarına gelecek olursak, abdülkadir ömür martta uzun süreli sakatlıktan döndü fizik hazır değil dedik, kamp görsün dedik, bunlara rağmen vasatı aşamadı, artık süre ve beklenti baskısına girebilir gibi duruyor. potansiyelini riske etmekte gibi gözüküyor. beşiktaş'tan fabricec n'sakala da inanılmaz kötü bir ofans performansı sergiledi. ne pas, ne orta, ne düzgün bir top kontrolü ile atak başlatımı yoktu. defansif olarak da wellington ile anlaşmazlık sonucu takıma golü yedirince buraya yazılıma hak kazandı. n'sakala taraftar maça gelmeden bi an önce kendini toplamalı, beşiktaş'ta bek oynamak zordur, o kenar çizgi taraftarı kimleri kimleri yedi, bi anda sözleşmeni fesih bulursun. * yine ceza sahasına yazdığım başka bir oyuncu da sylvia lung oldu. lung ben sana hayranım, kayseri izlenebilir bi durumdaysa senin sayende ama bu hafta 2 golde de topu kötü yerlere sektirdin. senin yerine başka kaleci olsa ceza tahtasına yazmazdım, oluru bu der geçerdim ama kaliten belli yeteneğin belli. enner valencia ve mame thiam, sıra sizlere de gelecek ama alışma evresi şimdilik diyelim.
hayal kırıklığı gösteren takımlar: başakşehir, trabzonspor ve fenerbahçe. bu üç takım da 2 haftadır efektif bir oyun oynayamadı. en oturmuş kadro başakşehir 2'de 0 ile girdi, geçen senenin 2.si denizli deplasmanında kayboldu, artık kaybedecek zamanı kalmayan fenerbahçe hatay'a evinde ciddi bir atak yapamadan maçı bitirdi. kendilerini toparlamazlarsa, bu sıkışık ve sert fikstürde kendilerini hiç ummadıkları yerlerde bulabilirler.