10171
paris maçında taraftara küfretmesini ilk vukuatı zannedenler olan faslı insan.
ilk sezonunda trabzon’da havaalanında taraftar o maçtaki önce rezil performansı ve sonrasında saçma sapan bir kırmızı görmesi sonrası haklı bir tepki gösterip “evine git” diyince “annene gidiyorum” demiştir. bunu unutmanızı, atlamanızı ben anlamıyorum.
bir futbolcu kulübe saygı ve aidiyet duymalı, bunlar belhanda’da yok. hiç olmadı. ha bunun nedeni için taraftarın daha adam gelmeden yaptıklarını gösterirseniz tutarlı bir tepki vermiş de olabilirsiniz ama taraftarın tepkisi de transfer ediliş şeklineydi. hem bonservis hem maaş olarak pahalı bir oyuncuyu transfer edip ona kulübün son dönemde en çok sevilen oyuncusunun forma numarasını verip ona mobbing uygulanması bu anlamda önemli.
bir de belhanda asla ama asla bizim aradığımız tarzda bir oyuncu da değildi. tudor döneminde zaman zaman iyi olduğu maçları olsa bile genel olarak verimsiz bir oyuncu zaten, asla o aranan kilit açıcı ya da şapkadan tavşan çıkaran bir isim olmadı, biz de 10 numara pozisyonundan ve numarasından bunu bekledik ve zeka oyunlarındaki gibi üçgen yerine kareyi oturtmaya çalıştık olmadı. belhanda “ben kare değilim” dese de sahada da üçgen gibi olmayınca (üçgenden kastım kendisinin dediği gibi 8.5 numara mıdır nedir o işte) ve savunma katkısı daha kötü olunca tepki büyüdü.
sağlıklı olan şey kendisini bir an önce başka bir yere göndermekti bu olaylar büyümeden. ama biz verilen bonservisin karşılığını o da aldığı maaşın fazlasını bekledi herkesten. e doğal olarak mental sorunları olan bir futbolcuya da bu teklif gelmiyor.
yani belhanda satışının olmamasının nedeni ne taraftarın kendisini yuhlaması ne beğenmemesi ne sosyal medyada yaşananlar. arkadaşlar belhanda sorunlu bir futbolcu ve bunu biz ilk günlerde görürken (taraftar olarak) almak isteyen kulüp de doğal olarak biliyordur herhalde değil mi?
o dursun aydın özbek’in inşallah otelleri batar da bir kuruşa muhtaç kalır, bu kulüpten cebine giren her kuruş boğazında kalsın inşallah. hem bir futbolcuyu bitirdi hem galatasarayın tarihi boyunca en büyük zararlarından birisine neden oldu hem de çok sevilen bir futbolcuyu mobbingle küstürdü.
neyse konu dağılıyor dursun aydın özbek diyince. velhasılı belhanda’yı satamama nedenimiz asla ama asla taraftar değildir. belki %1 payı vardır ama belhanda’nın sorunlu karakteri ve yüksek maaşı kadar sorun değildir bu.
not: mobilden yazdığım için maç künyeleri yok ekleyebildiğimde eklerim.
ilk sezonunda trabzon’da havaalanında taraftar o maçtaki önce rezil performansı ve sonrasında saçma sapan bir kırmızı görmesi sonrası haklı bir tepki gösterip “evine git” diyince “annene gidiyorum” demiştir. bunu unutmanızı, atlamanızı ben anlamıyorum.
bir futbolcu kulübe saygı ve aidiyet duymalı, bunlar belhanda’da yok. hiç olmadı. ha bunun nedeni için taraftarın daha adam gelmeden yaptıklarını gösterirseniz tutarlı bir tepki vermiş de olabilirsiniz ama taraftarın tepkisi de transfer ediliş şeklineydi. hem bonservis hem maaş olarak pahalı bir oyuncuyu transfer edip ona kulübün son dönemde en çok sevilen oyuncusunun forma numarasını verip ona mobbing uygulanması bu anlamda önemli.
bir de belhanda asla ama asla bizim aradığımız tarzda bir oyuncu da değildi. tudor döneminde zaman zaman iyi olduğu maçları olsa bile genel olarak verimsiz bir oyuncu zaten, asla o aranan kilit açıcı ya da şapkadan tavşan çıkaran bir isim olmadı, biz de 10 numara pozisyonundan ve numarasından bunu bekledik ve zeka oyunlarındaki gibi üçgen yerine kareyi oturtmaya çalıştık olmadı. belhanda “ben kare değilim” dese de sahada da üçgen gibi olmayınca (üçgenden kastım kendisinin dediği gibi 8.5 numara mıdır nedir o işte) ve savunma katkısı daha kötü olunca tepki büyüdü.
sağlıklı olan şey kendisini bir an önce başka bir yere göndermekti bu olaylar büyümeden. ama biz verilen bonservisin karşılığını o da aldığı maaşın fazlasını bekledi herkesten. e doğal olarak mental sorunları olan bir futbolcuya da bu teklif gelmiyor.
yani belhanda satışının olmamasının nedeni ne taraftarın kendisini yuhlaması ne beğenmemesi ne sosyal medyada yaşananlar. arkadaşlar belhanda sorunlu bir futbolcu ve bunu biz ilk günlerde görürken (taraftar olarak) almak isteyen kulüp de doğal olarak biliyordur herhalde değil mi?
o dursun aydın özbek’in inşallah otelleri batar da bir kuruşa muhtaç kalır, bu kulüpten cebine giren her kuruş boğazında kalsın inşallah. hem bir futbolcuyu bitirdi hem galatasarayın tarihi boyunca en büyük zararlarından birisine neden oldu hem de çok sevilen bir futbolcuyu mobbingle küstürdü.
neyse konu dağılıyor dursun aydın özbek diyince. velhasılı belhanda’yı satamama nedenimiz asla ama asla taraftar değildir. belki %1 payı vardır ama belhanda’nın sorunlu karakteri ve yüksek maaşı kadar sorun değildir bu.
not: mobilden yazdığım için maç künyeleri yok ekleyebildiğimde eklerim.
