3380
iletişim konusunda ders alması gereken yönetim. kimden alırlar bilmiyorum ama ben bile verebilecek durumdayım bu dersi galiba kendilerine grafik tasarım üzerine çalışan ve halkla ilişkiler okumuş birisi olarak.
öncelikle bir yönetici çıkıp da "bizim oyuncu satmamız lazım" derse, oyuncu satması zorlaşır. alıcı kulüp "maddi zordalar nasıl olsa satmak zorundalar" diyerek pazarlığı buna göre yapıyor. atıyorum sen 10 dersen alıcı kulüp pazarlığa 5'ten başlar. hiç mi "kredi borcundan acil satılık" araba ilanları ile görüşmediniz? adam tam limitindeki parayı bile kabul etmeye razı oluyor pazarlıkta, bir kere sen bu açıklamayı yaptığın an pazarlığa 1-0 geride başlıyorsun.
bir yönetici çıkıp da "50 günümüz var" derse, oyuncu alması zorlaşır. satacak kulüp bu sefer "e benim de 50 günüm var o zaman, başka teklif gelirse onu değerlendiririm" der. oyuncuda da aynı "daha yüksek maaşlı teklif gelir mi?" diye seni bu 50 gün boyunca bekletmeyeceğinin garantisi var mı?
bir yönetici çıkıp "galatasaray'da transfer bitmez" derse transfer alım / satım zorlaşır.
sadece sosyal medyanın ateşini söndürebilmek için yapılmış açıklamalar bunlar. ama karşı tarafa etkisi hiç düşünülmeden ortaya atılan açıklamalar aynı zamanda. bırakın sosyal medya yansın, ne olacak? siz çıkıp bu açıklamaları yapınca elinizi darladığınız gibi sosyal medyayı da susturamıyorsunuz.
aklı başında hiç bir yönetici bu açıklamaları yapmamalı. hani bazı yazarlarımız diyor ya "sen (taraftar) oyuncuyu eleştirirsen kulüp de satamaz" diye, benim yöneticim bu açıklamaları yaptığı için satamıyor olabilir miyiz? işin bu tarafını ne kadar düşünüyorsunuz?
atıyorum belhanda'yı alacak kulüp yöneticisi yerine koy kendini, yöneticinin yaptığı "satmak zorundayız" açıklama mı seni rahatlatır yoksa taraftarın oyuncuyu beğenmemesi mi? taraftarın oyuncuyu beğenmemesi subjektiftir, herkes her şeyi beğenmek zorunda değil. ama yönetimin yaptığı açıklama ekonomiktir, bu açıklamayı kullanarak nakdi bir dönüşüm sağlanabilir, karşı tarafı zorlayabilirsin. yani bir yönetici kapınıza gelip de "yahu bu belhanda'yı sizin taraftar da istemiyor 10 değil 5 veririz" demez. "yahu bu belhanda'yı sizin satmanız lazım ekonomik durumunuz yüzünden 10 değil 5 veririz" diyebilir ama.
bu da iletişimin öneminin temel özetidir. özellikle kurumsal iletişimde çok ama çok dikkatli olunmalı ki karşı tarafa koz verilmesin. sen karşı tarafa koz verirsen, dibine kadar sömürür bu şansını. ama kozları elinde tutarsan, doğru iletişimle doğru mesajlar verirsen o sömürülecek şans senin tarafına geçer.
öncelikle bir yönetici çıkıp da "bizim oyuncu satmamız lazım" derse, oyuncu satması zorlaşır. alıcı kulüp "maddi zordalar nasıl olsa satmak zorundalar" diyerek pazarlığı buna göre yapıyor. atıyorum sen 10 dersen alıcı kulüp pazarlığa 5'ten başlar. hiç mi "kredi borcundan acil satılık" araba ilanları ile görüşmediniz? adam tam limitindeki parayı bile kabul etmeye razı oluyor pazarlıkta, bir kere sen bu açıklamayı yaptığın an pazarlığa 1-0 geride başlıyorsun.
bir yönetici çıkıp da "50 günümüz var" derse, oyuncu alması zorlaşır. satacak kulüp bu sefer "e benim de 50 günüm var o zaman, başka teklif gelirse onu değerlendiririm" der. oyuncuda da aynı "daha yüksek maaşlı teklif gelir mi?" diye seni bu 50 gün boyunca bekletmeyeceğinin garantisi var mı?
bir yönetici çıkıp "galatasaray'da transfer bitmez" derse transfer alım / satım zorlaşır.
sadece sosyal medyanın ateşini söndürebilmek için yapılmış açıklamalar bunlar. ama karşı tarafa etkisi hiç düşünülmeden ortaya atılan açıklamalar aynı zamanda. bırakın sosyal medya yansın, ne olacak? siz çıkıp bu açıklamaları yapınca elinizi darladığınız gibi sosyal medyayı da susturamıyorsunuz.
aklı başında hiç bir yönetici bu açıklamaları yapmamalı. hani bazı yazarlarımız diyor ya "sen (taraftar) oyuncuyu eleştirirsen kulüp de satamaz" diye, benim yöneticim bu açıklamaları yaptığı için satamıyor olabilir miyiz? işin bu tarafını ne kadar düşünüyorsunuz?
atıyorum belhanda'yı alacak kulüp yöneticisi yerine koy kendini, yöneticinin yaptığı "satmak zorundayız" açıklama mı seni rahatlatır yoksa taraftarın oyuncuyu beğenmemesi mi? taraftarın oyuncuyu beğenmemesi subjektiftir, herkes her şeyi beğenmek zorunda değil. ama yönetimin yaptığı açıklama ekonomiktir, bu açıklamayı kullanarak nakdi bir dönüşüm sağlanabilir, karşı tarafı zorlayabilirsin. yani bir yönetici kapınıza gelip de "yahu bu belhanda'yı sizin taraftar da istemiyor 10 değil 5 veririz" demez. "yahu bu belhanda'yı sizin satmanız lazım ekonomik durumunuz yüzünden 10 değil 5 veririz" diyebilir ama.
bu da iletişimin öneminin temel özetidir. özellikle kurumsal iletişimde çok ama çok dikkatli olunmalı ki karşı tarafa koz verilmesin. sen karşı tarafa koz verirsen, dibine kadar sömürür bu şansını. ama kozları elinde tutarsan, doğru iletişimle doğru mesajlar verirsen o sömürülecek şans senin tarafına geçer.